Araştırmada ölçülen bu ışık, vücudun sıcaklığından kaynaklanan klasik termal radyasyonla karıştırılmamalı. UPE’ler, görünür ya da görünür spektruma çok yakın dalga boylarında yayılan fotonlardır. Hücre metabolizması sırasında elektronların enerji kaybederek foton yayması sonucu ortaya çıkar.
Araştırmacılar, bu ışımayı çevresel gürültüden ayırmayı başardı ve beyin aktivitesinin ışık yayımıyla nasıl korelasyon gösterdiğini ortaya koydu.
Gelecekte Neler Mümkün?
Araştırma şu anda bir ön çalışma niteliğinde. Ancak gelecekte UPE’lerin beyin hastalıklarının teşhisinde, bireysel beyin aktivite örüntülerinin çıkarılmasında ya da nörolojik bozuklukların izlenmesinde kullanılabileceği düşünülüyor.
Ekip, filtreleme ve sinyal güçlendirme teknikleriyle bu ışığın daha net biçimde izlenebileceği ve sağlıklı-dengesiz beyin yapılarının birbirinden ayrıştırılabileceği görüşünde. Ayrıca, her bireyin kendine özgü bir UPE “parmak izi” olup olmadığını araştırmak da sonraki adımlar arasında.
“İnsan beyninden yayılan ultra zayıf foton emisyonlarının karanlık ortamda çevresel ışık kaynaklarından ayırt edilebildiğini gösterdik” diyen ekip, bu yöntemin beyin sağlığının izlenmesinde yeni bir dönemin kapısını aralayabileceğine inanıyor.