İlahiyat Profesörleri Kızıl Goncalar Hakkında Konuştu: "Anlatılanlar Az Kalır!"

Henüz iki bölüm yayınlanmasına rağmen büyük tartışmalara yol açan Kızıl Goncalar'da kriz bir türlü bitmiyor. İzleyiciyi ikiye bölen diziye büyük tepki gösterenler olduğu kadar dizinin gerçekleri yansıttığını düşünenler de var. Tartışmaya bir de ilahiyat profesörleri katıldı. Bakalım Medyascope'a konuşan profesörler dizi hakkında ne demişler?

Kızıl Goncalar henüz iki bölüm yayınlanmasına rağmen en fazla konuşulan diziler arasına girmeyi başardı.

Üstelik ceza üstüne ceza yeme konusunda da oldukça başarılı.

Tartışma yaratan sahneleri ve iddialı konusuyla izleyiciyi adeta ikiye bölen dizi, her kesimden insanı bu tartışmaya dahil etmeyi başardı.

Tarikat ve cemaatlere yönelik sahneleriyle tartışmayı alevlendiren Kızıl Goncalar hakkında bu kez de ilahiyat profesörleri konuştu.

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Maraş, Türkiye'de tarikat ve cemaatlere alan açanın siyaset olduğunu ve oy kaygısıyla yapılan bu davranışın toplumu kutuplaştırdığını dile getirdi.

Sakalını kesmek zorunda kalan tarikat üyesinin ve bir müridin kendini kırbaçlayarak affedileceğini düşünmesinin tamamen gerçeğini yansıttığını söyleyen Maraş, gerçek hayatla kıyaslanınca bu sahnelerin az bile kaldığını dile getirdi.

İbrahim Maraş cemaat ve tarikatlarla ilgili olarak ayrıca şunları söyledi:

“Bu yapılar dışarıdan göründüğü gibi değiller. Adeta yeni bir din uydurup gruplarını buna inandırıyorlar. Bir cemaat veya tarikat ‘şu partiye oy verin, kız çocuklarını okutmayın’ dediği zaman buna riayet etmeyen kişilerle ilişiklerini tamamen keserler. Yaptıkları zikirlere bile almazlar. Adeta tekfir ederler.”

Medyascope'a konuşan Maraş, cemaat üyelerinin kendi çocuklarını “sübyan mektepleri” adıyla kurulan medrese öncesi yapılara göndererek okul diplomalarını da dışarıdan aldıklarını söyledi.

Bu kişilerin çocuklarının imam-hatip ve ilahiyatlarda da okumadıklarını dile getiren Maraş, sözlerini şöyle tamamladı:

Onların tabiriyle ‘T.C.’nin okullarına’ göndermek istemezler. Tarikat ve cemaatlerin hemen hepsi karşı devrimci yapılardır. Onlar için Türkiye, darü’l-harptir yani İslam ülkesi değildir. Onlara göre mevcut yapıyı yıkıp din merkezli bir devlet kurmadan İslam ülkesi olmaz. Bu yapılara mensup kişilere göre eğitim, şeyhlerinin kitaplarının ezbere okutulmasından ibaret.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Aras Bulut İynemli ve Erkan Petekkaya'nın Yıllar Sonra Bir Araya Geldiğini Görenler Maziye Yolculuk Yaptı
Hazar Ergüçlü'nün Pavyon Dansı Sahnesinde Şarkı Söyleyen Sincanlı Erkal, Çekimlerin Perde Arkasını Anlattı
Sema Ergenekon'un 'Mutlu' Paylaşımından Sonra Yargı'da Birinin Öldüğünün Açıklanması Senaristi Dillere Düşürdü

Popüler İçerikler

Yabancılar Hayran Kaldı: Mourinho'nun Trabzonspor Maçındaki Heyecanı Dünyanın Dilinde
Erdoğan’dan Ortak Türk Alfabesi Açıklaması: “Ortak Türk Alfabesi Projesi Tarihi Adımdır, 34 Harften Oluşuyor”
Deha Dizisinden Dilan Polat ve Sıla Doğu'nun Olaylı Dansına Gönderme
YORUMLAR
04.01.2024

Amca cesur konuşmuş, umarım görevden affını istetmezler.

04.01.2024

Şöyle bir açıklaması da var. 🤔 “Dini grupların arkasında büyük güçler var. Türkiye şu anki seviyeye durup dururken gelmedi. Bir el bunu yapıyor, birileri de bu eli tutuyor. Şunu kabul edelim maalesef Türkiye’de iktidarlarımız kendi kendilerine gelemiyorlar iktidara. Yurt dışını bir gezmek gerekiyor. Bu benim vatandaş olarak gözlemim. Bu merdiven altı grupların birçoğu zaten dış destekli.”

04.01.2024

Ve buna izin veren, ön açan, yol gösteren bir hükümet. Tabi işine gelmediği noktada yine günah keçisi yapan da. İzledim. Eşime de izlettirdim. Ne ceza gelirse gelsin seyirci arkasında bu yapımın

04.01.2024

hiç dizi sevmem ama bu dizinin içeriğini merak ettim ve bakacam

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