Günlük hayatta konuşurken öyle hatalar yapıyoruz ki çoğunlukla bunların hata olduğunun bile farkında değiliz. Bir an önce doğrusuna alışmakta fayda var. O zaman sizi içeriğimize alalım.
Günlük hayatta konuşurken öyle hatalar yapıyoruz ki çoğunlukla bunların hata olduğunun bile farkında değiliz. Bir an önce doğrusuna alışmakta fayda var. O zaman sizi içeriğimize alalım.
Nüans, Fransızcada 'İnce ayrıntı, fark' anlamına geliyor. Dolayısıyla aynı anlama gelen iki farklı kökenli kelimeyi birleştirince böyle manasızlıklar çıkabiliyor: Fark farkı
Yine Fransızcadan aldığımız bir kelime olan fon, arka plan-zemin anlamına geliyor. Bunu şöyle doğrulayabilirsiniz: Ön fon diye bir şey var mı? Yok.
İntihar, 'kişinin kendi isteğiyle hayatına sonra vermesidir' diye açıklarken bile 'Kendi' kelimesini kullanmak zorundayız. Başkasını intihar edemezsiniz, onun adı cinayet olur.
İki olumsuz kelimenin yan yana gelip gereksiz kalabalık yaptığı bir kalıp. Hata kelimesi kendi içerisinde yanlışlık içeren bir kelime. Doğru hata diye bir şey biliyor muyuz?
İngilizce açılımı Automatic Teller Machine olan kısaltma Türkçede 'Otomatik Vezne Makinesi' anlamını taşıyor. ATM makinesi dediğimiz zaman 'Otomatik Vezne Makinesi Makinesi' demiş oluyoruz.
İade kelimesi 'Alınmış bir şeyi geri vermek' anlamına geliyor. Bu durumda geri iade etmek cümlesi 'Geri geri vermek' anlamını kazanıyor ki oldukça anlamsız bir durum.
Birçoğumuzun bildiği gibi full, İngilizce dolu anlamına geliyor. Tahmin edersiniz ki full dolu, aynı anlama gelen iki kelimenin anlamsız bir tekrarı oluyor.
Çok sık yaptığımız bir hata. Bir şey için 'Görmedim' diyebiliriz ama 'Görmemedim' diyemeyiz. Doğrusu 'Görmezden gelmek' olmalıdır.
Doğrusu 'Konsantrasyonu bozulmak' olan cümle. Konsantrasyon, bir işe odaklanma, dikkatini yoğunlaştırma anlamına geliyor. 'Konsantrem bozuldu' dediğiniz zaman sizi bir meyve suyu gibi düşünmemiz gerekir :)
Süvari, 'Atlı asker' anlamını taşıyan bir isim. Başına atlı koyduğumuz zaman oldukça gereksiz bir tekrar oluyor.
Açılımı 'Kamu Personeli Seçme Sınavı' olan kısaltmanın içinde gördüğünüz gibi sınav ibaresi zaten geçiyor. Kısaltmayı açmaya üşenip yanlış yapanlar, sadece KPSS deyip geçseler hiçbir sıkıntı olmayacak. Aynı şekilde 'ODTÜ Üniversitesi' de yanlış kullanıma bir örnek. Kısaltmaların sonunda yer alan kelimelere dikkat edersek, cümle içinde yinelenen sözcük kullanmamıza gerek kalmaz.
En çok yapılan yanlışlardan birisi de bu iki kelimenin karıştırılması. 'Dolaysız, doğruca, aracısız' anlamına gelen direkt yerine çoğu kişi direk kelimesini kullanıyor. Direk, bildiğiniz gibi 'ağaçtan ya da demirden üretilmiş uzun ve kalın nesne' anlamını taşıyor.
Bağırmak için yüksek ses lazım; henüz kısık sesle bağırabilen birileri çıkmadı. Belki şarkı sözlerinde 'Sessizce bağırıyorum' gibi duygu yoğunluğunu ifade eden benzetmeler kullanılmıştır.
Öz güven, insanın kendine olan güvenme duygusudur. Yani bir başkasına öz güven duyamazsınız. O yüzden bu cümledeki 'Kendine' fazlalık yapıyor.
Türk Dil Kurumu mesela kelimesi için şöyle bir açıklama yapmış: 'Bir düşünceyi açıklamak için örnek gösterileceğinde o örneğe giriş olarak söylenen bir söz, söz gelimi, söz misali, temsil, söz temsili, örneğin, mesela, bilfarz'
Gördüğünüz gibi mesela kelimesi örneğin anlamını da taşıyor.
Kısaltmalar üzerinden yapılan bir hata daha. Açılımı Güneydoğu Anadolu Projesi olan bu kısaltmanın içinde 'Projesi' zaten var. O yüzden ya GAP demek lazım ya da üşenmeyip Güneydoğu Anadolu Projesi demek gerekiyor. Buna benzer bir örnek de 'ODTÜ Üniversitesi'. Kısaltmaların sonundaki kelimelere dikkat edersek yineleyici kelimeler eklemeye gerek kalmaz.
Abaza, Kuzeybatı Kafkasya'da yaşayan Abhaz halkına mensup kimseleri ifade etmek için kullanılır. Abazan ise uzun süredir ilişkide bulunmayan erkekler için kullanılan bir sıfat.
İngilizce bir kelime olan intro, introduction kelimesinin kısaltılmasıdır. Bu haliyle 'içinde, içerik' anlamlarında kullanılırken, kısaltılmış haliyle intro, 'giriş' olarak kabul edilmektedir. Daha çok teknik konularda ve müzik konusunda kullanılan 'intro'yu cümle içerisinde 'giriş introsu' olarak kullandığımızda cümlede tekrar eden bir anlama sebep vermiş oluyoruz.
Fransızca kökenli olan aktris ve aktör kelimeleri, kendi içinde cinsiyet işaret eder. Erkek aktris olamayacağı gibi kadın aktör de olmaz.
Gurup, güneşin batışını ifade eden bir kelime. Grup ise hepimizin bildiği gibi 'topluluk, bir araya gelmiş insanları' anlatıyor.
Örneğin Ak Parti. Uzun yazılışı "Adalet ve Kalkınma Partisi" ama kısaltması "Ak Parti". Bu ismi ancak "AKP" yada "Ak Partisi" olarak kısaltabilirsiniz. Kafanıza göre "Ak parti" olarak kısaltamazsınız. Kullanılan kısaltma hatalı. Gerçi kısaltmadan önce düşünülecek çok daha fazla yanlışlık var ama neyse.
kendi isteği ile istifa etmek "Hakan Atilla"