Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, kurdaki artışlar nedeniyle stok yapanlara savaş açmıştı. 1 Aralık'taki AKP Grup Toplantısı'nda 'Stokçulara bu ülkeyi mezar edeceğiz' ifadelerini kullanan Erdoğan, Katar ziyareti dönüşü gazetecilerin sorusu üzerine şunları söylemişti:
“Tabii şu anda kimi ürünlerde görülen fiyat artışlarının bir sebebi küresel emtia fiyatlarının yükselişiyken, bir sebebi de maalesef piyasadaki açgözlü fırsatçılardır. Bu özellikle de stokçuluktan kaynaklanıyor. Şimdi bu bütçe müzakerelerinden sonra hemen bir yasal düzenleme yapacağız ve bu stokçuların üzerine ciddi manada gideceğiz. Bundan sonraki süreçte cezai müeyyidelerin çok daha yüksek olacağının sinyalini şimdiden veriyorum. Bunu bilsinler ve bu stokçuluğa tevessül etmesinler. Hem ellerindekine el koyacağız hem de cezai müeyyideleri yüksek tutacağız.”
Basında çıkan son haberlere göre de Erdoğan'ın açıklamaları sonrası harekete geçen AKP grubu, bütçe görüşmelerinin ardından tek maddelik düzenleme getirerek bu konudaki cezai müeyyideleri artırmayı planlıyor.
Bir sistem nasıl mahvedilir. Buyrun bakalım nasıl oluyormuş. Bunun üretene üretme, satanada satma demekten farkı yok. Bu işin arkası gelirse fiyatlar daha beter olacak.
Nasıl satsın nasıl getirtsin .. satıyorsun TL ile ALıyorsun dolar ile.. Zam yapsan olmuyor yapmazsan sana kaçıyor. geçen ay 450 tl den sattığım kayışın geliş fiyatı oldu 650 tl bakalım pazartesi ne olacak.. Bitince çeksem sattığım paranın üzerinde geliyor bana.. Sattıklarımın vergisi kargosu da eklenince şimdi gelen kayışları kaçtan satayım ben ? 3.000 tl den mi ?
Şimdi ben oto kiralama şirketi için 100 adet araç aldım diyelim sonra şirketi kurmak için bir süre bekledim fakat işin karlı olmadığını düşünüp şirketi kurmaktan vazgeçtim. Şimdi ben stokçu mu olacağım? Stokçuluğun net bir tanımı yapılmalı kime stokçu diyeceğiz? Stokçuluk diye bir durum oluşuyorsa bunun sebebi kur dengesizliğidir. 80 li yıllardaki stokçuluğun sebebide yine benzer bir durumdu sürekli gelen zamlar. Stokçuluğu iyi tanımlamak gerek.