İddia Ediyoruz Daha Önce Hiç Duymadınız: Meyvelerin İsimlerinin Nereden Geldiğini Biliyor musunuz?

Günlük hayatımızda neredeyse her gün meyve tüketiyoruz. Peki isimlerinin nereden geldiğini biliyor muyuz? İşte ortamlarda hava atabileceğiniz birbirinden güzel bilgilerle meyvelerin isimlerinin kökeni...

Meyve demişken, vitamin rehberinden söz etmesek olmaz!:

A'dan Z'ye Vitamin Rehberi: Sağlıklı Bir Yaşama Adım Atmak İsteyen Herkesin Mutlaka Bilmesi Gerekenler

Önce meyve ismiyle başlayalım. Meyvenin kökeni Farsça, mīve/mēve meyve demek.

Napolyon kirazının adı ünlü komutan Napolyon'dan gelmiyor! Bursa'da yetişen Napolyon kirazının ismi aslında Apolyont'tan geliyor. Diğer ismi Ulubat Gölü olan Apolyont Gölü bölgesinde yetişen bu enfes kirazlar zaman içinde bu ismi almış.

Washington Portakalı: 1870'lerde Brezilya'dan Amerika'ya getirilen bu portakal türü, California tatlı portakal ağaçlarına aşılanmıştır. Aslında iklim olarak en uygun yer olan Kaliforniya'da yetiştirilen bu portakallar, 1950'lerde NATO üyeliğimizle beraber ülkemize girmeye başlamıştır. Amerika'dan geldiği için ismi Washington portakalı olarak kalmıştır.

Portakal: Çiğ yenebilen tatlı turunç manasına gelen portakal, 16. yy'da Çin'den Portekizli tüccarlar tarafından Avrupa'ya getirilmiştir. Portakal “Portekiz” isminden türetilmiştir.

Erik: Eski Türkçe erük “yemiş, çekirdekli meyvelerin genel adı” demektir. Eskiden tüm bu meyveler erük olarak biliniyordu: 'tülüg erük' (tüylü erik, şeftali), 'sarıġ erük' (kayısı), 'kara erük' (erik) gibi.

Çilek: Türkiye Türkçesinde çigelek sözcüğünden evrilmiştir. Türkiye Türkçesinde çige ise iki anlama gelmektedir: "1. meyvenin etli ve sulu kısmı, 2. vişne"

Malta eriği ya da yenidünya: Anavatanı Çin ve Japonya'dır. Hatta Japonya'nın bin yıldan fazladır yenidünya meyvesini yetiştirdiği bilinmektedir. Bu meyve 1700’lü yıllarda Avrupa’ya, 1800’lü yıllarda ise Cezayir ve Lübnan üzerinden ülkemize gelmiştir. İsmini ise buradan almaktadır.

Karpuz: Farsça χarbūz veya χarbūze “kavun veya karpuz” sözcüğü ile eş kökenlidir. Aynı zamanda bu sözcüğün Eski Yunanca karpós καρπός “her türlü meyve, mahsul” sözcüğünden türediği düşünülmektedir.

Elma: Eski Türkçe almıla sözcüğünden evrilmiştir.

Eski Türkçe kaġun sözcüğünden “kavun” evrilmiştir.

Mandalina: Fransızca mandarine "turunçgillerden Çin kökenli bir meyve" demektir. Eski Çin yönetici sınıfı üyelerinin giydiği safran rengi giysiden ötürü adlandırıldığı rivayet edilir.

Greyfurt: Kökeni İngilizcedir, grapefruit: Grape üzüm, salkım, fruit meyve sözcüğünün birleşmesinden bu isimi almıştır. Meyve ilk olarak 17. yy'da Jamaika'da yetiştirilmiştir. Salkım şeklinde yetişen meyvesine dayanarak bu ismi almıştır.

Bugüne Kadar Hep Kandırılmışız! Aslında Meyve Olan Ama Herkesin Sebze Olarak Bildiği Yiyecekler
Yolu Akdeniz'e Düşenlerin Dönmeden Önce Mutlaka Denemesi ve Alması Gereken Yöresel Coğrafi Tescilli Ürünler
Bundan Sonra Kahvenize Şeker Değil Tuz Atın: Sabah Kahvenize Neden Tuz Eklemeniz Gerektiğini Açıklıyoruz

Popüler İçerikler

Yalı Çapkını Hayranları Ferit'i Görmek İçin Tekneyle Sete Gitti!
Icardi ve Wanda Nara'yı Ahlaksız Bulan Batuhan Karadeniz'e Eski Sevgilisinden Bomba Tesirli Karşılık
Konya'da 14 Yaşındaki Öğrencisini Taciz Eden Lise Öğretmeninin Cinsel İçerikli Mesajları Mide Bulandırdı
YORUMLAR
08.06.2022

cok ilginc bir sey bugun severek yedigimiz onsuz olmaz dedigimiz meyvelerin buyuk kismi cok yakin zamanlarda ortaya cikmislar, bugunki hallerini almislar. cogu uzak bir yerlerden gelmis, pek cogu portakal mandalina gibi farkli turlerin melezlenmesiyle ortaya cikmis, karpuz muz gibi pek coguda yakin zamanda islah edilip bugunki halini almis. 200-300onceki tablolarda cizilmis karpuzun bugunki karpuzla alakasi yok, ici karpuzdan cok bal kabagina benziyor. bu yuzden eski mitlerde, dini hikayelerde hep elma yada uzum gecer, eskilerin sahip oldugu sayili guzellikler bunlar.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