Tarihi mekanları gezmeyi sever misiniz? Bizans, Roma, Germen, Endülüs Emevileri gibi medeniyetlerle aranız nasıl? Barok, Gotik, Romanesk, Bizans gibi mimari tarzlarla ilgili misiniz? Eğer bu sorular ilginizi çektiyse sizi şöyle alayım. Dünya'nın en ünlü ve en çok ziyaret edilen dini mabetlerinden oluşan bu galeri umarım tatil planlarınızı yaparken uğranılacak noktaları belirlemenizde yardımcı olur.
Floransa Katedrali, Duomo ya da Santa Maria del Fiore olarak da bilinir, İtalya'da Floransa kentinde 1296-1436 arasında 140 yılda inşa edilmiş olan katedralidir.
Yapımında Arnolfo di Cambio, Giotto, Talenti ve Giovanni di Lapo Ghini gibi Floransa'nın yetiştirdiği en ünlü mimarlar çalışsa da, en ünlü kısmı olan kubbesi Filippo Brunelleschi tarafından yapılmıştır.
Genel olarak geç gotik üslup özelliklerine göre tasarlanmış olan yapı, renkli mermer cephe kaplamalarıyla romanesk üslubu da çağrıştırır. Devasa kubbesinin yüksekliği 153 metre olup bu alanda Dünya'nın en büyük kubbelerinden biridir. Bu katedrali gezerken, acaba Rönesans'ın meşhur dörtlüsü olan Donatelli, Michelangelo, Leonardo Da Vinci ve Rafael'in bu katedralin yapımında da emeğe geçseydi nasıl olurdu diye düşünmeden edemiyor insan.
Berlin’in turkuaz kubbeli muhteşem katedrali olan Berliner Dom, ilk olarak 1700'lerin ortasında Johann Boumann tarafından Barok tarzında tasarlanmıştır.
1822'de Karl Friedrich Schinkel neo-klasik bir tarzda yapıyı yeniden modellemiştir. 1894 yılında Alman imparatoru II. Willhelm kilisenin yıkılarak yeniden yapılmasını emretmiştir. Mimar Julius Raschdorff tarafından yeniden Neo-barok tarzında tasarlanan katedral 1905 yılında bitirilmiştir. Katedral protestan kilisesi olup, aslında içinde hiçbir zaman bir piskopos yaşamadığı için gerçek anlamda bir katedral değildir.
Ve Hristiyanlığın muhteşem mabedi Aziz Petrus Bazilikası. Roma'daki en büyük 4 bazilikadan (St.John Lateran Bazilikası, San Pietro Bazilikası, Santa Maria Maggiore Bazilikası, Surların Dışındaki Aziz Paulus Bazilikası) ikincisidir. 23.000 m²'lik büyüklüğü ile 60.000 kişiyi aynı anda ağırlayabilmektedir. Bazilika'da, Papalık tarafından yapımı 1507’de durdurulan Basilica di Santa Petronius içerisindeki astronomik saat ve cennet-cehennem freski de bulunur. Yapımına 1506 yılında başlanırken inşaatı 1626 yılında tamamlanmıştır. Bazilika 220 m uzunluğunda, 150 m genişliğinde 136.6 m yükseliğinde inşa edilmiştir. Bu tarz yapıları görmeyi seven gezginlere, Aziz Petrus Bazilikasını ziyaret etmeyi tavsiye ediyorum. Ayrıca, kubbenin terasına çıktığınızda tüm Roma ayaklarınızın altında olacaktır. Vatikan'ın arka bahçelerini görmenin tek yolunun bu terasa çıkmak olduğunu da unutmayın.
Aziz Giles Katedrali ya da diğer ismi ile High Kirk of Edinburgh, İskoçya’nın başlıca ibadet merkezidir. Ayrıca, günümüzde Presbiteryanizim (calvinci Hristiyan Protestanlığı) ‘in de merkezi olarak anılmaktadır. Katedralin kuruluşu 12.yy la dayanmaktadır. Aziz Giles’e ithafen yapılmıştır. Edinburgh’un en gösterişli caddelerinden biri olan Royal Mile’dan geçerken ihtişamı ile ziyaretçileri karşılamaktadır.
