İki bin yıl çok fazla gelmesin efendim görünüyor ki insan o kadar hızlı değişmiyor...Kaynak: Oğuz YarlıgaşPeki bu cinayeti nasıl mı bilebiliyoruz? Neyse ki yazı var efendim ve geçmişle aramızdaki en önemli bağ her zaman. Knidosluların dikmiş oldukları yazıt, olayın bütün iç yüzünü anlatmakta; gelin heyecanlı hikayemize geçelim.Çünkü genç adam kendisi ile hasım ve adaş olan Anaksandrias'ın oğlu Euboulos ve eşi Tryphera'nın evinin önünde ölü bulunmuştur. Anaksandrias'ın oğlu Euboulos cinayet iddiasını reddetse de işler çığırından çıkar....ve karışıklık büyür. Galeyana gelen halk Euboulos'un eşine ve Anaksandrias ailesine karşı topyekun eyleme geçer. Anlaşılan o ki bütün ailenin kanı istenir. Anaksandrias ailesi ise kendini eve kapatır ve bölge asayişinden sorumlu Roma mercilerine başvururlar.Augustus ise olayın soruşturulmasına karar verir ve adaleti sağlayacağına inandığı Asinius Gallus'u soruşturma için Knidos'a yollar. Bu arada olayın üstünden yaklaşık 1 ay geçmiştir malum uzun deniz yolculukları...Çünkü ona tanık lazımdır. Bu arada sadece Ankasandrias'ın değil Khrysippos ailesinin de evine gider ve iki aileyi de dinler. Ancak tahmin edeceğiniz üzere iki aile de birbirini suçlamaktadır.Sonrasında ise Knidoslulara bir şey demeden kentten ayrılır ve Roma'ya döner. Yaklaşık 1 ay sonra ise Knidos'a İmparator Augustus'tan mühürlü bir mektup gelir. Bu mektupta olay tüm ayrıntılarıyla anlatılır. Şöyle der İmparator:Üçüncü gece ise de -Phileinos'un kardeşi- Eubolos da ona katılmış. Ev sahipleri saldırganlarla konuşup huzur bulmaya çalışsalar da olmamış ve kölelerinden birine dışarıdakilerin üstüne lazımlıkları boşaltmalarını emretmişler. Yani onları öldürmelerini istememişler. Köleyse kendi iddiasıyla kasıtsız olarak lazımlığı elinden düşürmüş ve...(...) Siz üç gün boyunca gidip başkasının evine küstahça ve vahşice saldırıp kamu güvenliğini hiçe sayanlara değil de (ki bunlar her türlü cezaya layıktırlar) saldırıya uğradıkları anda başlarına büyük bir talihsizlik gelmiş, hiçbir suç da işlememiş insanlara kızıyorsunuz.'Enteresan öyle değil mi? Acaba abisinin özel bir derdi mi vardı yoksa genel bir hasımlık mı? Köle ise kasıtlı mı bıraktı elindeki lazımlığı ya da cinayet emri verildi mi gerçekten? Neyse... Olan iki gence olmuş ve aslında düşünmemiz gereken 2 bin sene öncesinin bu topraklarda dünden pek de farklı olmadığı sanırım.
isimleri okumuş gibi yapan bir ben miyim
Böyle içerikleri seviyorum.
Kaliteli içerik