Icardi ve Wanda Nara Aşkı Her Şeyi Affeder mi?

Dünyada olacak değişikliklerin yasal karşılıkları olması gerektiğine inandığım yıllardan başlıyor spor hukuku yolculuğum… 2011 yılından bahsediyorum. Bir değişiklik olacaksa, ancak lisanslı futbolcu temsilcilerinin hukukçu olması şartı ile başlanır bizim topraklarda, öngörüm/öngörüsüzlüğüm ile çıktığım yolda bir tur atalım mı, birlikte?

O yıllardan bu yıllara konu ile ilgili değişikliklerin niteliği, niceliği tartışılır fakat hâlihazırda menajer çalkalanması yaşadığımız su götürmez bir gerçek.

Hem eş hem menajer: Wanda Nara

Ülkemizde neler olacağından habersiz, transfer dedikodularının ve “duyumlarının” henüz tamamlanmadığı günlerde; sebebi ziyaretimiz, Icardi ile hem eşi hem menajeri olan Wanda Nara’nın hikâyesinden geçiyor. Günlerden bir gün İtalya’nın Inter’inin tek isteği, 2021 yılında sözleşmesi sona erecek olan Mauro Icardi’nin sözleşmesini uzatmakmış.

Eş-menajer Wanda Nara’nın Inter ile yaptığı görüşmeler hakkında basınla paylaştıkları suyu ısıtırken Inter Icardi’nin kaptanlığını elinden alıverirken bir de üstüne sakatlık bahane gösterilerek; Rapid Wien ve Sampdoria karşılaşmalarının kadrosunda da Icardi yok yazılırken, Inter taraftarı bu hikâyenin tarafı olduğu ilan edercesine Wanda Nara’nın aracını taşlarken hatta ve hatta Icardi’nin Real Madrid transferinin de yine eşi ve menajeri sebebiyle gerçekleşemediği İspanyol basını tarafından İtalya’ya doğru fısıldanırken Icardi sessizliğini korumaktaymış... Ta ki Icardi’nin kız kardeşinin sosyal medya vasıtası ile “kardeşimi geri istiyorum” çağrısına, “diğer altı kardeşini arayabilirsin” cevabını verene dek!

Bu sırada Wanda Nara da sosyal medya aracılığıyla “Icardi ailesi bir arada” mesajı vermeye çalışsa da; Icardi’nin ziyadesiyle mental yorgunluk yaşadığı ve hayatını yönetme kabiliyetini giderek yitirdiği de malumun ilamı...

Lisanslı futbolcu temsilciliği

Aklımızı vekâletname verdiğimiz birine teslim etmek ile profesyonel olarak destek almak, yardım almak, işbirliği yapmak arasında ne kadar çok fark var, değil mi? Aşkın açtığı yaralara hukuk ile tuz basmak ne demek? Gelin ona da bakalım beraber.

“Menejer” mi “menajer” mi tartışmasına bile giremediğimiz günümüz dünyasında işbu müessesenin adını koymamız gerekirse, lisanslı futbolcu temsilciliğini zikretmek yerinde olacak. Zira, Türkiye Futbol Federasyonu’nca bir zamanlar düzenlenen sınavın vadettiği unvan tam da buydu! Bu unvan ile neler yapılıyor?

Belli bir ücret karşılığında veya ücretsiz olarak, profesyonel futbolcu sözleşmesi müzakeresi yürüten, futbolcu veya kulüpleri temsil eden federasyonundan lisans almış gerçek kişilerin faaliyetlerini anlıyoruz. Bu gerçek kişilerin menajerlik faaliyeti yürütebilmesi için bizim ülkemizde de bir yasal dayanak dahi var! (TFF Futbolcu Menajerleri ile Çalışma Talimatı) Bunca kural ve düzenleme, bir kimse adına yapılan işin de korunmaya muhtaç olmasından şüphesiz.

Kusursuz itibar

Neler bekliyoruz örneğin bir lisanslı futbolcu temsilcisinden?

Bu konuda yasal düzenlemenin çok açık konuştuğu yerler var elbet.

Tekrar edelim, açık konuşuyor talimat, “lisans başvurusunda bulunan menajerin mesleki, sosyal ve ahlaki yönlerden iyi anılmaları ve “kusursuz bir itibara” sahip olmaları gerektiğini söylüyor. Kusursuz itibar konusunda aklınıza biri mi geliyor?

Aslında bu menajerlikte bir şiddet var

Vekâletname ilişkisi de tam iki taraflı bir sözleşme ise ipin bir ucu Icardi’de bir ucu da Wanda’da ise “sahiplenme” bakımından bir sınırın aşımı –ki bu da bir şiddettir- söz konusu olmaz mı sizce de? Hazır sahiplenme demişken Icardi’nin kendini, kariyerini ve hayatını yönetmesine resmen ipotek koyan bu hikâyenin bir de özel yaşamın gizliliği boyutu var ve kendini magazin sarmalına kaptıralı oluyor hayli zamanlar!

Wanda Nara kişisinin; futbolcu Maxi Lopez ile evliyken Maxi’nin takım arkadaşı Mauro Icardi’ye, Icardi ile evliyken de Icardi’nin takım arkadaşı Brozovic’e duyduğu yoğun ilgi ayrı bir klasör açtırıyor bizlere. Henüz “Icardi ailesi bir arada” ilanı yapmışken yine Icardi ile çekilen fotoğraflarının şöminede yanışını/yakışını da dünya kamuoyuyla paylaşmaktan çekinmeyen bir futbolcu menajeri var huzurlarımızda! Kusursuz itibar ve vekâletname ilişkisine güveni de oldukça sarsacak tüm bu etkisi giderek kuvvetlenen eylemler; bir yandan da haksız rekabet ve meslek sırlarının ifşasının kuvvetle tutuşmak isteyen ellerini acımasızca ayırıyor.

Bir genelleme bile olsa, evlilik birliği içindeki paylaşımların sır saklama yükümlülüğüne ne denli dayanıklılık gösterebileceği ortada. Adını genel olarak koymadığımız, normalleştirdiğimiz, böyle gelmiş böyle gider dediğimiz yaşanan olaylar hem psikolojik şiddete hem de ekonomik şiddete hizmet ediyor. Yaptığı transfer görüşmelerinin kendisinden kaynaklı olumsuz seyrettiğini bizler gibi izleyen Wanda Nara ve itibarını yönetemeyecek durumda olan Icardi. Yine, eşi ve menajeri tarafından ateşe verilen fotoğraflarını, kız kardeşinin kardeşine olan sitem ve özlemini bizler gibi seyirci koltuğundan izleyen Icardi.

Icardi için çanlar çalıyor, şiddet döngüsünü kırmanın vakti geldi de geçiyor! Bu zincirleme ilişki düğümü, mental yorgunluğunun önüne geçemeyen, işlerini, itibarını ve yakın gelecekte muhtemelen ekonomisini de yönetemeyecek bir yokuştan yuvalanıyor Icardi!

Aynaya baktığında hem fail hem de mağdur Wanda Nara!

“Futbol endüstrisinde kadın olmak” diye başlayan cümlelerimizin öngörülen bir süre örneğini teşkil edecek. Bazen kasten bazen de istemeyerek yaptığı her şey, kendisi gibi yaşamaya çalıştığı hayatının kadın olmasıyla gölgelenmesi de yine yakın bir geçmişe dayanıyor. Çünkü “bir kadın ile hatta bir futbolcu eşi ile futbol konuşmayı düşündüğünde midesine ağrılar giren” erkekler var hâlâ! “Sadece maçın nasıl geçtiği konusunda fikir beyan etmesine “izin verilen” kadınlar… Çünkü futboldan anlamadığına inanılan kadınlar...” diye peş peşe sıralarken cinsiyetçi söylem içeren cümlelerini eski İtalyan futbolcu Fulvio Collovati, İtalya cinsiyetçi söylemin ve cinsiyete dayalı ayrımcılığın farkında ve ayaklandı! 9 Mart gününe kadar televizyonlardan uzaklaştırılan Collovati’nin kadınlara ait 8 Mart gününde ekranlarda olamayacak olması ile de süslendi mesele.

İşte Wanda Nara ve Icardi’nin hisseli hayat farkındalığı hediyeli hikâyesi, mağduru olduğunu zannettiğimiz şiddetin uygulayıcısı da olabileceğimizi hatırlatıyor. Hayat, dünü ve bugünü ile siyah ve beyazı ile kusuru ve yetkinliği ile başarıları ve hataları ile şiddet uygulayan ve şiddetin mağduru olunması ile tam da bir bütün işte! Hangisini ayırabiliriz ki birbirinden?

Twitter

Instagram

Popüler İçerikler

Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
19.09.2022

Aşk adamı İcardi

21.09.2022

Icardi affetmez o kesin 😀

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