İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca, 'ABD Seçimleri ve Uluslararası Düzenin Geleceği' paneli gerçekleştirildi.
Başkanlığın 'Küresel İlişkiler Sohbetleri' kapsamında düzenlenen panele, ABD'deki Hudson Enstitüsünde Kıdemli Araştırmacı Michael Scott Doran ve SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat katıldı.
Panelde ABD'de 3 Kasım'da yapılacak ve ABD Başkanı ve Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump ile Demokrat aday Joe Biden'ın yarışacağı başkanlık seçimini ele alındı.
Kendisini 'açık bir Trump destekçisi' olarak tanımlayan Doran, 'Seçimlerin Donald Trump'a yönelik bir referandum olduğunu düşünüyorum.' dedi.
Doran, ABD'deki solun amacının, ülkedeki özellikle yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle yaşanan sorunları, ardından yaşanan protestoları ve krizden kaynaklanan ekonomik zorlukları Trump'a yüklemek olduğunu savundu.
- Protestolar ve seçim anketleri
Doran, ABD'nin birçok kentinde gerçekleştirilen Siyahilerin Hayatı Değerlidir (Black Lives Matter) protestolarına ve diğer protestolara atıfta bulunarak, sol görüşlü Demokratlar'ın son zamanlarda ABD sokaklarında yaşanan şiddeti bir 'kaos hissi yaratmak için' kullandıklarını söyledi.
Demokratlar'ın stratejisinin, 'Donald Trump'ın kaosuna karşı Demokratlar ile normale dönme seçimini seçmenlerin önüne koymak' olduğunu belirten Doran, 'Kaos sol tarafından kışkırtılsa da bunu 'Donald Trump, kaosa eşittir' şeklinde sunabilmek için kendilerini ondan bir veya iki adım uzakta tuttular.' değerlendirmesini yaptı.
Doran, 3 Kasım seçimlerini kimin kazanacağını 'tahmin etmenin imkansız' olduğunu, hislerinin Trump'ın seçimi kazanacağını söylediğini ancak anketlerin çoğunun bunun tersini gösterdiğini dile getirdi.
Kıdemli Araştırmacı Doran, cep telefonlarının ve internetin gelişinden bu yana anketlerin gittikçe daha güvenilmez hale geldiğine dikkati çekti.
Türkiye'nin 'dünyanın bu bölgesinde ABD için kesinlikle kilit bir ortak olduğunu' ve herkesin 'ABD-Türkiye ilişkilerini iyileştirmek ve korumak için çok çalışması' gerektiğini vurgulayan Doran, 'Ama Amerikan dış politika seçkinleri arasında hakim duygu bu değil.' değerlendirmesinde bulundu.
'Sessiz çoğunluk'
SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kanat ise, seçimlere ve adayların dış politika planlarına değindi.
Kanat, 2016 seçimlerinde 'çılgın şöhreti' nedeniyle Trump ile özdeşleşmek istemeyen 'çekingen seçmenlerin', çoğu anket tarafından tespit edilemediğine işaret etti.
Birkaç anketör dışında 4 yıl önce Trump'ın zaferinin 'herkes için bir sürpriz' olduğunu belirten Kanat, bunun 'sessiz çoğunluktan' alınan oyların önemini gösterdiğini ifade etti.