İlham Veren Kısa Öyküleriyle Anoreksiya Hastalığına Karşı Açtıkları Savaşı Kazanmış 9 İnsan

1. Jo Thompson

Thompson'a daha 11 yaşındayken yeme bozukluğu tanısı konulmuş. 17 yaşına geldiğinde, durumu öylesine kötü bir hal almış ki, doktorlar bir keresinde sadece 48 ömrü kaldığını bile söylemişler.  Ne var ki Thompson, hayata sıkı sıkıya bağlanmayı seçmiş. Ve gidip ünlü bir fast-food zincirinde çalışmak için iş başvurusunda bulunmuş. İşe kabul edilmesi ise, hayatının ve sağlığının kontrolünü yeniden eline almasında bir numaralı unsur olmuş. Çünkü Thompson, daha ilk iş gününde, birlikte çalışmaya başladığı müdürüne aşık olmuş. Hisler karşılıklı olunca da iyileşme süreci kendiliğinden başlamış. Daha sonra da evlenmişler. Çift bugün halen evli ve iki çocukları var.

2. Lauren Bailey

Bailey'e anoreksiya nervoza tanısı henüz büluğ çağındayken konulmuş. Hatta bir ara 22 kiloya kadar düşmüş. Kilo alma endişesi öylesine saplantılı bir hal almış ki, her gün salt bu sebeple 12 saat süren yürüyüşlere çıkıyormuş. Durumu artık içinden çıkılmaz ve tehlikeli bir hal aldığında, ailesi onu hastaneye yatırmaya karar vermiş. Hastanede uzun bir süre kalan Bailey, sonunda hayatıyla ilgili bir değişiklik yapması gerektiğine inanmış ve rahatsızlığını bu sayede yenmeyi başarmış. Bugün Bailey gayet sağlıklı bir kadın olarak hayatına devam ediyor.

3. Hariett Smith

Hariett Smith, uzun yıllar boyunca yeme bozukluğu ile mücadele etmiş. Hatta, kendi ifadesiyle, ölümün kıyısından geri dönmüş. Zira doktorlar, bir keresinde yüzüne böyle devam ederse sadece birkaç hafta daha yaşayabileceğini bile söylemişler. O da bu sayede, bir şeyleri değiştirmek için mücadele etmeye başlaması gerektiğinin farkına varmış. Ve öylede yapmış. Artık Smith, 55 kilo ağırlığında ve hayatını normal bir şekilde sürdürüyor.

4. Hayley Wilde

Hayatının 10 yılını anoreksiya nervoza ile savaşarak geçiren Harley Wilde'ın dönüm noktası da, doktorların yüzüne sadece 10 günlük ömrünün kaldığını söylemesi olmuş.  Bunun üzerine dehşete kapılan Wilde'ın yardımına koşan ise annesi olmuş. Onun yanında olması ve pozitif desteği sayesinde, yeme alışkanlıklarını değiştirmeye başlayan Wilde, sonunda sağlığına yeniden kavuşmayı başarmış. Wilde bugün bir çocuk sahibi ve ailesiyle birlikte hayatına mutlu bir şekilde devam ediyor.

5. Matthew Booth

Ergenlik çağındayken, okuldaki akranlarıyla bir türlü sağlıklı bir ilişki kuramayan Matthew Booth, yaşadığı üzüntü ve stres yüzünden anoreksiya'ya yakalanmış. Durumu günden güne kötüye giden Booth'un bir gün kalbi durmuş. Doktorların ani müdahalesiyle hayatı kurtulan Booth, annesinin üzüntü dolu halini görünce, anoreksiya'nın kendisini tüketmesine 'hayır' demeye kara vermiş. Ve kararlılığı sayesinde hastalığa karşı başlattığı savaşından galip ayrılmayı başarmış. Booth, artık spor salonlarının bir numaralı müdavimlerinden. Katettiği aşamadan en az kendisi kadar, belki daha da fazla, annesi de mutlu.

