Haberleşmek artık herhalde dünyanın en kolay şeylerinden bir tanesi. Elimizin altında bir cep telefonu olması işleri epey kolaylaştırdı. Özellikle internetin hayatımıza girmesiyle birlikte dünyanın diğer ucunu burnumuzun dibine getirebiliyoruz. Biz bu anlamda şanslı bir nesiliz diyoruz ama kim bilir bizden sonra neler keşfedilecek? Bu noktaya gelene kadar ne çektiyse atalarımız çekmiş. Bakın, eskiden popüler olan iletişim yöntemlerine...
Kızılderililerin ve Orta Asya'da yaşayan toplulukların buldukları ilk iletişim yöntemlerinden biridir. Kısa mesafede kullanılan bu yöntem, dumana çeşitli formların verilmesi ile oluşuyordu.
İlk önce ağaçlara vurarak çıkarılan sesler, daha sonra davula benzeyen enstrümanlar ile çıkartılmış. Özellikle Afrika bölgesinde kullanılan bu yöntem, vurmalı çalgıların oluşma hikayesi de sayılıyor.
Ses ile iletişimin bir diğer türü. Hayvanların boynuzları kullanılarak çıkartılan ses, daha çok savaş ya da tehdit mesajı göndermek için kullanılıyordu.
1800'lü yılların başından itibaren haberleşme elçisi olarak yetiştirilen bir güvercin ırkı sayesinde yapılan iletişim şekli. İlk olarak Belçika'da ortaya çıktığı düşünülmektedir. İkinci Dünya Savaşı'nda bile bu güvercinler kullanılmıştır.
Devlet hizmetinde bir yerden başka bir yere gönderilen hızlı hareket edebilen haberciler. Ulakların geçeceği yollar belirlidir. Bu yollar üzerinde atlar için menziller bulunurdu. Yol üzerinde yaşayanlar da ulaklara hizmet etmek, ulakların gereksinmelerini karşılamak zorundaydılar.
Yörelerin, parlak cisimlerle, özellikle güneş ışınlarını yansıtarak, kendi kendilerine kararlaştırdıkları bazı işaretleri kullanarak yaptıkları haberleşme sistemidir. 2.5 cm çapındaki bir aynanın yansıttığı güneş ışığının, yaklaşık 13 Km uzaklıktan görüldüğü, bir çalışma sonucu tespit edilmiş.
Telgraf, iki merkez arasında, kararlaştırılmış işaretlerin yardımıyla yazılı haberlerin veya belgelerin iletimini sağlayan bir telekomünikasyon düzenidir. Özellikle düğün, acil haber gibi önemli anlarda çok kullanılırdı.
Teleks, daktiloya benzer bir klavyeye sahiptir. Aynı telefon numarası gibi bir numarası olur. Karşı tarafın teleks numarası aranır, gönderilmek istenen veri, klavyeden girildiğinde, dakikada 45,5 bit hızıyla, karşı tarafın teleks aygıtında bulunan bir şaryodan kağıda dökülürdü.
Eskiden yakın mesafe haberleşme sistemi olan semafor, şu an sadece gemicilikte ve askeri alanlarda kullanılıyor. Semafor sisteminde uluslararası bir alfabe ile haberleşme gerçekleşmektedir. Latin alfabesi harfleri iki bayrağın tutuş şekli ile gösterilir.
Teknolojinin yediği, belki de en romantik iletişim şekliydi mektuplaşmak. Şu an sadece nostaljik amaçla kullanılsa da cep telefonu, internet gibi araçlar sayesinde pek gerek kaldığını söyleyemeyiz.
Hatırlayanlar bilir, bir dönem herkesin cebinde küçük ve büyük jetonlardan bulunurdu. Bunun amacı da her evde bulunmayan telefon cihazı yerine ortak kullanımdaki telefonlardan faydalanmak. Hala daha birkaç noktada bulunsa da eskisi gibi kullanılmıyor.
Şimdinin sadece SMS cihazı diyebilriz. Ancak bu tek taraflı, yani sadece mesaj gönderilen kişinin okuması ile gerçekleşen bir iletişim şekliydi. Ve mutlaka postane santralini arayıp mesajı yazdırmanız gerekiyordu.
Var olan telefon hatlarından yararlanarak, karşılıklı iki tarafta bulunan belgegeçer ile, resim, yazı, grafik vb. verilerin, ses sinyalleri halinde hızlı bir şekilde aktarımını sağlar. Hala bazı şirketler kullanıyor ancak internet varken buna pek de gerek yok.