Kurtuba (Cordoba) Cami, İspanya’da mescit kelimesinden türetilen
Mezquita adıyla bilinir. 8.yy’da eserleri ile Avrupa’ya damga vuran Endülüs
Emevileri’nin en meşhur eserlerinden biridir. İspanya’nın Andalucia (Endülüs)
bölgesinin başkenti Cordoba’da 600 cami vardır. Bu camilerin en anıtsal ve
ihtişamlısı Kurtuba Camii'dir. Vadil-Kebir nehri kenarındaki caminin temelini
786'da I. Abdurrahman atmıştır. Caminin kare minaresinin kenarları 8,48
m'dir. Kubbe sisteminde üst üste binen kemerlerde kırmızı beyaz mermer kullanılmıştır. Cami içinde 1293 sütun vardır. Caminin çevresinde 12,20 metre yükseklikte kalın bir duvar vardır. Granada’da bulunan meşhur Alhambra Sarayı’nın tavan örneklerini, bu muhteşem eserde de görebilirsiniz. Bu yüzden gezerken biraz yukarıya bakmaktan boynunuz ağrıyabilir. Ne yazık ki İspanya’da dönüştürülen birçok Endülüs yapısı gibi bu cami de bugün Cordoba Katedrali'dir.
122.3 metrelik kulesi ile Almanya'nın Landshut şehrinde bulundan Aziz Martin's kilisesinden sonra Dünya'nın en yüksek 2. tuğla kulesine sahiptir. Masal diyarı olan Brugge kentinin hemen hemen her yerinden görülen katedralin kulesine çıkıldığında enfes bir Brugge manzarası sizi beklemektedir. Roma Katoliklerine hizmet veren kilise, 1270 - 1280 yılları arasında inşa edilmiştir. Ayrıca, katedralin inşasında gotik mimari tarzı kullanılmıştır.
Madrid Roma Katolik Başpiskoposunun makamının olduğu bu katedral Son
derece modern bir görüntüye sahiptir. İnşasına 1883 yılında başlanıp
tamamlanması 110 yıl sürmüştür. Katedralin en büyük özelliklerinden biri de
2004 yılında İspanya prensi Asturias Felipe’nin burada evlenmesidir.
Katedralin inşasında Neo-Gotik, Neo-Romanesk ve Neo-Klasik mimari tarzları
kullanılmıştır. Yapının inşasında kullanılan malzemelerin granit ve mermer
olması yapıya Roma mimarisine ait hoş esintiler de katmaktadır. Katedral
Madrid’in en ünlü turistik bölgelerinden Kraliyet Sarayı’nın karşısında
bulunmaktadır. Ayrıca, muhteşem tavan mimarisi ile katedrali ziyaretçilere görsel bir şölen sunmaktadır.
Belki de çoğunuzun daha önce adını hiç duymadığı İspanya'nın Endülüs bölgesinde bulunan Jaen şehrinin muhteşem katedrali, Endülüs Emevileri döneminden kalan bir caminin kalıntılarından yapılmaya başlandı. Asıl ilginç olan nokta ise inşaatının 475 yıl sürmesi (1249-1724). Roman Katolik katedrali olan bu yapı, devasa boyutları ile özellikle havadan muhteşem bir görüntü sunmaktadır. Ayrıca katedralin UNESCO Kültür Mirası listesine girmesi için başvurusu yapılmıştır.
Popüler ismi ile the Marble Church (Marmokirken), rokoko mimari tarzı ile Lüteriyen Protestanlara hizmet vermektedir. Muhteşem iç ve dış mimarisi ile baltıkların en büyük kubbeli (31 m çaplı) kilisesidir. Yapımına 1749'da başlanan kilisenin tamamlanması 145 yıl sürmüştür. Bu kilise Roma'daki Aziz Peter Bazilikası'ndan esinlenerek inşa edilmiştir.
