İllegal şeylerden batıl inanç nesnelerine, tamamen alakasız eşyalardan milyonlarca lira değerinde olan sanat eserlerine... İnsanların duvarlar içerisine sakladığı şeyleri görünce büyük ihtimalle şaşkınlıktan ağzınız açık kalacak. İşte duvarlar içerisine gizlenmiş o sıradışı şeylerden en ilginç 9 tanesi;
1850 yılında, Paris'te bulunan bir apartmanın duvarları içerisinde, mumyalanmış bir bebek bulundu. Apartman dairesinde yaşayan çift katil oldukları gerekçesiyle suçlanmıştı fakat mumyalanmış bebek üzerinde yapılan araştırmalar sonrasında, bebeğin ölüm tarihinin çok daha eskiye dayandığı keşfedildi. Mumyalanmış küçük beden üzerinde yapılan incelemelerde, Fransız adli bilimi tarihinde ilk kez böcek biliminden (entomoloji) faydalanıldı. 28 yılın ardından, Fransız patalog Edmond Perrier Megnin, benzer bir davada mumyalanmış bir bebeğin ölüm tarihini tam olarak ortaya çıkarmak için böcek biliminden faydalandı.
2007 yılında, Toronto'da da benzer bir olay gerçekleşti. İnşaatçı Bob Kinghorn bir evin duvarları içerisine gazeteye sarılmış bir şekilde saklanmış bir bebek buldu. Bu sıradışı olayın ardından araştırmalara başlayan polis ekipleri, henüz bebeğin ölüm nedenini ve kim tarafından duvara saklandığını bulamadı.
İdrar, saç veya tırnak gibi iğrenç şeylerle doldurulmuş, Cadı Şişesi olarak isimlendirilen bir takım şişeler duvarların içerisinde birçok kez bulundu. 2009 yılında Greenwich'de bulunan bir Cadı Şişesi'nin tahminen 17. yüzyıldan beri orada olduğu düşünülüyor. Bilim adamlarının şişenin içerisinde bulunan idrarı incelemesi sonucunda, bu sıvıyı oraya bırakan kişinin nikotin tükettiği saptandı.
Şişenin içerisinde aynı zamanda kalp şeklinde kesilmiş bir deri parçası da vardı. Bu deri parçasının neyi sembolize ettiği konusunda bir sonuca varamayan uzmanlar, bu gibi şişelerde bulunan ve kalp şeklinde kesilmiş kıyafet parçalarına birçok kez rastlandığını söylüyorlar.
1682 tarihli bir belge, bu yıllardaki 'cadı' anlayışını ortaya koyuyor. Bu anlayışa göre, eğer bir adam karısının cadı olduğunu düşünüyorsa, karısının idrarını, el parmağı tırnağını ve saçını bir kabın içerisinde kaynatmalı.
Annesiyle birlikte ortadan kaybolduktan 2 yıl sonra anneannesinin evinin duvarlarında saklandığı ortaya çıkan Richard Chekevdia tüm dünyayı şoka uğratmıştı. 2007 yılında, annesi Shannon Wilfong ve babası Michael Chekevdi arasında yaşanan vesayet tartışmalarının ardından ortadan kaybolan Ricky'nin anneannesi Diane Dobbs'a göre, çocuk hayatının büyük bir bölümünü duvarların dışında yaşamış fakat gerekli görüldüğü zamanlarda -yetkililerden kaçırmak amacıyla- duvarların içine saklanmış. Polis raporlarına göre, çocuk duvarların dışına çok nadir çıkarılıyormuş ve mahkemenin daha sonradan sonuçlandırdığına göre, çocuk hiçbir şekilde tıbbi bakım görmemiş ve hiçbir eğitim almıyormuş. Ortaya çıkarılan bu gerçeklerin ardından çocuğun annesi mahkemeye sevkedilmiş ve çocuk koruma altına alınmış.
Ohio'da yenilemekte olduğu bir binanın banyo duvarlarının içerisinde Ekonomik Kriz dönemlerinden kalma 182 bin dolar bulan müteahhit Bob Kitts, derhal evin sahibi olan Amanda Reece'yi aramış. Ev sahibi bulunan paranın %10'unu müteahhite vermeyi teklif etmiş fakat bizimki paradan %40 pay isteyince işler karışmış ve bu durum medyanın gündemine kadar taşınmış.
Evin Ekonomik Kriz döneminde sahibi olan varlıklı iş adamı Patrick Dunne'nın akrabaları da işin içine girmiş ve işler iyice karışmış. Konu ile ilgili görülen mahkemenin ardından, paradan hak iddia eden üç kişiye de küçük miktarlarda para verilmiş ve asıl para devlet hazinesine aktarılmış.
1502 yılında, İtalyan devlet adamlarından Piero Soderini, Leonardo da Vinci'den, ünlü Anghiari Savaşı'nı anlatan bir resim yapmasını istedi. Söylenene göre 6 metre genişliğinde ve3 metre yüksekliğinde olan bu resim duvara yapılmış. 1550'li yıllarda, Giorgio Vasari'den bu duvar resminin üzerine başka bir resim yapması istenmiş fakat ressam duvarda gördüğü da Vinci eserini yok etmek istememiş.
