Televizyon tarihine adını altın harflerle yazdıran dizilerin başında, suç temalı dramalar yer alıyor. İçerdikleri insan hikayelerinin yanı sıra bu diziler, suç işleme potansiyelimize de ışık tutuyor. Özellikle dedektif dizileri, içinizdeki adaleti sağlama arzusunu körükleyerek sizi de hikâyenin içerisine çekiyor. İşte; tansiyonun sürekli yükseldiği, en iyi dedektiflik dizileri...
Katmanlı bir hikayeye sahip olan Marcella, dizi severlere bir anti-kahraman hediye ediyor. Zira Marcella, listemizde yer alan diğer dedektiflere kıyasla çok da örnek almak istemeyeceğiniz bir dedektif profiline sahip. Fakat bu profil onun suçla mücadelesine engel olmuyor. Aksine Marcella Backland (Anna Friel), gücünü dengesizliğinden ve öfkesinden alıyor. Suç dramlarının parlak karmaşasının iyi örneklerinden biri olan Marcella, üç sezonluk bir dizi.
Top Of The Lake dizisi, her ne kadar suç odaklı olsa da toksik ataerkillik ile ilgili güçlü bir sese sahip. Dizi, diyalogları ve görsel göndermeleri ile de bu meselenin altını çizmeyi başarıyor. Elizabeth Moss'un üst düzey bir oyunculuk sergilediği dizide, GJ'in (Holly Hunter) ağzından dökülen her cümle, mindfullness öğretilerine şapka çıkartacak vuruculuğa sahip. 12 yaşındaki Tui'nin kayboluşunu araştıran dedektif Robin Griffin (Elisabeth Moss), kararlılığı ile kasabanın tüm kirli sırlarını ortaya döküyor. Dizinin ikinci sezonunda farklı bir gizemi kovalayan Moss'a bu kez Nicole Kidman eşlik ediyor.
Dram yönü ağır basan bu İngiliz polisiyesinde, bir çete liderinin ölümünü aynı anda araştıran polis ve örgüt üyeleri ile karşı karşıyayız. Kült dizi The Wire'ın cesaretine sahip Shadow Line, çekim teknikleri ve diyalogları ile film noir örneklerini de anımsatıyor. Yozlaşmayı ortaya çıkaran bir soruşturmada polis ile çete üyeleri arasındaki çizginin giderek silikleşmesi, dizinin en vurucu öğelerinden biri. Tarafınızı seçmekte zorlanacağınız bu BBC yapımı dizi, 7 bölümlük bir mini seri olarak kurgulanmış.
Televizyonun feminist söyleme sahip nadir polisiye dizilerinden biri olan The Fall, ustaca kurgulanmış karakterlere sahip. Bir seri katili yakalamaya çalışan Stella Gibson'ın (Gillian Anderson) karmaşık karakteri ve dizideki zıtlıklar hikayeyi canlı tutuyor. Baş komiser Gibson ile Paul Spector (Jamie Dornan) arasındaki kedi fare oyunu ise dizinin temposunun düşmesine asla izin vermiyor.
Klasik polisiye anlatımın bir adım ötesine geçen The Killing, ince detayları ile baştan sona mükemmel bir kurguya sahip. Dizinin adeta başrol oyuncusu olan bol kasvetli ve yağmurlu havanın etkisinden çıkamayacaksınız. Her bölümü tek bir gün olarak kurgulanan dizide Linden (Mireille Enos) ve Holder (Joel Kinnaman), bir cinayeti aydınlatmaya çalışıyor. Özellikle ilk iki sezonu ile mükemmel bir 'Katil kim?' oyunu yaşatan The Killing, klişelerden uzak ve gerçekçi karakterleri ile oldukça etkileyici.
Televizyonun en çok izlenen suç dizisi olma özelliğine sahip olan Broadchurch, incelikle kurgulanmış bir suç dramı. Her şey Dorset sahil kasabasında uçurum kenarında bir çocuk cesedinin bulunması ile başlıyor. Alec Hardy (David Tennant) ve Ellie Miller (Olivia Colman), soruşturmanın dedektifleri olarak derinlere indikçe kasabanın kirli sırlarını ortaya çıkarıyor. Bir sonraki bölümü izlemek için dakikaları saydıran bu dizi, işi gücü unutturacak derecede bağımlılık yaratabilir hemen uyaralım.