Londra’nın en gözde turistik bölgelerinden biri olan Westminster’da bulunan kilise, meşhur Big Ben’e komşu olarak tüm ihtişamı ile ziyaretçilerini karşılamaktadır. Gotik mimari tarzıyla yapılan manastırın ilk yapım tarihi 970’dir. 1560'ta Kraliçe I. Elizabeth tarafından St. Peter Kilisesi adıyla yeniden düzenlenmiştir. Kraliyet ailesine ait olan yapı günümüzde kilise ya da manastır olarak kullanılmamaktadır. En büyük özelliği ise Kraliyet ailesine ait düğün ve ölüm törenlerinin burada yapılmasıdır. Ayrıca bahçesinde kraliyet ailesinden ölenlerinin mezarları bulunmaktadır. Bu manastırı gezmek isteyenlerin 50 TL’ye yakın giriş ücretini gözden çıkarması gerekmektedir.
İtalya'nın Toscana bölgesinin küçük turistik şehri Pisa'da bulunan ve eğik çan kulesiyle ünlü Romanesk kilisedir. Yapımına 1063'te başlanan katedral 1118 yılında o zaman ki Papa II.Gelasius tarafından kutsanarak hizmete açıldı. Katedral az rastlanan bir uygulama olan daire planlı çan kulesi çok ünlüdür. Katedralin kulenin yüksekliğinin 56 m olması tasarlanmıştı. Temelinin çürük zemin üstünde olması ve dengesiz bir biçimde yerleşmesi nedeniyle sekiz katından üçü tamamlandığında bir yana doğru yatmaya başladı. Yapımından sorumlu olan Bonnano Pisano bu eğriliği, kalan katların yatık taraftaki yüksekliğini biraz artırarak düzeltmeyi denedi. Ama artan yük kulenin toprağa daha çok batmasına yol açtı. 20. yüzyılda kulenin temelleri beton enjekte edilerek kuvvetlendirilmiştir. Ama çökme tehlikesi hala önlenememiştir.Kule her yıl milimetrenin onda yedisi kadar eğilmektedir.
Polonya'nın tarih kokan şehri Krakow'da bulunan, rengarenk tavan mimarisi ile benzersiz bir bazilika olan Aziz Mary, Main Market Square'e gelen ziyaretçilerini tüm ihtişamı ile karşılamaktadır. 80 metrelik farklı çift kule özelliği ile diğer bir çok dini mabetten farklıdır. Roma katoliklerine hizmet veren kilise gotik mimari tarzda 1320-1347 yılları arasında inşa edilmiştir.
Lizbon'un tarihi Belem semtindeki birçok önemli yapıdan biri olan Jeronimos Manastırı Manuel tarzın en başlıca örneklerindendir. 1495 yılında yapımına başlanan manastır 1601 yılında tamamlanmıştır. Manastırın inşasındaki en ilginç detay ise inşası sırasında her yıl 70 kg altına mal olmuş, yapımı baharat ticaretiyle finanse edilmiştir. Keşiflerle gelen etkilenmenin Gotik ve Rönesans tarzlarıyla karışmasından oluşan Manuelin dönemi mimarinin tipik bir örneğidir. Manastır, 1983 yılında UNESCO kültür mirasına dahil edilmiştir. Hazır manastırı ziyarete gitmişken, hemen yakında bulunan meşhur Belem pastanesinden Pasteis de Nata yemeyi unutmayın. Bu küçük mucize ne kadar ucuz olsa da onlarcasından yemek isteyeceğinizden tüm seyahat birikiminizi orada bırakabilirsiniz.
