Merhabalar. Yeniden yapımlar ve devam filmleri Hollywood'un takvimlerini doldururken, iki filmin ayrı yapım sürecinden geçerek birbirinin neredeyse klonu haline geldiği ender filmler vardır. İşte aynı olay örgüsüne sahip ve yaklaşık aynı zamanlarda vizyona giren 14 film.
Benzer senaryoya sahip iki filme belki de en tuhaf örnek, Deep Impact'in hemen ardından Armageddon'un piyasaya sürülmesidir. Her iki filmde de dünyaya doğru hızla gelen dev bir kayayı havaya uçurmak için uzaya gönderilen bir astronot ekibi yer alıyordu. Armageddon, büyük bütçeye, Bruce Willis ve Ben Affleck gibi sağlam bir oyuncu kadrosuna sahipti. Bu yüzden Deep Impact onun arkasından gelen filmle rekabet edemedi. Deep Impact sadece Tea Leoni, Elijah Wood ve Morgan Freeman'ın ABD Başkanı rolündeki performanslarıyla ve iç içe geçmiş birden fazla hikayesi, karakterlerin duygusal ölümleriyle hatırlanıyor.
1998 yılı başka bir kafa kafaya çatışmaya ev sahipliği yaptı. Hem Antz hem de A Bug's Life, zekası ve bireyselci doğası nedeniyle ait olduğu koloniye pek uymayan bir karıncaya ve kendilerini başka bir böcek türünden koruması gereken bir karınca kolonisinin etrafında dönüyor. Bir aydan biraz daha uzun bir süre arayla yayınlanan bu iki küçük kahraman hikayesi neredeyse kafa kafaya gitti: Daha aile dostu olan A Bug's Life, dünya çapındaki yaptığı hasılat ile Antz'ı geride bıraktı.
Bir filmin başarısızlığından daha kötü olan bir şey varsa o da bir filmin iki kez başarısız olmasıdır. First Daughter ve Chasing Liberty 2004'te piyasaya sürüldüğünde olan da buydu. Bu ikili neredeyse birbirinin yerine geçebilir. Kızların ikisi de özgür kalmaya ve kendi hayatlarını yaşamaya çalışır, ancak istemeden onları koruyan ve bir gizli servis ajanı olduğu ortaya çıkan bir adama aşık olurlar.
2006'da, sanki bir sihir gibi, beyaz perdeyi neredeyse aynı olan iki film süsledi. Her iki film de yüzyılın başındaki Avrupa'da geçiyor ve olay örgüsünde sihirbazlar yer alıyor. The Illusionist kendi başına saygın bir film olsa da The Prestige için eleştirmenler daha nazikti. Film, şaşırtıcı sonu, Christopher Nolan'ın yönetmenliği, Christian Bale, Scarlett Johannson, Michael Caine, Hugh Jackman, Rebecca Hall ve David Bowie gibi yıldızlarla dolu kadrosu sayesinde şimdi IMDb'de ilk 50 film arasında yer alıyor.
2013'te izleyicilere suçluların Beyaz Saray'ı ele geçirdiği ve bir gizli servis ajanının rehin tutulan ABD Başkanı'nı kurtarması gerektiği iki film gösterildi. Channing Tatum ve Jamie Foxx sayesinde White House Down ilk gişe savaşını kazanmış ve dünya çapında daha büyük bir hasılat elde etmiştir.
Reality şovlar televizyonda öylesine bir eğlence programıyken artık hiçbirimiz bu gözle bakamıyoruz. Truman Show'da Jim Carrey, izleyicilerin özenle seçilmiş hayatının her dakikasını gerçek zamanlı olarak izleyebildiği, ömür boyu süren bir TV şovunun bilinmeyen yıldızı olan bir adam olarak ender dramatik bir rolde yer aldı. Buna karşılık, Matthew McConaughey EDtv'ye istekli bir katılımcıydı ve burada adı Ed, yepyeni bir TV konsepti için hayatının her anının bir ay boyunca filme alınmasını kabul ediyordu. Truman Show, ticari bir başarı, izleyicilerin favorisi ve hit film haline gelirken bu yarışta Ed kaybetti.
Gişe, 1997'de iki volkan temalı felaket filmiyle kızıştı. İlki Pierce Brosnan ve Linda Hamilton'ın başrollerini paylaştığı, uzun süredir uykuda olan bir yanardağın aniden canlanarak yakınlardaki kırsal kasabayı tehdit etmesini konu alan Dante's Peak idi. Volcano ise Los Angeles'ın merkezinde patlamaya hazır bir volkandı. Dante's Peak piyasaya ilk çıkan filmdi ve doğal olarak Volcano'nun önüne geçti.