İngiliz dahi dedektif türünün bu karanlık versiyonunda sahne Idris Elba'nın. Suç çözmeye bağımlı, soğukkanlı Dedektif Başmüfettiş John Luther (Idris Elba); Londra'nın klostrofobik sokaklarındaki suçluları kovalıyor. Idris Elba'yı uzun süre aklınızda 'gri palto' ile özdeşleştirmenize neden olacak dizinin Ruth Wilson sürprizi de var. Alice Morgan karakterini sevmekle nefret etmek çizgisinde canlandıran Wilson ile Elba arasındaki kimya, dizinin en özel unsurlarından biri.
Bir oyuncunun ustalık dönemi işlerini izlemenin tadını bilenler için Mare of Easttown tam bir seyirlik. Dramatik kurgusu ve polisiye trükleri ile dikkat çeken dizi, hikayedeki düğüm çözüldükçe etkisini katlayan bir yapıya sahip. Küçük bir kasaba atmosferine evrensel ölçeği sığdıran dizi, bir suç hikayesinden ibaret değil. İzleyiciyi etik ve ahlak üzerine kişisel çözümlemelere sürükleyen Mare of Easttown, düşünce biçiminden davranış kalıplarına kadar düşünülmüş derin karakterleri ile adeta ışıldıyor. Özellikle Kate Winslet'in olgun oyunculuğu ile hayat verdiği Mare Sheehan incelikle oluşturulmuş. Ödüllere doymayacağını öngördüğümüz dizinin, 'Doing Something Great is Overrated' sloganlı tişörtlerine hazır olun diyoruz.
David Fincher imzası taşıyan bir işin hayal kırıklığı yaratması mümkün mü? Elbette değil! İlk bölümünü izledikten sonra üzerinde düşünmeden edemeyeceğiniz dizi, 1970'li yıllarda geçiyor. Dizi, gerçek FBI ajanlarının suçlu profillerine yönelik psikolojik çalışmalarına dayanıyor. Dizinin iki sezonu boyunca Ajan Holden Ford (Jonathan Groff) ve Ajan Bill Tench (Holt McCallany) ile Amerika'yı dolaşıp seri katillerin peşine düşüyoruz.
Tüm görkemiyle True Dedective, dört dörtlük bir suç dramı. İlk sezonunda esrik ruh halleri ile başımızı döndüren Rust Cohle (Matthew McConaughey) ve Martin Hart (Woody Harrelson) sayesinde seyredebileceğimiz en mükemmel suç dizilerinden birini seyrettik. Collin Farrell ile beklentileri karşılayamayan ikinci sezon hayal kırıklığı yaratmış olsa da True Dedective efsanesi sürüyor. Üçüncü sezonunda Mahershala Ali ile dönen dizi, ilk sezonun vuruculuğuna yaklaşmayı başarıyor. Bütünü değerlendirildiğine benzer işlerden sıyrılarak ödüllerle taçlanan True Dedective, meraklısı için biçilmiş kaftan. Jenerik müziği başta olmak üzere diziyle ilgili unutamayacaklarınızın listesi epeyce uzun olacak, bizden söylemesi.
Cohen kardeşlerin zekasının Frances McDormand'ın oyunculuğu ile doruğa ulaştığı Fargo filminden esinlenen dizi, FX tarafından televizyona uyarlandı. Her sezonunda farklı bir hikayeye vurulduğumuz Fargo, dördüncü sezonu boyunca ödüllere de doymadı. Yok yok oyuncu kadrosu ile her sezonunda Hollywood'un ünlü isimlerini hayranlıkla seyretmemizi sağlayan dizi, antoloji formatına sahip.
Sir Arthur Conan Doyle'un romanının üstü tozlu Sherlock Holmes tiplemelerini unutun. BBC yapımı Sherlock, 21. yüzyıla uyarlanmış bir dizi. Bu yeni Sherlock (Benedict Cumberbatch) zeki, heyecan verici ve çok daha eğlenceli. Delilik ve dahiliğin sınırındaki Sherlock, Dr. Watson (Martin Freeman) ve ezeli düşmanı Moriarty (Andrew Scott); James Bond filmlerini aratmayan maceralarıyla suç dünyasında geziniyor. BBC'nin en ses getiren yapımlarından biri olan Sherlock için hayranları hala yeni bir sezonun umudu taşıyor.
bir çoğunu izledim. gerçek anlamda doyamadan izlediklerim Sherlock ve The Killing.