Davanın asılsız iddialarla açıldığı ve haksız olduğu ve bu nedenle reddi istenen dilekçede, “Kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması devletin asli görevidir. Ancak idarenin tazmin yükümlülüğünün doğması, ‘zararın idarenin ağır hizmet kusuru sonucu meydana gelmiş olması koşuluna bağlı bulunmaktadır” denildi.
Ankara’da yapılacak mitingde beklenmeyen bir durum karşısında olası yaşanacaklar için güvenlik güçlerinin tüm önlemleri aldığını ve görevinin gereğini yerine getirdiği ileri sürülen dilekçede, şöyle denildi: “Olay öncesi ve sonrasında davalı idaremiz üzerine düşen gerekli dikkat ve özeni göstermiştir. İdarenin hizmet kusurundan kaynaklanan herhangi bir güvenlik açığı mevcut değildir. Belirtmek gerekir ki; olay bir terör saldırısıdır ve patlama ise ‘miting alanı dışında’, ‘kararlaştırılmış miting saatinden önce’ gerçekleşmiştir. İdare, ancak patlamanın meydana gelmesinde ağır hizmet kusurunun bulunması halinde sorumlu olacaktır.”
Anlamadığım ve anlamaya çalıştığım emniyyet insaların güvenliğinden mi sorumlu, yoksa sadece miting başladığı zaman mitinge katılanların üzerini aramakta mı? Mitingden önce saldırdılar diye güvenlik açığı yok mu? insaların hayatını terörden korumak kendilerine mi düşüyor o zaman? Terörün de nedeni hükümetin yanlış siyaseti değil mi?