İnsana İş Hayatını Dar Eden Baskıcı, Zorba ve Geçimsiz Amirlerle 11 Maddelik Baş Etme Rehberi

İş hayatına atılan herkesin kabusudur; baskıcı, zorba ve geçimsiz tavırları olan amirler. Çoğu insan bu tür insanlarla daha önce karşılaşmadıkları için bu tür durumlarda ne yapacağını bilmez. Ve genellikle de içe kapanırlar. İşe başladıktan kısa bir süre sonra ağlayarak istifa ettiklerini gördüğünüz kimseler, işte bu insanlardır..

İstifa ederek bir an önce; kendilerini koşulsuz seven anne ve babalarının yanına yani güvenli bir ortam olan evlerine dönmek isterler. Nasıl olsa orada zorbalar yoktur. Ama bu tarz insanlar kendilerine şu soruyu sormalıdır, ' Hayatımın sonuna dek evimde saklanabilir miyim?' Şüphesiz cevap 'hayır' olacaktır. O halde yapmaları gereken, geri dönüp bu tarz insanlarla nasıl mücadele edileceğini öğrenmektir...

1. Asla Bayrak Açmayın!

Sizi engellediğini, yeteneğinizi ve zekanızı kıskandığını düşündüğünüz bir amiriniz varsa onunla doğrudan çatışmaya girmeyin. Çünkü kazanamazsınız. Haklı olsanız bile hiçbir iş yerinde bu tutum hoş karşılanmaz. 

Sonuçta amirinizin de amirleri ve en tepede de patronlar vardır. Ve amirinizin mevcut konumu sebebiyle bu insanlarla daha içli dışlı olması doğaldır. Fırsat verirseniz, ufak bir tartışmayı bile sizinle ilgi olumsuz bir propaganda malzemesi olarak kullanılır. Sonuçta kaybeden siz olursunuz. Bu yüzden sakin olun ve sizi ondan üstün kılan özelliklerinize odaklanın. Sessizlik iyidir!

2. Projeler üretin. Yenilikçi olun. Ve asla yılmayın.

Ne demişler 'Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz.' Sizi rahatsız eden bir amiri alt etmenin en iyi yolu ona işinizle cevap vermektir. İşinizle çakın geçin! Bir süre sonra rolleriniz değişebilir. Kişileri hedef almak size bir şey kazandırmaz. Amacınız iş yerinizde yükselmek ve daha iyi bir gelire sahip olmak değil miydi? O halde sıkı çalışmaya devam!

3. Sizi Sinir mi Ediyor?

Ünlü Fransız ahlâkçısı La Rochefoucauld, 'Haset, başkalarının iyiliğine tahammül edemeyen bir kudurganlıktır.” der. Muhtemelen siz de amiriniz için benzer düşüncelere sahipsiniz. 

Bakışlarıyla, gülüşüyle, imalı konuşmaları ve kimi zaman sizi doğrudan hedef alan yaralayıcı sözleriyle sizi sinir ediyor değil mi? O halde yapmanız gereken ona çabalarının bir işe yaramadığını göstermektir. Nasıl mı? Tabii ki ondan daha zeki davranarak. 

Not: Bu noktadan sonra yapacağınız her şey kirli oynamaya girer. Eğer bu karanlık yola bir kez saparsanız bir daha geri dönmeniz zor olur. 

4. Madem Karanlık Yolu Seçtiniz, Öyleyse Devam...

Çok çalışıp sabretmeyi tercih etmediğinize göre, şunun farkına bir an önce varın; bu insanın sizinle uğraşmasının bir sebebi var! Ne mi? Sizi potansiyel bir rakip olarak görmediğini nereden biliyorsunuz? 

Öncelikle kendinize ve yeteneklerinize güvenin. Sizi işe almalarının sebebi onlar değil miydi? Bu gerçeği aklınızdan asla çıkarmayın! 

Bu basit insanla nasıl uğraşacağınıza ve onu nasıl alt edeceğinize gelirsek...

5. İçine Saklandığınız Kabuğu Kırın

Sabahları ona yüzünüzde kocaman bir gülümsemeyle 'merhaba' demek; etkili bir karşı saldırıdır. Varlığından rahatsız olmadığını göstermiş olursunuz. Bu sayede o kişiyi ölçüsüzlüğe sevk edersiniz. Yani kontrolünü kaybedebilir. Devam edin..

6. Amirinizle Samimi Görünün. Diğer Herkesle Samimi Olun!

Ondan çekinmediğinizi gösterdiniz. Ama bu kadarı yetmez. Artık amacımız onu iş ortamında izole etmek yani yalnızlaştırmak. Şunu unutmayın; nerede amir varsa, orada yaltakçılar da olur. Yani birden fazla insanla uğraşmanız gerekiyor. 

İşte bunun en etkili yolu, amirin güçle elde ettiği -altı boş- popülerliği, samimiyet balyozuyla yıkmaktır. İş arkadaşlarınızla birlikte planlarlar yapın. Dışarıya çıkın. Yalnız burada bir hususa dikkat etmeniz gerekiyor. Samimi olmayı, yapış yapış olmakla karıştırmayın. İçten olun ama belirli bir mesafeyi her zaman koruyun. Asıl amacınızın yükselmek olduğunu unutmayın. Arkanızda defolu ilişkiler bırakarak bu amaca ulaşamazsınız.