6. Kate Puncher

Onun anoreksiya'ya yakalanma sebebi ise, kilo almasını istemeyen hatta yasaklayan (Hasta ruhlu) sevgilisi yüzünden yaşadığı terk edilme korkusuymuş. Nihayetinde aklıselim galip gelmiş ve Puncher sevgilisinden ayrılmış. Daha sonra hayatına giren adam ise onu kilo alması hususunda pozitif bir şekilde desteklemiş ve sonunda Puncher'ın sağlığını geri kazanmayı başarmış. Öift bugün evli ve bir çocukları da var.

7. Heather Franks

Franks'in nasıl göründüğüyle ilgili takıntısı, sonunda onu bir anoreksiya hastası yapmış. Çevresindeki insanların onu yemek yerken görmeleri düşüncesine katlanamıyormuş. Ve bu da, durumunun günden güne kötüye gitmesine yol açmış.  Öyle ki doktorlar bile onun hızla kendisini tüketmesine karşı çaresiz kalmışlar. Olumsuz tabloyu değiştiren şey ise, Franks'in ailesiyle birlikte 'Disney World'e yaptığı yolculuk olmuş. Tek başına bir restorana giren Franks, hiç kimsenin onun görünüşü ve hastalığıyla ilgilenmediğini görünce, kendisine bir dilim pizza sipariş etmiş. Pizzanın tadını çok beğenince de, hayatı bir anda değişmiş. Tatilden döndüğünde de aynı şekilde yemeye devam eden Franks, bir süre sonra hastalığından tamamıyla kurtulmayı başarmış.

8. Morgan

Söylediğine göre, Morgan'ın her zaman hızlı bir metabolizması varmış. Bu yüzden hayatı boyunca hep zayıf görünümlü biri olmuş. Ta ki 29 kiloya düşene kadar... O zaman da oturup, bir sorunu olduğuna karar vermiş. Ve anoreksiya ile olan mücadelesini başlatmış. Azmi ve çevresindekilerin pozitif destekleri sayesinde, bir zaman sonra hastalığından kurtulmayı başarmış. Şimdilerde Morgan'ın en sevdiği şey spor yapmak. Ve fotoğraflarını paylaşmak.

9. Rachel Johnston

Johnston'ı anoreksiya'ya iten sebep, magazin dergilerinde ve televizyonda gördüğü mankenlere ve ünlülere benzeme takıntısı olmuş. Bu yüzden de 28 kiloya kadar düşmüş. Uzun bir mücadele dönemini, annesinin de verdiği destek sayesinde atlatan Johnston, sonunda hastalığını yenmeyi başarmış. Bugün Johnston, annesiyle birlikte, kadının vücudunu metalaştıran bu tür yayınlara karşı mücadele veriyor.

Popüler İçerikler

Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
YORUMLAR
10.10.2015

2 Double Whooper patlat 5000 kalori hastalık mastalık kalmaz .

10.10.2015

Ah zaten bu haberleri görmesem bende öyle olacağım. Zaten çok kilolu olmamam rağmen 13 kilo verdim.. Gün oluyor akşam 7 de kahvaltı yapıyorum. Buna rağmen bir kilo daha versem ne güzel olur düşüncesi var. Ama böyle olmaktan korktuğum için de kendimi yemeye zorluyorum. Kardeşimin de etkisi büyük :D Kız utanmasa terlikle dövecek :P Asıl soru şu ki zayıflığı bu kadar önemli kılanlar kim ? Yani en basitinden küçük yaşta izlediğimiz çizgi karakterler bile incecik bellere sahip. Küçük yaştaki çocukların beyinlerinin yıkanmasına engel olunmalı.

10.10.2015

Gün boyu bir şey yemeden nasıl duruyorsunuz hocam?

Pasif Kullanıcı
10.10.2015

İnandigin an zaten kazanmissindir.. Mutlu bir galeri

TÜM YORUMLARI OKU (19)