Bölgede ekim öncesi hazırlık döneminin yaşandığını ifade eden Açar,
'Üreticimiz değişen iklim şartlarını göz önüne getirmekle birlikte, aslında üretim alanlarını, üretim toprağını iyi bilmeli ve ona göre de hedeflediği ürün doğrultusunda girdi kullanımına dikkat etmeli, bu çok önemli. İklim önemli ama üretim teknikleri de önemli. Şu anda çiftçimiz ekimle beraber ne kadar doğru iş yaparsa, üretime de o kadar doğru yansıyacağını söyleyebiliriz. Ama şu an eksik ve yanlış bir iş yaparsa, yıl ne kadar olumlu giderse gitsin, üretimde mağduriyet yaşayabilir. İklim üzerinde duruyoruz ama üretici önce toprağını tanımalı. Toprak ne istiyor, ona göre gübreleme programı yapmalı. Bugün ekim öncesi ve ekim esnasında, bitki besin elementini ne kadar doğru bir şekilde kullanırsa, bunun ilerdeki yansıması olumlu olur. Ama bugün bitki besleme programı eksik uygulanırsa, bunun ilerde telafisi olmuyor. Üretim pahalı ama bunu çiftçimiz cebindeki ve bu konuya ayırdığı sermaye doğrultusunda en uygun girdiği kullanmasında fayda vardır. Doğru girdi temin edip doğru bir şekilde kullanması önemli' dedi.
Geçen yılki kuraklıkta üründe haşere ve mantar hastalıklarının baş gösterdiğini söyleyen Lütfü Açar,
'Ekin esnasında kullanılan girdilerinde doğruluğu doğrultusunda burada da bir eksiklik yapmışsa dolayısıyla verime olumsuz etkisi olmuştur. Üreticimiz bunlara göre tedbir almalı. Üreticimiz bir sene sonraki üretim dönemine başlarken, geçmiş dönemde tespit ettiği eksiklikleri not ederek yeni döneme hazırlanmasında fayda var. Geçen yıl 600 kilo ve 300 kilo ortalamasında ürün alanlar oldu. İklim şartları değişti peki; 600 kilo alanlar nasıl aldı? 300 kiloda kalanlar neden odu? Şartları iyi değerlendirmemiz lazım, buğdayda tamamen bir iklim değişikliğiyle birlikte, üretim tekniklerini de bu konuda doğru bir şekilde uygulamamıza bağlı. Olayı bir kompozisyon şeklinde ele almamızda fayda var. Üretici bilgiyi doğru almalı. Aslında, tarım bilgiyi doğru kullandığımız sürece olayın yüzde 50 artısına geçeriz, bu önemli' ifadelerini kullandı.