Nesli tükenmiş türler arasında da belalı bir grup vardı. Bu içeriğimizdeki bu 10 tür de adeta bu belalı hayvanların ne kadar sert olduklarını göstermekten çekinmediğini ispatlar nitelikte.
Nesli tükenmiş türler arasında da belalı bir grup vardı. Bu içeriğimizdeki bu 10 tür de adeta bu belalı hayvanların ne kadar sert olduklarını göstermekten çekinmediğini ispatlar nitelikte.
2010 yılında, Mısır'daki Balina Vadisi'nde araştırmacılar kuma yarı gömülü bir iskelet buldu. Çalışmalar bu iskeletin 34 milyon yıl önce yaşamış ve 18 metre uzunluğa kadar ulaşabilen bir tür olan Bailosaurus Isis'e ait olduğunu ortaya çıkardı. Basilosaurus Isis her ne kadar bir balina türü sayılsa da yaşadığı zamanlarda plankton ve kril yerine başka balinaları yemeyi tercih ediyordu. Bulunan bu numune de bu durumun bir ispatı oldu.
Bulunan bu ikinci iskeleti Dorudon Atrox olarak bilinen ve 5 metreye kadar büyüyen bir balinanın yavrusuna aitti. Küçük balinanın kafatasındaki diş izlerinin, şu anki balinalardan çok farklı ve keskin dişleri olan Basilosarus Isis'inkilerle uyuştuğu bulundu. Bu da yavrunun Basilosaurus Isis tarafından avlandığını gösterdi.
1996 yılında, İtalya'nın Saltrio köyünün yakınlarında bir taş ocağında bir dinozor bulundu. Yıllar boyunca taş ocağında meydana gelen patlamalar ve yapılan çalışmalardan kötü etkilenen Saltriovenator Zanellai fosilinin 130 parçasının tamamını bulmak ve bir araya getirmek tam 20 yıl sürdü. Neredeyse 1 tonluk ağırlığıyla Erken Jurasik dönemin en büyük yırtıcısı olsa da yaşamış olan en büyük etçil dinozor sayılmaz. Yine de Saltriovenator Zanellai, iki ayak üzerinde yürümesi, keskin pençeleri ve testere gibi tırtıklı dişleriyle kusursuzdu.
Daha büyük türlerin ortaya çıkmasında 25 milyon yıl önce yaşayan türün bu örneği gençlik evresinde ve 24 yaşında olmasına rağmen 7.6 metre uzunluğunda. Bu fosili özel kılan diğer bir özelliğiyse üzerinde leşçiller tarafından bırakılan izler. Daha önce üzerinde üçten fazla deniz türüne ait izlerin bulunduğu bir fosil bulunmamıştı.
Çocuk kitaplarında sık sık karşımıza çıkan Pachycephalosaurus, bütün bir çene örneği bulunmamış olsa da otçul olarak sınıflandırıldı. İlginç bir şekilde bulunan çene örnekleri de yalnızca çenelerin arka kısımlarıydı ve diş yapıları da bitkiyle beslendiklerini gösteriyordu.
Keskin ve sivri dişler Pachycephalosaurus'un fırsatçı bir tür veya bir herşeycil olduğu anlamına gelebilir.
2012'de New Mexico'da yapılan bir kazıda bulunduğunda çok kötü durumda bir iskelet ortaya çıktı. Fosilin durumu yüzünden uzun yıllar süren bir araya getirme işlemi sona erdiğindeyse 80 milyon yıllık bir tiranozor olduğu anlaşıldı. Diğer bütün tiranozor türlerinden milyonlarca yıl önce yaşayan Dynamoterror Dynastes 9 metrelik uzunluğuyla türün erken örnekleri için alışılandan daha büyüktü. Bu keşif Kuzey ve Güney Amerika türleri arasındaki farklı türlerin anlaşılması açısından da önemliydi.
Geçmişi bilinmeyen bir tür bulunursa bu türden 'hayalet soy' şeklinde söz edilir. 2017'de keşfedilen Notosuchian'lar da bu gruba mensup. Madagaskar'da bulunan Razanandrongobe Sakalavae bir timsahı andırıyordu. Sadece kafası bile 1 metre uzunluğunda olan türün her bir dişi 15 santimetreydi. Bu ölçülerle Notosuchian'ların en uzun örneklerinden olan Razanandrongobe Sakalavae, bundan 163 milyon yıl önce, yani daha önce bilinen en erken Notosuchian'dan 42 milyon yıl daha önce var olmuştu.
Bu dinozor 76 milyon yıl önce öldüğünde Hayalet Avcıları'ndan bir canavarın ismini alacağından haberdar değildi. Zırhla kaplanmışa benzeyen ve kuyruğunun ucundaki topuzu bir silah gibi kullanan bir tür dinozor, Montana'da keşfedildiğinde ona Zuul Crurivastator ismi verildi. İyi korunmuş bir fosil olan Zuul, öldüğünde dere kumuna gömülmüştü. Bu üzerindeki yumuşak dokunun, hatta muhtemelen kendi türü tarafından verilen bir hasarın bile korunmasını sağladı. Otobur olsalardı bu tür bir T-rex'in bile bacaklarını kırabilecek donanıma sahipti. 2 metre uzunluğundaki kuyruğu ona 'inciklerin yok edicisi' anlamına gelen Crurivastator isminin verilmesinin sebebi oldu.
Upuzun boyunlarıyla Sauropod'lar belki de en çok tanınan dinozor türlerindendi, ama bütün türleri, savunma için boyunu kullanabilecek kadar büyük değildi. Arjantin'de bulunan ve Bajadasaurus Ronuspinax adı verilen bu yepyeni tür 10 metrelik uzunluğuyla diğer Sauropod türlerine kıyasla daha minikti.
Bu yapıların keratinle kaplı olduğu ve boynuzumsu bir görüntüye sahip olduğu tahmin ediliyor. 10 milyon yıl önce yok olan bu yapıların işlevinin tam olarak ne olduğunu saptamak zor, ancak tahminlerden biri bu yapıların dinozorların olduklarından daha büyük ve tehlikeli görünmesini sağladığı yönünde.
Güney Amerika'ya korku salmış, yürüyen bir başka kabus da, bir kamyon boyutunda olan ve et kancalarını andıran 40 santimetrelik pençeleriyle Tratayenia Rosalesi. 2006 yılında bulunan numune türünün en büyük ve son örneği.
Mesozoik döneminin sonlarında, yani dinozorların nesli tükendikten sonra yaşayan türün kemiklerinin içinde, günümüzdeki kuşlarınkine benzer hava boşlukları mevcuttu. 9 metre uzunluğundaki türün T-Rex'in yakın bir akrabası olma ihtimali var.
Tyrannosaurus Rex diyince herkesin aklına hantal ve yavaş bir yaratık gelse de görünüşe göre bu izbandutlar sandığımızdan daha çevik ve hareketliymiş. Yapılan analizlere göre 400 kilogram ağırlığındaki bu devasa hayvanlar avlarının yolunu kesmek için bir buz patencisi edasıyla dönebiliyordu.
Hatta bu, genç T-Rex'ler yetişkinlere göre daha tehlikeli olduğu anlamına geliyor. Daha küçük ve çevik olan gençler yetişkinlere kıyasla daha hızlı dönebiliyordu. Bu da onların yetişkinliğe ulaşmasında faydalıydı. Araştırmacılar bunu o dönemde yaşamış bütün türlerin detaylı birer modelini yaparak ve bu modeller üzerinde tek ayakla dönme hareketini simüle ederek buldular. T-Rex'ler diğer bütün türlere kıyasla 3 kat daha hızlı dönebiliyordu.
Yaklaşık 330 milyon yıl yani dinozorlardan da çok önce, başka hiçbir türe benzemeyen bir köpek balığı türü vardı. Edestus ilk defa 19. yüzyılda, kalıntıları Amerika ve İngiltere kıyılarına vurduğunda keşfedildi.
Uzmanlar daha önce hiçbir türde görülmemiş bu yapının sebebini yeme alışkanlıkları üzerinden anlamaya çalıştı. Bir tomografi sayesinde Edestus'un 3 boyutlu bir modeli çıkartılabildi ve çenesinin iki eklemli olarak çalışıp avını ikiye bölmeye yaradığı bulundu. Çeneleri avı yakaladığında kapanıyor ve testereye benzer dişler avı alt çenenin ileri geri hareketiyle bölüyordu.
Megalodon bey, gözler sizi arıyor..
Spinosaurusu aradı gözler T-Rex i tahtından eden yaratık