Özel Harp Dairesi olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu’nun sırlarını deşifre eden Kozmik Oda soruşturması, 2009’da Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiasıyla başladı. Seferberlik Tetkik Kurulu’nda görevli Albay E.Y.B. ve Binbaşı İ.G, bir ihbar üzerine polis tarafından 19 Aralık 2009’da Arınç’ın evinin yakınlarında durduruldu. İddiaya göre, subaylardan biri üzerinde Arınç’ın evinin krokisinin yer aldığı bir kağıdı yutmaya çalışıyordu. Dönemin özel yetkili savcısı Mustafa Bilgili’ye ifade veren Albay E.Y.B. bilgi sızdırdığından şüphelenilen bir albayı izlediklerini iddia etti. E.Y.B, Arınç’ın adresinin olduğu kâğıt için ise, “Kağıdı polis cebime koydu” iddiasında bulundu.
Mahkemeye sevk edilen askerler serbest bırakıldı. Savcılık, Seferberlik Tetkik Kurulu’nda arama yaptı. Türkiye’nin en gizemli yeri Kozmik Oda’daki aramayı ise dönemin Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi Hakim Kadir Kayan yaptı. Arama 26 gün sürdü. Cumhuriyet’ten Alican Uludağ’ın haberine göre, dosyayı devralan Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu Savcısı, yaklaşık 5 yıl 3 aydır yürütülen soruşturmada, geçen mart ayında 30 sanık hakkında takipsizlik kararı verildi.
Twitter'da belgeyi paylaştı
İlker Başbuğ, açıklamalarının ardından Twitter hesabından şunları paylaştı:
'Erzincan Komplosu'ndan beraat eden arkadaşlara geçmiş olsun. Umarım, komplocular bir an önce adalet önüne çıkartılır. Erzincan Komplosunu yürüten savcılar, 3. Ordu Komutanı'nı birkaç defa ifade vermeye çağırdığı halde, komutan ifade vermeye gönderilmemişti. Bu özel yetkili savcılar, 8 Şubat 2010 günü, arama kararıyla geldikleri 3. Ordu Karargahı'na yine verdiğim emir üzerine sokulmamışlardı. Bana, 'Savcılar bu emrin kimin tarafından verildiğini sordukları' söylenince; üzülmüş, öfkelenmiş ve benim ismimin yazılmasını söylemiştim.'
Başbuğ olay sonrası savcıların tuttuğu tutanağı da paylaştı.