Sıra geldi belki de Dünya'nın en ilginç mimarili yapısına. Barcelona'nın simgesi olan bu muhteşem yapı Katalan Mimar Antoni Gaudi'nin 1883 yılında yapımına başladığı fakat 1926 yılında bir tramvayın altında kalarak ölmesi sonucu yarım kalan bir bazilikadır. Yapımı halen devam etmektedir. Halk arasında bitmeyen kilise olarak da bilinir. 1882 yılında halkın yardımlarıyla yapımına başlanan mimarinin bitmemesinin nedeni hala sembolik olarak halkın yardımlarıyla yapımına devam edilmesi ve Gaudi'nin karmaşık mimari tarzının çözülmesinin güçlüğüdür. Geçen aylarda İspanya'dan gelen açıklamada bazilikanın 2026-2028 yılları arasında biteceği belirtilmiştir. Herhalde bu habere en çok sevinenler, yıllardır çevresindeki vinçler yüzünden fotoğraflarken hayal kırıklığına uğrayan fotoğrafçılar olacaktır. Bazilikanın iç yapısını ayakta tutan kolonlar dallanıp budaklanan ağaçlar şeklinde tasarlanmıştır. Yapının içine girildiğinde ormanda dolaşma hissi uyanır. Tamamlanınca 18 sivri kulesi olacak olan bazilikanın yüksekliği de 170 m olacaktır.
Dünyaca ünlü Venedik'in San Marco Meydanı'nda yer alan Bizans mimarisi sanatının en iyi bilinen yapılarından biri olan katedralidir. Orijinal olarak yapı Venedik dükalarının şapelidir ve şehrin katedrali değildir. 1807 yılından beri Venedik Patriği'nin, Venedik piskoposluk ruhani dairesi Roma Katolik Başpiskoposunun ikametgahıdır. Yapının zengin dizaynı için, Bizans mozaikleri Venedik'in zenginlik ve gücünün bir sembolu olarak yaldızlandı. 11. yüzyıldan beri yapı onun takma adı Chiesa d'Oro (Church of gold) altın kilise ile bilinir. İlk inşaatına 828 yılında başlansa da çeşitli eklemeler ile birlikte bazilika 1617 yılında tamamlanmıştır.
Budapeşte'nin en büyük Roma Katolik kilisesi olup ilk Macaristan Kralı 1.Stephen'e ithaf edilerek yapılmıştır. Macaristan'ın en büyük 3. dini yapısıdır. Neoklasik mimari tarzda inşa edilen bazilika Macaristan'ın dünyaca ünlü muhteşem mimarili parlamento binası ile birlikte en yüksek 2 yapıdan biridir (96 m). Ayrıca bazilika Macaristan'ın en büyük çanlarına da sahiptir (9,5 ton) Bu çanlar 2. Dünya Savaşında askeri amaçla kullanılmıştır. Ayrıca bazilikanın 364 basamaklı merdivenini tırmanarak kubbesine çıkarsanız, Budapeşte'nin 360 derecelik görüntüsünü de görme şansınız olacağını unutmayın. Korkmayın, Asansörle de çıkabilirsiniz.
Meryem Ana'ya ithafen inşa edilen Katolik kilisesidir. Paris'in diğer tüm önemli yapıları gibi Seine Nehri'nin kıyısında bulunur. Fransız gotik tarzda inşa edilen katedralin yapımına 1163 yılında başlanırken, katedral 182 yılda tamamlanmıştır. Katedrale girmeden önce dış cephesindeki işleme, korkunç heykel, canavar ve gargoyleri mutlaka inceleyin. Yapımındaki emeği bu ayrıntılardan bile anlayabilirsiniz. Heykellerin ve işlemeli camların Orta Çağ Roma mimari üslubundan sonra pek görülmemiş bir dünyevilik içermesi, natüralizm akımının eserlerdeki ağır etkisi sebebiyledir.
İtalya'nın kuzey batı liman şehri olan Cenova'daki Roma Katolik Kilisesi olup, Cenova başpiskoposunun makamı da buradadır. Gotik mimari tarzda yapılan katedralin yapımına 1110 yılında başlanırken, inşası 16. yy'da tamamlanmıştır.