California Üniversitesi'nde çalışan sanat teşhis uzmanı Maurizio Seracini, da Vinci'nin kayıp olan bu resmini yaklaşık 36 yıldır arıyormuş. En sonunda, Seracini'nin aklına Vasari'nin resmi duvarın içine gizlemiş olabileceği geldi.
Konuya ilşkin ilk önemli bilgiye 1970 yılında ulaşıldı: Vasari'nin resmi üzerinde iki kelime keşfedildi; Cerca Trova. Bu sözcüklerin anlamı 'araştır, sonunda bulacaksın' demekmiş. Araştırmacı Seracini'ye göre, Vasari, da Vinci'nin resmine zarar vermemek için sahte bir duvar örmüş ve kendi resmini bu duvarın üzerine yapmış. Böylelikle, da Vinci'ye ait olan resim, iç duvarda korunmuş. Fakat ön duvarı yok etmek Vasari'nin resmini yok etmek anlamına geldiğinden, arka duvarda ne olduğunu öğrenmek mümkün olmadı. Günümüz teknolojisi, araştırmacılara konuyla ilgili bir olanak sağladı: Bu teknoloji sayesinde, Vasari'nin resminin bulunduğu duvar ile, arkasındaki duvarın arasında kalan boşluğun fotoğrafı çekilebiliyor. Çekilen fotoğraflarda, da Vinci'nin diğer resimlerinde de rastlanan siyah pigmentlere ulaşıldı. Ne yazık ki, bir takım bürokratik engellerden dolayı bu araştırma daha fazla ileri gidemedi.
Illinois'de bulunan evinin duvarları içerisine mücevher, silah ve nakit para saklayan gangster Frank Calabrese, sakladığı her şeyi sonunda kaybetti.
2007 yılında gerçekleştirilen mahkemede yetkililerin öğrendiğine göre, uzun zamandır aranan bu gangster, evindeki kuytu köşelere illegal yollardan edindiği para, silah ve mücevherleri saklıyormuş. Mahkemenin ardından zanlının evinde detaylı bir araştırma yapan yetkililer, duvarlar ardına saklanmış ve yasadışı yollardan kazanılmış onlarca şey buldu.
Almanya-Korschenbroich'de bulunan gotik Liedberg Sarayı'nın duvarları içerisinde, 300 yıl önce kullanıldığı bilinen ayakkabılar bulundu. İngiltere-Lubenham'da, Papillion Hall'ın duvarlarını inşa etmek amacıyla kullanılmış bir çift ayakkabıya rastlandı. Bunlarla beraber, Avrupa ve Amerika'da bulunan onlarca kilise ve kulübenin duvarları içerisinde ayakkabılar bulunmuştu. Geçmişte duvara ayakkabı saklamak öyle yaygın bir eylemmiş ki, Northhampton Borough Konseyi duvarlar içerisinde bulunan ayakkabıların bir listesini tutmaya başladı. Eğer duvar içerisinde ayakkabı bulursanız, bu konseye haber vermenizi tavsiye ederim.
Bazı araştırmacılara göre, duvara ayakkabı saklamanın kişiye şans getirdiğine ve kötü ruhları çevreden uzaklaştırdığına inanılıyormuş.
Antik zamanlarda, duvarların içerisine kedi saklamanın kötü ruhları uzaklaştırdığına inanılıyordu. İngiltere'nin birçok yerinde, 17 ve 18. yüzyıllardan kalma yapıların duvarları içerisine mumyalanarak saklanmış kediler bulundu. Bu bulgulardan en ünlü olanlarından bir tanesi Lancashire'daydı. Antik zamanlardan kalma bir kulübenin duvarları içerisinde mumyalanmış bir kedi bulunmuştu. Bu kulübenin bulunduğu bölge İngiltere'de cadı toplantılarının yapıldığı bölge olarak da biliniyor. 1612 yılında, 11 erkek ve 1 kadından oluşan bir grup bu bölgede büyücülük yapmakla suçlanmıştı ve idam edilmişti.
Evinizin bir yerlerine gizlenmiş kirli iç çamaşırı bulmaktan daha kötü bir şey varsa, o da evinizin duvarları içerisine gizlenmiş ve yüzyıllarca eskiden kalma kirli iç çamaşırı bulmaktır. Batı Avrupa'nın birçok bölgesinde duvarlar içerisine saklanmış kirli iç çamaşırı bulmak mümkün. Hatta bu durum o kadar yaygın bir hale gelmiş ki, duvarlarda bulunan kirli iç çamaşırları artık yetkililere bildirilmiyor bile.
adamlarda kıç yıkama kültürü yok ki mk .) nasıl pişik olmuyorlar anlamıyorum :D
Yemek yiyorduk be hayvan. Ben de kusmuğumu atıcam sana.
sıçmıç piç