Dink Cinayeti Davasında Rapor ve Belge Bekleyişi Sürüyor

Yargıtay’ın Dink cinayetini davasındaki ilk kararı bozmasının ardından görülmeye başlanan davada 5. duruşmada mahkeme Dink Ailesi avukatlarının hiç bir talebini kabul etmedi. Dava 3 Eylül günü görülmeye devam edecek.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in katledilmesine ilişkin yürütülen davanın 5'inci duruşması İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Sanıklar katılmadığı duruşmaya, Dink ailesi avukatları Hakan Bakırcıoğlu, İsmail Cem Halavurt, Sebu Aslangil, Tangül Özer, Emel Ataktürk, Ömer Güven ve Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi katıldı. Sanıkların katılmadığı duruşmada, sanıklar Osman Hayal ve Yasin Hayal’in avukatı Fatma Aygören ve Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu katıldı. 

Ayrıca duruşmayı Paris Barosu avukatlarından, Paris Ermeni Avukatlar Derneği Başkanı Alexandre Kuyumcuyan ve Gerard Çolakyan, RSF temsilcileri ve HDP İstanbul Milletvekili Adayı Filiz Kerestecioğlu da izledi.

Yargıtay’ın Dink cinayetini davasındaki ilk kararı bozmasının ardından yeniden görülmeye başlanan davada mahkeme heyeti, cinayet günü bir işyerinin güvenlik kamerası görüntülerinde fail Ogün Samast’ı takip ettiği belirtilen kişinin tutuksuz sanık Osman Hayal olup olmadığının tespiti için TÜBİTAK’tan istenen raporun gelmediğini açıkladı. Yargıtay’ın bozma kararının ardından hakkında yakalama kararı çıkartılan sanık Ahmet İskender de halen yakalanmış değil.

Bakırcıoğlu: "Ali Öz davasıyla birleştirilsin"

Dink ailesinin avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, dönemin Trabzon Jandarma Alay Komutanı Ali Öz’ün yargılandığı dava ile ana davanın birleştirilmesini istedi. Cinayetle ilgili kamu görevlilerinin ifadelerinde öncesinden haberlerinin olduğunun anlaşıldığını kaydeden Bakırcıoğlu, bu nedenle kamu görevlilerinin ihmalinin bulunduğunu söyledi. Terör savcılığının kamu görevlileriyle ilgili soruşturma yürüttüğünü ve tutuklanan polislerin bulunduğunu hatırlatan Bakırcıoğlu, bu soruşturmanın beklenmesini talep etti. Bakırcıoğlu, “Kamu görevlileriyle ilgili soruşturma dosya numarası her ne kadar 2014 yılı olarak başlamakta ise de aslında bu soruşturma dosyası 2007 yılında başlatılan bir soruşturmanın devamıdır. Örgütün ve kamu görevlilerinin sorumluluğunun belirlenmesi için soruşturma dosyasının sonuçlanması mutlaka beklenmelidir” dedi.

Mahkeme, söz konusu taleplerin daha önce de yapıldığını ve reddedildiğini belirterek bu konularda karar verilmesine yer olmadığına karar verdi. Duruşma 3 Eylül günü görülmeye devam edecek.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Duruşma öncesi Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan ''Hrant'ın Arkadaşları'' basın açıklaması yaptı.

Figen Şakacı, grup adına yaptığı açıklamada, yapılan yargılamaların 'müsamere' olduğunu savunarak, katillerin kimler olduklarını ve bu cinayeti nasıl işlediklerini bildiklerini iddia etti.

Şakacı, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Tıpkı Hrant Dink gibi bu topraklarda doğup büyüyen ve burada gömülmek isteyen vatandaşlar olarak niyetimiz, kan davası gütmek, yeni yaralar açmak değil ama yaşadığımız acıların içten bir şekilde kabul edilmesini, katillerin ortaya çıkarılmasını, cezalandırılmasını istiyoruz. 

Bugüne kadar görülen davalarda katiller gizlendi. Onların kim olduklarını nasıl cinayeti işlediklerini biliyoruz. Her fırsatta bunları söyleyeceğiz. Görülen bu müsamerelerde katiller korunarak aslında bir ihtimal yok edilmeye çalışılıyor. Bizler Hrant'ın arkadaşları olarak adalet nöbetini tutmaya devam edeceğiz.'

Dava geçmişi

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 19 sanığın yargılandığı davada 17 Ocak 2012'de verdiği kararla tutuklu sanık Yasin Hayal'in, 'Hrant Dink'i tasarlayarak öldürmeye azmettirmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, yazar Orhan Pamuk'u 'tehdit etmek' suçundan 3 ay ve 'ruhsatsız silah bulundurmak' suçundan da 1 yıl hapisle cezalandırılmasını, 'silahlı terör örgütü yöneticisi olmak' suçundan ise beraatini kararlaştırmıştı.

Tutuklu sanıklardan Erhan Tuncel'in de toplam 10 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmasına hükmederek tahliyesine karar veren heyet, sanıklardan Ersin Yolcu'yu 12 yıl 6 ay, Ahmet İskender'i 13 yıl 4 ay ve Salih Hacısalihoğlu'nu 2 ay 15 gün hapisle cezalandırmış, bütün sanıkların 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan beraatine hükmetmişti.

Ve Ogün Samast 7 Yıl Sonra Konuştu

Yargıtay'dan bozma kararı

Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise örgüt yönünden verilen beraat kararını bozmuş, sanıkların 'silahlı terör örgütü' değil, 'suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüt' üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanmalarına hükmetmişti.

'Kasten öldürmeye azmettirme'' ve Orhan Pamuk'u ''tehdit'' suçlarından sanık Yasin Hayal'e verilen mahkumiyet kararı ise onanmıştı. Hayal hakkındaki ''silahlı terör örgütü kurma, yöneticisi olma'' suçundan verilen beraat kararı ise ''suç örgütü kurma ve yönetme'' suçundan mahkumiyet gerektiği için bozulmuştu.

Sanıklardan Erhan Tuncel'in ''patlayıcı madde imal etme'' suçundan mahkumiyet kararını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, ''kasten öldürmeye azmettirme'' suçundan beraat hükmünü ise sanığın Dink'in öldürülmesi suçuna yardım suretiyle iştirak etmesi sebebiyle mahkumiyeti gerektiği için bozmuştu.

Tuncel hakkında ''silahlı terör örgütü yöneticisi olma'' suçundan beraat kararı da ''suç örgütü üyesi olma'' suçundan mahkumiyeti gerektiği gerekçesiyle bozulmuştu. Tuncel'in, Trabzon'da 24 Ekim 2004'te McDonalds'ın bombalanması olayında, ''genel güvenliği kasten tehlikeye sokma, mala zarar verme ve 6 ayrı kasten yaralama'' suçlarından verilen mahkumiyet kararını bozan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Tuncel'in bu eyleminin ''6 ayrı kasten öldürmeye teşebbüs'' suçunu oluşturacağına karar vermişti.

Yargıtay'ın kararının ardından İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde davanın yeniden görülmesine başlanmış, bu mahkemede 6 duruşma yapıldıktan sonra dosya, Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli ağır ceza mahkemelerinin kaldırılması üzerine İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti.

İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin verilen kararın Yargıtay tarafından kısmen bozulmasının ardından yeniden görülen davada, bozma kararına uyulmasına hükmetmişti.

Bianet ve AA

Popüler İçerikler

Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Kadınlarla Kafayı Bozan Sözde Hoca Bu Kez de "Karını Bize de Evde Oynat" Sözleriyle Tepki Çekti