Birçok ada ve yarımadadan oluşan Stockholm'un tarihi adası Gamla Stan'da ki kilisedir. 1571 yılında Alman tüccarlar tarafından kurulmuştur. İçerisinde altın işlemeler ve duvarlarda Hz.İsa'nın hayatından kesitler vardır. Kilise çevresindeki rengarenk binalarla birlikte ziyaretçilere görsel bir şölen yaşatmaktadır.
İspanya'nın tarihi Granada şehrine gelen ziyaretçilerin ilk ziyaret edeceği yer kuşkusuz Elhamra (Alhambra) Sarayı gelmektedir. Ancak, şehrin tarihi sokakları gezildiğinde muhteşem bir katedral sizi karşılar. Ayrıca bu katedralde Granada başpiskoposunun da makamı bulunmaktadır. Roma Katoliklerine hizmet veren katedral, Rönesans ve Barok tarzdaki mimarisi ile göz kamaştırmaktadır. Granada Ulu Cami (Camii El-Kebir) şehrin Kestilyalılara geçmesinin ardından Kraliçe İsabela’nın emri ile yıkılarak yerine bu katedral yaptırılmıştır. Cami'nin yıkılarak yapıldığına dair en büyük izler ana giriş kapısındaki mimari stilden de anlaşılabiliyor. Buraya kadar gelmişken Katedralin giriş kapısın karşısında bulunan Arap Çarşısını da ziyaret etmenizi öneririm .
Kış aylarında Helsinki'ye yolunuz düşerse, sizi karlarla bütünleşmiş bembeyaz bir katedral karşılar. Bu katedral, Finlandiya'nın Evangelical Lutheran Kilisesinin merkezidir. 1.300 kişilik kapasitesi ile Baltik ülkelerinde bulunan en büyük kiliselerinden biri olup Aziz Nicholas'a ithafen 1852 yılında açılmıştır.
İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan Anglikan katedrali ve Londra Piskoposluğunun merkezidir. Yıkılıp yeniden yapılanlar sayılmazsa, bu katedral Londra'da bulunan beşinci Saint Paul Katedrali'dir. 111 metrelik kubbesi ile 1962'ye kadar Londra'nın en yüksek yapısıydı. Sadece kubbe olarak düşünüldüğünde, katedral Dünya'nın en yüksek kubbesine sahiptir. Ayrıca, Birleşik Krallık da Liverpool Katedralinden sonraki en büyük dini yapıdır. Kraliyet ailesinin törenleri her ne kadar Westminester Abbey'de yapılsa da, Lady Diana ve Galler Prensi Charles'in düğün töreni burada gerçekleştirilmiştir. Dünyaca ünlü birçok müzenin ücretsiz olduğu Londra'da bu kilise de nedense paralıdır. Katedrali gezmek isteyenler 40 TL'lik ücreti ödemeleri gerekmektedir.
Kara Kilise diye de tabir edilen Dünya'nın en ihtişamlı ve yüksek katedrallerinden biridir. Yorucu bir tırmanıştan sonra kulelerine çıkıldığında tüm Köln izlenebilmektedir. Hristiyanlığın Katolik mezhebi için açılmış bir ibadethanedir. 1248 yılında yapımına başlanan katedralin yapımı 632 yıl sürmüş ve 1880 yılında hizmete açılmıştır. Gotik tarzdaki katedral 7000 m² alanda, 157 m'yi bulan yüksekliği ile Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü Dünya Mirası Alanları dizelgesinde yer alır. Almanya'nın 2. Dünya'nın 3. büyük kilisesidir. Bu Katedral, ülkenin en çok turist çeken yapısıdır.
