Ne pahasına?
Ne pahasına?
Günümüzde birçok hastalığı kolaylıkla yenebiliyor, yenemediklerimiz üzerindeyse çeşitli araştırmalar ve çalışmalar yürütüyoruz.
Uzun yıllar yaşamanın sırrını arıyor, bunun üzerine çeşitli gelişmeler görüyoruz. Fakat bu arayışlar her zaman etik olmuyor!
İnsan üstü yaratıklar yaratma ve ölüme karşı koyma çabası edebiyatta bile yer etmiş.
Kendisi 1870-1932 yılları arasında yaşamış bir Sovyet biyologuydu. Yapay tohumlama ve türler arası hibridizasyon üzerine çalışıyordu. Yani o bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz türler karıştırarak acayip canlılar ortaya çıkarmaya çabalayan kişilerden biriydi.
Geliştirdiği teknik sayesinde bir aygırın normalde 20 ila 30 olan kısrak dölleme sayısını 500'e çıkarmıştı. Tüm dünyada duyulan bu sonuçlar sayesinde İvanov'a çeşitli ülkelerden at üreticileri geliyordu.
İvanov 1910 gibi erken bir tarihte yapay tohumlama ile melezler dünyaya getirilebileceği hakkında sunumlar yapıyordu.
İvanov'a göre dişi bir maymunun rahminde insan spermiyle oluşturulan fetüs bir melez olarak dünyaya gelebilirdi.
Bu şempanzelerin insan spermi ile inseminasyonu sağlandı.
Günümüzde böyle bir deneye aktivistler başta olmak üzere tıp dünyasından da bolca karşı ses çıkabilir.
Yalnızca hayvan haklarının değil ayrıca dünyaya gelebilecek canlının yaşamının da tehlikeye atıldığı bu deneylerin neden çok tehlikeli ve etik dışı olduğunu tartışmaya gerek yok.
Bu canlının beyni maymun gibi mi işleyecekti, insan gibi mi? İnsan beyniyle bir maymunun bedenine sıkışıp kalan canlı nasıl özelliklere ve duygulara sahip olur, ne yapardı?
İvanov'un son orangutanının da ölmesiyle bu deneylerin sonuç vermeyeceği anlaşılmış. Maymunlar için oldukça üzücü bir durum tabii ki...
Yıl 1930 olduğundaysa İvanov ve birkaç iş arkadaşı primat araştırmalarına katıldıkları için işlerini kaybettiler. Veterinerlik fakültesinin eleştirileri üzerine ise İvanov tutuklandı ve Almatı'ya sürüldü. 1932'de ölene kadar da burada çalıştı.
Filmlerde oldukça heyecanlı görünen bu deneylerin gerçekleştirilmesi konusunda günümüzde engeller daha sert olsa da, bu gizliden gizliye bu çalışmaların yürütülmesini engellemiyor.
Daha sonra araştırmalar sonlandırılsa da, sonuncusu olacağı anlamına maalesef gelmiyor. 'Ne pahasına?' Gelecekte kendimize şu soruyu sormayı bıraktığımız bir an gelirse ne olacak?
Bir insanı bir hayvanla melez olacak şekilde yapay döllemenin izahı dahi olamaz. Hiç kimse böyle doğmayı hak etmez özellikle bu düşünebilen bir varliksa. Yok böyle bir dünya.
Bu etik dedikleri şey ne çok merak ediyorum. Batı'nın etik değerlerini benimsemek zorunda mıyız biz? Hümanistler, bilimin gelişmesine en az İslamcılar kadar engel oluyor. Günümüzde bu denli gelişen Genetik bilimi ile olağanüstü şeyler başarabiliriz. Gözüpek bilim insanları gerekiyor bunun için. Ulusumuz için büyük kazanım olur.
halen denemediğini nereden biliyorsunuz?belki de devam eden gizli araştırmalar vardır bazı devletlerin desteklediği.