7. Destekleyici Olun, Güvenini Kazanın

Büyük iş yerlerinde rekabet ortamı yaratmak esastır. Böyle geldiği için olgunun doğruluğunu, yanlışlığını tartışmaya gerek yok. Amirinizi ve departmanınızı ilgilendiren konularda; özellikle de farklı bir departman ile rekabet içerisindeyseniz, mutlaka amirinizin yanında görünün. Mücadelenin bir neferi olduğunuzu hissettirin. Böylece yakın çevresine girmiş olursunuz. Onu alt etmek için geliştirdiğiniz sinsi planları dikkat çekmeden yürütmek için bu elzemdir.

8. Dostunu Yakın Tut, Düşmanını Daha Yakın...

Güven kazandınız. Ama bu güveni kişisel çıkarlarınız için kullanmayı da öğrenmeniz gerekiyor. 'Yalnızca bilgi güçtür' sözünü kendinize şiar edinin. Eskiden sizi istediği gibi yoğuran, demoralize eden insana artık yakınsınız. O zaman istihbarat toplamaya başlayın. Bunu yaparken akıllı davranmanız şarttır. Fazla atak ya da fazla pasif olmamalısınız. Çünkü kuşku uyandıran hareketlere yol açabilirsiniz. 

Amirinizin size açılmasını istiyorsanız, zeki-ahmak arasında bir noktaya oturan bir profil çizmenizde yarar var. Yani arada sırada zeki olun, zekice sözler söyleyin ve diğer zamanlarda da tecrübe eksikliğinizi belli eden kasıtlı ama basit hatalar yapın. Bir süre sonra size açılır. Elde ettiğiniz bilgileri kendinize saklayın. Yalnızca sizde kaldıkları sürece değerli olduklarını hatırlatmaya, bilmem gerek var mı...

9. Kendi Fırsatınızı Yaratın, Ya da Ayağınıza Gelen Fırsatı Tepmeyin

Artık daha dengeli ve güçlü bir duruşunuz var. O yüzden amiriniz size bir ders vermeye kalkabilir. Klasik tavırdır. Amiriniz, sizin bu noktaya gelmenizin alt yapısındaki planlardan bihaber olduğu için değişiminizi kendi yönetici vasıflarına bağlayacaktır. O yüzden size ilk fırsatta saldıracaktır. 

Şayet bir sunumunuz varsa o amirinizin hiçbir suretle anlaşmazlık veya tartışma ortamı yaratmasına fırsat vermeyin. Pratik düşünün ve hazır cevap olun. Eğer patronlarında olduğu kalabalık bir ortamda iseniz, böyle bir durumu fark ettiğiniz anda karşı atağı şöyle yapın:

' ... Raporumu okuma fırsatınız oldu mu? 'Evet' mi dedi. Atağa devam. 'Sizin fikrinizi de öğrenmeyi çok isterim....' Muhtemelen okumamıştır ve bilgisi yoktur. O yüzden gevelemeye başlayabilir. Bu durumu hissettiğiniz an raporunuzu okuduğunu bildiğiniz samimi bir arkadaşınıza sözü (yorum hakkını) verin ve onu yerin dibine gömün.

10. Üslup Savaşını Kazanın

İhanetiniz fark edildi mi? Endişelenmeyin ve sakinliğinizi bozmayın. Çünkü artık zaman sizin lehinize işliyor. Amiriniz de bu durumun farkında. Yani her an bir hata yapabilir. Bu hatalar da genellikle üslup bozukluğu şeklinde oluşur.

Şayet üslup sorunu oluşursa onu herkesin önünde gayet kibar bir biçimde uyarın. '....  Üslubunuzu düzeltmenizi rica ediyorum. Bu tür bir üslubun ne size ne de bir başkasına yakıştığını düşünmüyorum.' Herkes duydu değil mi? Bitti... Artık olası çatışmalarda sizi içtenlikle savunabilecek, sizin de şahit gösterebileceğiniz bir kitle var arkanızda..

11. Sessizlik İyidir!

İşler bu noktaya kadar geldiyse, amirin gidişi ya da sizin çağınızın başlaması yakındır. Artık tek yapmanız gereken normal rutininiz neyse ona odaklanmak ve çok çalışmaktır. Bu evredeki eylemleriniz, geleceğinizi teminat altına almaya yeterli olacaktır. Sessiz olun ve çalışın. Yeni fikirler, projelerle şirkete damganızı vurun. Gerisi kendiliğinden gelir. Gördüğünüz gibi iş hayatında ezilmenize gerek yok! 

Bunlar oyunun kuralları. İster kirli oynarsınız, ister centilmence. Önemli olan bir başkasının zorbaca tavırlarına teslim olmamaktır. Yukarıdaki yöntemler kimilerine; eksik, yetersiz ya da yanlış gelebilir. Zaten bu galerinin 'yalnızca benim dediğim doğrudur' gibi bir tavrı yok. Size seçeneksiz olmadığınızı göstermek istedik. Yakınmak yerine eyleme geçmenin mümkün olduğunu göstermeye çalıştık. Hepsi bu kadar..

Popüler İçerikler

Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
TSK'dan Atatürkçü Teğmenlerin Kılıçlı Yemini İçin Açıklama: "Mesele Kılıç Değil, Emre Uyulmaması"
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi