Evet, yanlış duymadınız! İlk ortak dil bu topraklarda yaratıldı.
Evet, yanlış duymadınız! İlk ortak dil bu topraklarda yaratıldı.
Muhyî 1528-1604 tarihleri arasında yaşamış bir sufi ve aynı zamanda bir şair.
Sarayda İslam'ın sadece tek yorumu kabul edilirdi. Farklı yorumlara sahip olanların kötü sonu kaçınılmazdı.
Muhyî, bu dile dinsel bir nitelik de kazandırmaya çalışmıştı. O, bu dili kendisinin yaratmadığına inanıyordu. Çünkü bir sufi olarak insanların bütün eylemlerinin Allah’tan geldiğine inanıyordu. Ona göre bu dil yaratılmamış ama keşfedilmiştir. Gönülden gönüle ulaşan gizli bir dil zaten vardır. O sadece bu dili dilbilgisine ve sözcüklere dökmüştür.
Bâleybelen Bâle’y-belen
Bâl: dil, lisan
Belen bel-en (bel: dirilt-, hayat ver-) fiilinden; “-en” sonekiyle teşkil edilmiş etken sıfat-fiil: dirilten, hayat veren
y: Arapça belirteç (Harf-i ta’rif) “el-“ işlevinde örnek.
Farsça lisân-ı Muhyî tamlamasının karşılığı ise Bâlebelen’dir. Ancak Muhyî, sürekli bir şekilde Arapça tamlamanın karşılığı olan Bâleybelen’i kullanır.”
Muhyi yarattığı dil ile ilgili şunları söyler: 'Öyle müstakil bir dil icat ettim ki, böylesini âdemoğlu yaratmadı. Türkçe ve Farsçayı bu dile aktardım. Arap dizilişiyle bu binayı sağlamlaştırdım. Adını Bâleybelen koyduğum bu dilde on konu tertip edildi. Her ilimde fazilet sahiplerinin aşamadıkları yüz meseleyi yetkince yazdım. Hak ehli birçok eser meydana getirdiler, ama hiçbiri böylesini meydana koymuş değil”
Kullandığı alfabe ise Arap alfabesinin Osmanlı varyantı.
İşte bazı Türkçe kelimelerin Baleybelen'deki karşılığı:
Aşık: Set
Ekmek: Betem
Gölge: Şal
Nefes: Ad
On üç: Cilyâ
Kapak: Sedâb
Avcı: Gîrtâv
Okçu: Demcen
150 yıl kadar sonra ise, eserin yazarının Muhyî-i Gülşenî olduğu anlaşılır.
1887 yılında Polon göz doktoru Ludwik Łejzer Zamenhof tarafından icat edilen ve dünya üzerindeki en yaygın ve kullanışlı yapay dil olan Esperanto uluslararası iletişim için oluşturulmuştur. Son derece basit bir sisteme sahip olan ve özellikle İspanyolca, Portekizce, Almanca, İngilizce, Fransızcanın etkisini gördüğümüz bu dilde toplam 28 harf vardır. Esperanto kelimesi ise Fransızcadaki -umut etmek anlamına gelen- “esperer” kelimesinden türetilmiştir. Ortalama 1,5 milyon kişinin ise bu dili konuşabildiği düşünülmektedir.
Ağırlıklı olarak kökenleri İngilizce ve Romenceye dayanan sözcüklerden oluşan bu dil büyük bir ilgiyle karşılanmıştır ve geniş bir alana yayılmıştır. Dil bilgisi kuralları oldukça karmaşık olan Volapük dili binlerce kişi tarafından öğrenilmiştir. Hatta kurultaylar toplanmış, dergiler yayınlanmış, dilbilgisi kitapları dahi hazırlanmıştır. Fakat Esperanto'nun popülaritesi ardında kalmaktan kurtulamamıştır.
Dünyaca ünlü dilbilimci John Ronald Reuel Tolkien tarafından oluşturulan ve Elf ırkının dili olarak yazdığı tüm kitaplarda geçen Elfçe 25 bine ulaşan kelime sayısı ve dilbilgisi kuralları ile en gelişmiş kurgusal dillerdendir. Hatta Tolkien’in 17 yaşındayken Esperanto dilinde yazdığı günlüğünden onun yapay dillere olan merakını gözlemleyebiliyoruz. Hiç kimse uzun süre sohbet edecek kadar akıcı bir Elfçe’ye sahip değildir. Çünkü Tolkien dil yaratmanın sadece estetik yanıyla ve bu dilleri hikayelerinde kullanmakla ilgileniyordu. Bu yüzden Elfçe yazılı bir dil olarak varlığını sürdürüyor.
Tolkien yalnızca Quenya, Sindarin, Telerin, diğer Elf Dilleri, Cüce ve İnsan Dilleri’ni yaratmamıştır. Bunların hepsinin nasıl ortak köklerden geldiğini, zaman içinde nasıl değişip kendi kurallarına ve tatlarına sahip olduğunu ve sonradan nasıl diğer dillerden sözcükler girdiğini anlatan bir tarih icat etmiştir.
Bütün diller yapaydır zaten. Hepsini insanlar çıkardı. Ortak tek bi dil var o da ilk atamızın dilidir. Onun da nece konuştuğu meçhul. Bulunamıyor. İlk dilin ortaya çıkışıyla ilgili biçok teori var ve hiçbirini kanıtlamak mümkün değil çünkü. Bir aradayken aynı dilleri mi konuştular, sonra herkes bi yere dağıldı ve kendine göre bi dil mi oluşturdu? Hep konuşuyolar mıydı yoksa bu durum sonradan mı ortaya çıktı? Kelimelerden önce düşünceler nasıl oluştu da diller ortaya çıktı? Eğer sonradan ortaya çıktıysa öncesinde böyle bi şey yoktuysa sonra ne oldu da konuşmaya ihtiyaç duyuldu? Bunları cevaplamak imkansız. Ancak fikir yürütebiliriz.
Bkz Klingon dili Vikipedi
Dünyanın "bilinen" ilk yapay dili demek daha doğrudur. MÖ 3. binyılda çiviyazısıyla yazılmış ilk dillerin arasında da yapay dil olduğu iddia edilen diller mevcut. Örneğin Suriye'de Eblaca olarak tanımlanan dil bu şekilde. Hatta Sümercenin bile yapay dil olduğunu (en azından Eski Sümerce) iddia eden bilimadamları mevcut.