Barcelona'nın en güzel noktalarından biri olan Tiribado tepesinde bulunan tapınak, ziyaretçilerine ayrıca muhteşem bir Barcelona manzarası sunmaktadır. Tapınak, Hz. İsa'nın kutsal kalbine ithafen 1902-1961 yılları arasında inşa edilmiştir. Ayrıca, tapınağın yanında bulunan eğlence parkı da her yaştaki ziyaretçilerine farklı bir deneyim yaşatmaktadır. Woody Allen'in Vicky Christina Barcelona filmi gibi birçok ünlü film de bu bu tepede çekilmiştir.
13 milyon ziyaretçisi ile 2014'te Fransa'nın Notre Dame'den sonraki en çok ziyaret edilen anıtıdır. Paris'in ünlü şairler tepesi Montmartre'de bulunan ve hemen hemen tüm Paris'ten görülen Bazilika, ziyaretçilerine muhteşem bir Paris manzarası da sunmaktadır. 1875 yılında başlayan inşaatı 1914'te bitmiştir. Haç şeklinde olan Basilique du Sacré-Cœur, dört kubbeye sahiptir. 83 metre yükseklikte olan orta kubbesi, mimarlık kelime hazinesinde Lanterno anlamına gelen, küçük bir fenere sahiptir. Ayrıca bazilikada bulunan La Savoyarde adında çan, kare şeklinde büyük bir kulenin içinde bulunur. Fransanin en büyük ve en ağır çanıdır. 18.835 kg ağırlında olan çanın çapı üç metredir. Dayandığı cisminin ağırlığı ise 7.380 kg'dır. İçindeki çekiç ise 1.200 kg ağırlındadır.
Portekiz'in Leira eyaletinin küçük şehri Batalha'nın adını muhtemelen çok az insan duymuştur. Ama bu küçük şehirde öyle bir yapı var ki, ihtişamı ile mutlaka ziyaret edilmesi gereken noktalardan biri olmuştur. UNESCO Kültür Mirası listesinde de bulunan manastırın yapımına 1386 yılında başlanırken, tamamlanması 134 yıl sürmüştür. Geç Gotik tarzı mimarinin en iyi ve orijinal örneklerinden biridir.
Avrupa'nın küçük ve çok da tanınmayan ülkesi olan Karadağ'ın Dubrovnik ile kıyaslanan şehri Kotor tam bir turizm cennetidir. Tertemiz deniz ve dağ manzarasının yanı sıra, orta çağdan kalma kale şehri ile ziyaretçilerine muhteşem bir tatil zevki yaşatmaktadır. St. Nicholas kilisesini ise aslında bulunduğu bölgeden dolayı bu listeye koydum. Çevresinde bulunan rengarenk pervazlı binalar arasından aniden karşınıza çıkmaktadır. Yapımına 1902'de başlanan kilisenin tamamlanması 7 yıl sürmüştür.
Prag'ın Dünyaca ünlü meydanı olan Old Town Square'de bulunan ve dış mimarisi ile çok dikkat çeken Kilise özellikle akşam saatlerinde ışıklandırılması ile birlikte muhteşem bir görsel şölen sunmaktadır. 80 metrelik kuleleri ile Romanesk ve Gotik tarzda 14. yy'da inşa edilmiştir. Hazır buraya kadar gelmişken saat başlarını bekleyip hemen karşısında bulunan Astronomik saatteki küçük kukla gösterisini de izlemeden meydandan ayrılmayın.
Madrid'in kuzeybatısında bulunan ve ortaçağ mimarisi ile ünlü Segovia şehri muhteşem bir katedrale sahiptir. Tamamen Gotik mimari tarzda yapılan katedral Roma Katoliklerine hizmet vermektedir. 1525-1577 yılları arasında yapılmıştır. Şehirde bulunani bir diğer göz kamaştırıcı eser olan Segovia Alcazar ile birlikte Segovia'nın turistlerin uğrak bir nokta haline gelmesini sağlamıştır. Katedrale bitişik olan 90 metrelik çan kulesine çıktığınız da harika bir Orta çağ manzarası size beklemektedir.