Pamuk Prenses uyarlamaları, klasik Walt Disney animasyon filminden Sydney White gibi daha modern uyarlamalara kadar sayısız olsa da iki uyarlamanın birbirine bu kadar yakın çıkması nadirdir. Ton olarak ise iki film çok farklı: Mirror Mirror, ayrıntılı kostümler ve güzel manzaralarla dolu hikayeyi daha geleneksel bir şekilde yeniden anlatırken, Snow White and the Huntsman, klasik peri masalına daha karanlık bir dokunuş yapmayı seçti. Görünüşe göre seyirciler tanıdık hikayeden aksine tam da bunu istiyordu ve Kristen Stewart ile Chris Hemsworth ve Charlize Theron'un kötü kraliçesiyle dünya çapında yaklaşık 400 milyon dolarlık hasılat yaptı ve bu diğer filmin neredeyse iki katıydı.
Karanlıkta gizlenen canavarlar aynı anda 2005'te çok özel bir biçimde su yüzüne çıktı. İki filmde de kaşif gruplarının mağaraların derinliklerinde keşfedilen yaratıklar yüzünden zorlu mağara tırmanışı ve dalışları yapmaları ve aynı zamanda kana susamış yırtıcılardan kaçmaları gerekiyordu. The Descent'teki tamamı kadınlardan oluşan ekip, The Cave'in çok daha büyük bir bütçeyle elde ettiği düşük getiriye karşılık, gişede daha büyük başarı kazandı.
2000 yılı, komşu gezegenimize astronot göndermekle ilgili iki filmi gördü. Ancak her iki film de seyirci bulmaya çalıştıysa da başarılı olamadı ve eleştirel tepki aldı. Brian De Palma'nın Mission to Mars'ı gişede harcadığı bütçeyi çıkartırken, Red Planet'in sonu hüsranla bitti ve Warner Bros için önemli miktarda para kaybetti.
Steve Jobs bir dahi olsa da, onun 2011'de vefatından sonraki birkaç yıl içinde çok benzer iki biyografisinin vizyona girmesine ihtiyaç duyulması enteresan. Her iki film de ufuk açıcı bir Apple teknolojisi parçasının piyasaya sürülmesi etrafında şekilleniyor. Ashton Kutcher'ın Jobs'taki versiyonu iPod'u ortaya çıkarıyor ve Michael Fassbender, Steve Jobs'ta iMac'i ortaya koyuyor. Görünüşe göre sinemaseverler, her iki filmin iyi olmadığı konusunda hemfikirdi ve her ikisi de az düzeyde ticari başarı elde etti.
Elit kolluk kuvvetleri yüksek bir kulede mahsur kalır ve bir suçluyu adalete teslim etmek için en üst kata çıkmak zorundadırlar. Bu, her ikisi de 2012'de sinemalarda vizyona giren Dredd veya The Raid'i tanımlayabilir. The Raid, vizyona girdikten sonra dünya çapında bir sansasyon haline geldi, devam filmleri Netflix'ye yer aldı.
İki film birbirine o kadar benziyor ki ayırt etmek zor. İkisi de tamamen fiziksel bir ilişkiye başlamaya karar veren iki kişi rol alıyor, ancak çok geçmeden gündelik seksin o kadar da iyi olmayabileceğini fark ediyorlar. Filmler IMDb'de neredeyse aynı yıldız derecelendirmelerine sahip olduğundan ve her ikisi de gişede yaklaşık 150 milyon dolar kazandığından, izleyiciler ikisini ayırmakta zorlanmış gibi görünüyor.
2010 yılında, ünlü komedyenlerin oynadığı iki bilgisayar animasyonlu çocuk filmi çıktı. Biri devam filmleri ile yoluna devam edecek ve diğeri hafife alınan ama güzel bir film olarak anılacaktı. Despicable Me ve Megamind sadece dört ay arayla çıkış yapmıştı. Ancak hikayeleri benzer olsa da iki film de çok komik ve yaratıcıydı.
Siz bu filmlerden hangilerini izlediniz ve beğendiniz? Yorumlarınızı bekliyorum.
Ablacım hadi kaynak vermedin bari sırasını değiştir https://collider.com/movies-with-same-plot-same-release-year/