İçten içe üzgünken etrafınızdaki insanlara karşı tam tersi bir şekilde mutlu görünüyorsanız; 'Gülümseyen Depresyon' vakası olabilirsiniz. Oldukça yaygın olan bu depresyon türünü sizler için Thesun'dan derledik...
İçten içe üzgünken etrafınızdaki insanlara karşı tam tersi bir şekilde mutlu görünüyorsanız; 'Gülümseyen Depresyon' vakası olabilirsiniz. Oldukça yaygın olan bu depresyon türünü sizler için Thesun'dan derledik...
Gülümseyen depresyon, kişinin içinde fırtınalar kopmasına rağmen dışarıya karşı mutlu görünme çabasıdır. Doktorlar tarafından kullanılan bir terim olmasa da Cambridge Üniversitesi'nde çalışan doktora adayı Olivia Remes, yaptığı açıklamada şunları söyledi: 'Bunalımda olmak ve bunun semptomlarını saklamak kesinlikle mümkün.' Remes, her 10 kişiden birinin depresyonda olduğunu ve bu kişilerin %40'ını da gülümseyen depresyon vakalarının oluşturduğunu da ekledi. Depresyon sonuçlarından biri olan intiharın da mümkün olabileceği konusunda uyardı.
Remes, moral bozukluğu yaşayan veya yapılan şeyden zevk almayan çoğu insanın, dışarıya karşı bu durumu belli etmediğini açıkladı. Gülümseyen depresyon için, en yakın anlamı taşıyan ve benzerlik gösteren atipik depresyon terimi kullanılıyor.
Üzgün olmak için hiçbir sebebi yokmuş gibi normal bir hayat yaşayan insanlarda da gülümseyen depresyona rastlandığı için depresyonun tespiti oldukça zor.
Kısacası; günlük hayatlarında, etraftaki insanlara karşı bir maske takıyorlar fakat iç dünyalarında, umutsuz ve yitik hissediyorlar hatta bunların hepsine son vermeyi bile düşünebiliyorlar.
Diğer depresyon türlerindeki gibi intihara meyilli olan insanların kendilerinde bu gücü bulamamalarının aksine; günlük hayatlarını devam ettiren güç, gülümseyen depresyon içindeki insanlarda intihara eğilimi arttırıyor.
Gülümseyen depresyon, yüzlere mutluluk maskesi takmak olarak tanımlansa da insanların hiçbir zaman mutlu olmadığı anlamına gelmiyor. İş yerinde alınan bir övgü veya sevgi dolu bir mesaj anlık olarak ruh hallerini yükseltse bile, üstünden çok zaman geçmeden eski hale geri dönüş yapılıyor.
Aşırı derecede yemek yeme isteği.
Kollarda ve bacaklardaki ağırlık hissi.
Eleştiri ve reddetme karşısında kolayca incinme.
Akşamları mutsuz hissetme.
Sürekli uyuma isteği.
Diğer belirtileri ise, sabahları daha mutsuz hissetme ve uykusuz kalma olabilir. Depresyon, baskın karakteri olan kişilerde daha yaygın. Özellikle, başarısızlık beklentisi içinde olan, başına gelen utanç verici bir olayı kolay kolay atlatamayan, sürekli gözleri uzaklara dalan veya olumsuz olaylar hakkında çok fazla düşünen insanlarla bağlantılı.
Biten ilişkiler, iş hayatındaki kötü gidişat veya amaçsızca yaşamak gibi durumlar ruh halini olumsuz etkileyen faktörlerden olabilir. Remes'e göre, 10 insandan 1'inin depresyonda ve bu kişilerinde %15-40'ını gülümseyen depresyon vakaları oluşturuyor.
Bu durumdan muzdarip olan kişiler, bir yandan işlerini halledip günlük hayatlarına devam ettikleri için sıkıntılarının sıradan olduğunu düşünüyorlar ve her şey normalmiş gibi davranıyorlar. Bununla da kalmayıp, hayatlarında üzülmek için hiçbir sebep olmadığını düşündükleri için, mutsuz oldukları zamanlarda kendilerini suçlu hissediyorlar.
Öncelikle böyle bir durumun varlığını ve ciddiyetini kabul etmelisiniz. Remes'e göre, farklılık yaratacak kadar ciddi olmadığını düşündüğümüz için problemlerimizi görmezden gelmeyi bırakmalıyız.
Meditasyon ve fiziksel etkinlikler mental sağlığa iyi gelebilir.
Amerika'da bulunan Rutgers Üniversitesi'nin çalışmasına göre, meditasyon yapan veya fiziksel aktivitelerde bulunan kişilerin %40'ının depresyonu 2 ay içinde geçiyor.
Avusturyalı nörolog Victor Frankl; kitabında, sağlıklı bir psikolojinin temelinin hayatımızdaki amaçlarımız olduğunu yazdı.
Frankl; sorunsuz, amaçsız ve zorlukların olmadığı bir hayatı hedeflememiz gerektiğini, aksine hayatımızdaki bazı şeyler için çaba göstermemiz gerektiğin ekledi.
Gün içinde çok az zaman alacak bir şey olsa bile, depresyon üstünde olumlu etki yaratacağı için kendimize faydalı bir amaç bulmalıyız.
Evcil hayvan veya aileden birinin bakımı üstlenmek, onun ihtiyaçları ve isteklerini düşünmek de gülümseyen depresyonunu hafifletecek çözümler arasında. Remes'e göre, hayatımızın değerini anlamak, bize bir amaç ve anlam katabilecek olan bu girişim, akıl sağlığımıza iyi gelecektir.
İçim kan ağlıyor ama yüzümde gülmüyor artık zaten.Rol yapmaktan yoruldum.Nasılsın diye sorulunca iyiyim demeye devam ama kötüyüm desen derdini anlatsan etrafındakiler hep çakal.Artık insanlara mutlu olmak yetmediğinden başkalarını da mutsuz görmek istediklerinden karşınızda üzülüyormuş gibi gözüküp içlerinden seviniyorlar.Öyle işte...
içimiz kan ağlarken mutlu olmayak da napak ölek mi