Görüşme isteğinin partilerden geldiğini belirten Küçükkaya, şu ifadeleri kullandı:
'Benim iki adayla görüşmem partilerin genel başkan yardımcıları tarafından bana tevdi edilen bir görevdi. Çünkü bu yayın 17 yıl aradan sonra yapıldığı için iki taraf da hassastı. Bende neden adaylar konuşmam gerektiğini sordum. Dediler ki 3 konu var. Format, süre ve soru sayısı. Ben de dedim ki bir dördüncü konu ekleyelim üslup. Benim iki tarafla da görüşeceğim söylendi. Ben Binali Yıldırım'ın danışmanı ile uzun uzun görüştüm bir otelde hatta yemek yedi. Sonra format, usul, süre ile ilgili konularını görüştük. Aslında İmamoğlu tarafı ile görüşmeden önce Yıldırım tarafının bilgilendirmesinin yapmıştım. Binali Yıldırım'ın danışmanına bir tek şunu söyledim ben 31 Mart akşamını sorarım dedim. Zaten herkes bu sorunun sorulacağını bekliyordu, biliyordu.'
İsmail Küçükkaya, Ekrem İmamoğlu ile aralarında geçen görüşmeyi ise şöyle anlattı:
'Ekrem Bey, ben Binali Yıldırım tarafını bilgilendirdim dedim. Binali Yıldırım'a sordum, sorular konusunda bir beklentiniz var mı diye. Bana 'hiçbir beklentimiz yok, sana güveniyoruz, istediğin gibi soru sorabilirsin' dedi. Sizin benden beklentiniz var mı dedim. Benim de yok dedi.'
Küçükkaya İmamoğlu ile yaptıkları görüşmenin 2-3 dakika kadar sürdüğünü belirtti. Canlı yayına ilişkin detayları ise İmamoğlu'nun danışmanları ile konuştuğunu aktardı.
Bitmedi ulan mağdur edebiyatınız 17 yıldır çöreklendiniz ülkenin başına hala mağdur edebiyatı bi siktiriniz lütfen
Keşke bugün İsmail soruları verdi mi vermedi mi diye üstüne gittiğiniz kadar zamanında ösym soruları verdi mi vermedi mi diye de üstüne gidebilseydiniz. Var mı o vicdan sizde acaba?
Sanırsın sorular Binali'Yi mağdur etti, İmamoğlu'nu yükseltti. 1 tane soru yoktu birinden birini tufaya düşürecek. En kritik soru olan FETÖ sorusu bile İmamoğlu'na sorulduğu şekilde Binali'ye sorulmadı. Ya bırakın bu işleri...