O hissi hepimiz biliriz: İçki içtiğimiz bir günün ertesinde vücudumuz garip reaksiyonlar göstermeye başlar. Başımız ağrır, midemiz bulanır, vücudumuz kırılır, başımız döner, kimi zaman ishal ya da kabız oluruz, uykumuz gelir, kafamız karışır... Tüm bunları anlatmama gerek yok, zaten hepimiz biliyoruz. Ancak bilmediğimiz bir şey var ki, o da yaşanan bu reaksiyonların neden kaynaklandığı...
İçki içtiğimiz günlerin ertesinde yaşadığımız tatsız semptomların önemli sebeplerinden bir tanesi sıvı kaybıdır. İçtiğimiz bir sıvının vücudumuzda sıvı kaybına sebep olması her ne kadar kulağa tuhaf gelse de, alkol, antidiüretik bir hormon olan vazopresinin salınımını önleyerek vücudumuzun normalden daha fazla idrar üretmesine ve böylece susuz kalmamıza sebep olmaktadır. Yaşadığımız bu susuzluk da ertesi gün yaşadığımız baş ağrısı, ağız kuruluğu ve bitkinlik hislerine yol açmaktadır.
Ancak hepimizin bildiği üzere semptomlar genellikle sabahları görülmektedir. Ayrıca akşamdan kalmak, fiziksel semptomların yanı sıra psikolojik sıkıntılara da sebep olabilmekte, aşırı kaygı, pişmanlık, utanç, moral bozukluğu ve depresif hislere yol açabilmektedir. Bu durumların ortaya çıkmasında rol oynayan bir diğer etmen ise kişinin ne kadar alkol aldığı ve ertesinde kaç saat uyuduğudur.
Çünkü akşamdan kalmışlığın etkileri kişilerin alkol direncine, o günün şartlarına, kişinin yorgunluk ve açlık seviyesine göre değişiklik göstermektedir. Bu etkiler çoğu zaman 24 saat içerisinde tamamen geçmektedir.
Bağışıklık sistemimizin alkole gösterdiği tepki genellikle iştahımızı, konsantrasyonumuzu ve hafızamızı etkilemektedir. Alkol aynı zamanda mide asitlerinin üretimini arttırmakta ve sindirimimizi yavaşlatmaktadır. Bu etki de ertesi gün midemizin bulanmasına, kusmamıza ya da karnımızın ağrımasına sebep olmaktadır.
Alkolün gerçekten de beyin hücrelerimizi öldürebilecek bir etkisi vardır; ancak bu seviyedeki alkolü bir gün içinde tüketmemiz mümkün değildir. Örneğin saf alkol hem beyin hücrelerimizi hem de vücudumuzun başka yerlerindeki hücreleri öldürebilir; zaten bu tip alkolün dezenfektan olarak kullanılmasının sebebi de tam olarak budur. Ancak içtiğimiz hiçbir içki, bizi öldürmeden beyin hücrelerimiz yok edecek güce sahip değildir.
Alkol, karaciğerin glikoz üretimini olumsuz yönde etkileyerek yorgunluk ve konsantrasyon bozukluğuna yol açar. Uyku düzeninde bozulmalara yol açarak akşamdan kalmışlığın etkisini arttırır ve damarları genişleterek baş ağrısının şiddetlenmesine yol açar.
Gün boyunca su tüketmek ve hafif besinler tercih etmek rahatsızlığınızı büyük ölçüde azaltacaktır. Bal ve meyve suyu gibi früktoz içeren besinler tüketmek, akşamdan kalmışlığın belirtilerini gidermekte etkilidir. Tabii, akşamdan kalmışlığın en sağlıklı çözümünün bilinçli alkol tüketmek olduğunu belirtmeye gerek bile yok...
alka seltzer hayat kurtarır
Az için amk sizde, Ağzınızla içtiğiniz müddetçe bişi olmaz.
en sağlıklı çözümün "hiç tüketmemek" olduğunu belirtmeye gerek duydum