Ana Papalık bazilikasıdır ve Meryem Ana'ya ithaf edilen en büyük katolik kilisedir. Dönemin papası Liberio rüyasında Meryem anayı görür . Meryem ananın üzerine karlar yağarken bazilikayı inşa edilmesi için papaya bir yer gösterir. Böylece Papa bazilikayı bu yere inşa ettirir. Bu devasa bazilika 75 m yüksekliğinde, 92 metre uzunluğunda ve 80 metre genişliğindedir. Santa Maria Maggiore bazilikasının tepesinde yer alan piramit şeklindeki çan kulesi ise Roma’nın en uzun çan kulesidir. Muhteşem tavan mimarisi, iç tasarımı ve işçiliği ile Roma'daki diğer birçok yapı gibi ziyaretçilerini hayrete düşürmektedir.
İspanya'nın kılıçları ile ünlü Toledo şehrinde bulunan ve Toledo Başpiskoposluğunun oturduğu katedralidir. Uzunluğu 120 metre ve genişliği 59 metredir.
Fransa Gotik mimarisinden etkilenen İspanya Gotik mimari tarzıyla inşa edildi. Modelinin Bourges Katedrali olduğu düşünülmektedir.1986 yılında Toledo Katedrali de dahil olmak üzere şehrin tarihî alanı UNESCO Dünya Miras listesi'ne girmiştir. Ortaçağ mimarisi sevenlere Madrid'e çok yakın olan bu şehri ziyaret etmeyi şiddetle tavsiye ederim.
Porto'nun tarihi merkezinde bulunan katedral, şehrin en eski ve en önemli Romanesk anıtlarından biridir. Katedralin inşasına 1100 yılında başlanırken tamamlanması 637 yıl sürmüştür. Katedralin en önemli özelliklerinden biri farklı mimari tarzdan oluşan eklentileri olmasıdır. Avlusundaki işlemelerde Barok tarzı kullanılırken, kemerler ve diğer iç kısımlarda Barok tarzı mimariden esinlenilmiştir.
İspanya'nın en güzel ve öğrenci şehirlerinden biri olan Salamanca, kendine has tarihi dokusunun yanı sıra muhteşem bir katedrale de sahiptir. 1513-1733 yılları arasında 220 yılda inşa edilen katedralin mimarisinde Gotik ve Barok tarzları kullanılmıştır. Katedral eski ve yeni katedral adında 2 katedralin birleşmesinden oluşmuştur.
Portekiz'İn UNESCO Kültür Mirası Şehri Evora'da bulunan The Capela dos Ossos, iç dekorasyonun tamamen insan kemikleri ile kaplı olmasından dolayı Portekiz'in en ünlü anıtsal yapısıdır. Paris'te ve Prag'da bulunan ve aynı ürkütücü tarzda inşa edilen kiliseler daha ünlü olsalar da, bu Şapelin de azımsanmayacak kadar ziyaretçisi vardır. Şapelin inşasında 5000 civarında keşişin kemikleri kullanılmıştır.
Her ne kadar yeni bir yapı olsa da ihtişamı ile Belgrad'ı popüler bir turistik noktasıdır. Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da bulunan bir Ortodoks kilisesidir. Kilise, Sırp Ortodoks Kilisesi'nin kurucusu ve Orta Çağ Sırbistan'ında önemli bir kişilik olan Aziz Sava'ya ithaf edilmiştir. Vračar platosunda, Osmanlı Paşası Sinan Paşa tarafından 1595'te Sava'nın gömüldüğü düşünülen yere kurulmuş olan kilise mevkisi sebebiyle Belgrad şehir görünümünde göze çarpmaktadır.
Panteon nerede? Dini mabet dediğine göre Süleymaniye, Selimiye, Ayasofya nerede?
Eet haklısın avrupadaki tek ihtişamlı cami de Kurtuba Camii zaten demi...
Elinize sağlık,gezip gördüğünüz yerleri fotoğraflayıp gitme imkanı bulamayan insanlarla paylaştığınız için :)