Hollanda'nın Rotterdam kenti Emniyet Müdürü Fred Westerbeke, polislerin, 16 yaşındaki Hümeyra Ergincanlı'nın, yasal koruma istediği 32 yaşındaki Bekir Eraslan tarafından öldürülmesi üzerine, 'Bir Türk daha eksildi' ifadesini kullanmaları nedeniyle Türk toplumundan ve Ergincanlı ailesinden özür diledi.
BBC Türkçe'nin haberine göre, ırkçı ve ayrımcı mesajları nedeniyle geçen ay kınama ile cezalandırılan 5 polis memuruna ek yaptırım uygulanmayacak.
Hümeyra Ergincanlı ve diğer göçmenlerle ilgili ırkçı ifadeler içeren WhatsApp mesajlarını ihbar eden Fas kökenli polis memuruna ise Marconiplein Karakolu'ndaki diğer polisler tarafından zorbalık yapıldığı belirtildi.
Rotterdam'daki yerel kanal Rijmond TV'ye konuk olan Emniyet Müdürü Westerbeke, kendisini tehdit eden Bekir Eraslan'dan korunmak için defalarca başvuru yaptığı polislerin, koruma sağlamak yerine ayrımcı mesajlar paylaşmasının 'ekstra trajik' olduğunu söyledi.
Bu durumun, Hollanda'daki Türkiye kökenli göçmenlerin polise duyduğu güveni azalttığını söyleyen Westerbeke, 'Hümeyra'nın ailesi, Türk toplumu ve bu mesajlardan incinen herkesten samimi olarak özür dilyorum' dedi.
Emniyet Müdürü, öldürülen Hümeyra Ergincanlı'nın ailesini ziyaret ederek, özürünü şahsen iletmek istediğini belirtti. 'Bir Türk daha eksildi' mesajını paylaşan polis memurlarının da, aileden bizzat özür dilemek istedikleri bildirildi.
Ancak, Hümeyra'nın koruma için başvurduğu karakolda görevli olan ve kendi aralarında yaptıkları ayrımcılık içeren WhatsApp yazışmaları medyaya yansıyan 5 polis memuru hakkında ek yaptırım uygulanmayacak.
Polislerin, ırkçı mesajlar nedeniyle kınama cezasına çarptırıldığını söyleyen Rotterdam Emniyet Müdürü, 'sarı kart' anlamına gelen bu cezanın yeterli olduğunu öne sürdü.
Fred Westerbeke, 10 yıl yürülükte kalacak olan kınama cezasının, memurlar üzerinde bir baskı oluşturacağını savunarak, bu süreçte benzer bir suçun işlenmesi durumunda polislerin 'kırmızı kart' göreceklerini ve görevden uzaklaştırılacağını söyledi.
Ailenin avukatı Richard Korver, Hümeyra'nın öldürülmesinin ardından, kendisini koruyamayan polislerin, 'Bir Türk daha eksildi' ifadesini kullanmalarının, Ergincanlı ailesini derinden yaraladığını vurguladı.
Hollandalı avukat, 16 yaşındaki bir kız çocuğunun öldürülmesinin ardından son derece ırkçı ve incitici açıklamalar yapan polis memurlarının 'ikinci bir şansı hak ettikleri' yönündeki görüşleri anlaşılamaz bulduklarını dile getirdi.
Korver, Hümeyra'nın ailesinin, ırkçı görüşlere sahip polislerin görevden alınmasını istediğini belirtti.
Rotterdam Belediye Meclisi üyeleri de, polislere verilen kınama cezasının yeterince caydırıcı olmadığı görüşünde. Siyasi parti temsilcileri, belediye meclisi toplantısında, polis içindeki ırkçılıkla mücadele konusunda daha sert yaptırım önerisinde bulundular.
NRC gazetesine göre, ihbarcı polisi 'hainlikle suçlayan' meslektaşları, saldırganca davranışlarda bulundular. Artan baskı be zorbalık nedeniyle zor günler geçiren Fas kökenli memur, müfettişliğe terfi ettirilerek, başka bir bölgeye atandı.
Rotterdam Tasarım Koleji öğrencisi olan 16 yaşındaki Hümeyra Ergincanlı, Aralık 2018'de, uyuşturucu bağımlısı ve psikolojik sorunları olduğu belirtilen 32 yaşındaki Bekir Eraslan tarafından okul bahçesinde vurularak öldürülmüştü.
Kendisini tehdit eden Eraslan'a karşı koruma istemek için defalarca Marconiplein Karakolu'na başvuran Hümeyra'nın bu isteğinin, polis tarafından yeterince ciddiye alınmadığı ortaya çıkmıştı.
Olay Türkiye'de yaşansa ve bir polis, ölen Suriye'li için 'Bir Suriye'li daha eksildi' dese ne olurdu? Oradaki Türkler de işte oranın Suriye'lileri gibi olmuş. . Adamlar bunların cehaletinden, işledikleri suçlardan, ayılıklarından, pisliklerinden bıkıp usanmış durumda. .
E nolcaktı idam mı edeceklerdi? Karşim sen Suriyelileri nasıl görüyorsan onlarda seni öyle görüyor haklılar mı haklılar. Tamam bizim insanımız yinede oturmazsını kalkmasını bilir diyenin hesap Suriyeliler gibi olmaz ama onlar görüş açısı pek farklı değil işte. Yani çok şey yapmamak lazım
Altta yabancı ülkelere çalışmaya giden insanları ülkemizdeki Suriye'li mültecilere bir tutanlar var. "Suriye'liler batan gemiyi terk eden sıçanlar gibi kaçtı ama bizim insanımız çalışmaya gidiyor o ülkelere" diyecek oluyorum sonra aklıma Avrupa ülkelerinde çalışan gurbetçilerin görgüsüz tavırları, yaşadıkları ülkeyi sahiplenerek kendi ülkeleri ve yurttaşlarına tepeden baktıkları geliyor ve vazgeçiyorum. Hatta hak veriyorum. Cidden yani adam seni ülkesinde istemek hümanist olmak zorundamı? Ne yapacaktı adamın öz kendi devleti? Senin vatandaşın hakkında yaptığı olumsuz bir yorum yüzünden görevden alıp, hapse atıp anasından emdiği sütü burnundanmı getirecekti adamın. Madem ötekileştirildiğini düşünüyorsun durma o ülkede