Hızlı Wi-Fi'dan 100 Kat Daha Hızlı Teknoloji: Işık Hızında Yeni Nesil İnternet Li-Fi

Li-Fi. Bu terimi daha önce hiç duydunuz mu bilmiyoruz ancak, çok yakın bir gelecekte hep gündemimizde olacağı kesin bir teknolojinin adı oluyor. 

Li-Fi, İskoçya'daki Edinburgh Üniversitesi Mobil İletişim Profesörlerinden, Harald Haas tarafından geliştirilen yeni nesil kablosuz veri aktarım teknolojisi olarak tanımlanıyor. Bildiğimiz Wi-Fi hızının 100 katı hızında olan bir iletişim ağı çok yakında hayatlarımızda olacak gibi görünüyor. 

Biz de nedir bu Li-Fi dedik ve bir dosya hazırlamaya karar verdik.

1. Li-Fi'nin çalışma sistemi bildiğimiz radyo iletişim frekanslarından biraz farklı. Sıradan bir LED ampul bile çalışması için yeterli oluyor.

Öyle ki, bildiğimiz verileri radyo dalgaları yerine sıradan LED ampullere yerleştirilen yarıiletkenler'i kullanarak, ışıkla ileten bir bağlantı teknolojisi.

Kulağınıza çok tuhaf geliyor öyle değil mi? Öyle de olmalı. Çünkü kullandığı sıradan bir teknoloji olan LED ampulün parlaklığı. Böylece ortamdaki ışığın yoğunluğunu çok yüksek hızlarda arttırıp, azaltarak birbirine bağlı sistemlerde kendine has sinyaller oluşturuyor. Gönderici ve alıcı cihazlar tarafından bu sinyaller hızlıca çözülerek anlamlı veriler haline getiriyor.

2. Li-Fi, Wi-Fi'yi tahtından indirecek. Neden mi?

Hiç kalabalık bir ortama girdiğinizde, (avm, havalimanları, toplu taşıma araçları) mobil ya da taşıyıcı olarak kullandığınız internetin yavaşladığını fark etiniz mi? Eğer cevap evet ise, bu sorununuzu kökten değiştirecek bir teknoloji olan Li-Fi ile bir daha bu sorunları yaşamayacağız. 

Bu yavaşlamanın temel nedeni bulunduğunuz ortamda kullanılan radyo sinyalleri. Herkesin aynı anda internete girdiğini düşünürseniz iletmek istediğiniz sorgunun süresi uzuyor ve işkenceye dönüşüyor. Çoğunlukla, Google'da bir arama yapmak bile çileye dönüşebiliyor.

3. Li-Fi ise tamamen ışıktan yararlanacağı için arada bir iletken olmadan direkt ışıkla iletişim kurup size özel bir sinyal ağı yaratıyor.

Bu da  *224 gigabayt (224 GB) boyutundaki veriyi 1 saniyede aktarmanız anlamına geliyor. 

* 224 gb veri son yapılan testlerde elde edilen doneden baz alınarak yazılmıştır. En kötü haliyle bile saniyede 10 gb datayı transfer edebilirsiniz ki, bu bile Wi-Fi'ın yaptığının neredeyse 100 katı anlamına geliyor. 

4. Prof. Harald Haas aslında gözümüzün göremediği ama hayatımızda olan bir teknoloji geliştiriyor.

Profesör Haas, buluşunu şu sözlerle özetliyor. 'veri insan gözünün algılamadığı ışığın parlaklığında ve değişiminde ince aralıklarla şifrelenebilir. LED ampuller, dolasıyla Li-Fi, teknolojisi ışığı hızlı bir şekilde loşlaştırabilen veya kapatıp açabilen bir sürücü tarafından kontrol edilir olacak.'

Özet geçecek olursak, ışığın olmadı anlarda bu teknoloji devre dışı kalacak.

5. Akıllı evler, akıllı cihazların çeşitliliği artırılacak.

Mutfakta kullandığımız ısıtıcılar, fırınlar, kahve makineleri tamamen bu teknoloji üzerinden gönderilen komutlarla kontrol edilebilir hale gelecek. 

Google, Amazon gibi şirketler akıllı ev teknolojilerini şimdiden satışa çıkardı bile. Philips ise bu teknolojiye rahatlıkla entegre olabilecek Philips Hue ürünlerini daha da geliştiriyor. 

Apple'ın Siri'si, Microsoft'un Cortana'sı, Google'ın Ok Google'ı bu teknolojilerle aramızdaki yardımcılarımızın konumunda olacaklar. Evlerimizde olmasak bile kombiyi kapatıp, açabilir ya da eve varış saatimizi hesaplayarak kahve makinesinin çalışmasını sağlayabilir olacağız anlamına geliyor bir nevi. 

Ya da basit bir örnekle evimizin ışığını hangi renk ışıkla kaplamak istiyorsak o komutu Li-Fi ile çok daha hızlı iletebiliyor olacağız.

6. Hızlı olmasının yanında güvenliği de olacak.

Şöyle ki, Wi-Fi ağı bir takım Linux çekirdeğini kullanan işletim sistemleri tarafından radyo frekanslar dinlenerek kırılabilir. 

Li-Fi'yda ise böyle bir dert de olmayacak. Zira bu teknoloji, sadece veriyi kullandığınız bölgede toplayacağı için dağınık ve dinlenebilir frekans oluşturmayacağından kırılma gibi bir durum da söz konusu değil. En azından şimdilik böyle bir ihtimal yok demekte fayda var.

7. Li-Fi, IoT olarak bilinen Nesnelerin İnternernet'in de hızla gelişmesine yardımcı olacak en büyük faktörlerden birisi olabilir.

Nesnelerin İnternet'i (Internet of Things, kısaca IoT), fiziksel nesnelerin birbirleriyle veya daha büyük sistemlerle bağlantılı olduğu iletişim ağıdır.

Yani daha az iletişim ağı daha hızlı veri transferi. Li-Fi ise buna odaklandığı için teknolojinin gelişmesinde önemli rol oynayabilir.

8. Li-Fi'ın çok yakın bir tarihte hayatımıza girmesi söz konusu ancak. . .

Ancak, hava faktörleri, enerji durumunun önceden tahmin edilmesi, bilinmesi gibi Li-Fi'yı yavaşlatacak unsurların alternatifleri bulunması gerekiyor. 

Teknolojinin en kötü huyu içeriğin başında da söylediğimiz üzere 'tamamen ışıktan yararlanıyor olması' bu durumlar negatife dönünce iletişim ağı durmasa bile inanılmaz derecede yavaşlama gösterecek. 

Yine de öngörülen tarih 2018'de bu sektörün değerinin tam 6 milyar dolara ulaşacağı yönünde. Bu da son kullanıcı olan bizleri hayli memnun edecek gibi.

9. Prof. Haas ve ekibi bu teknolojiyi kullanabilen cihazların üretimine başlandığını duyurdu.

Ancak Li-Fi'yı tek test eden o ve ekibi değil. Çinli araştırmacılar da bir LED ampul ile çalışarak birçok dizüstünü çalıştırabilen Li-Fi prototipleri geliştirdiler.

(Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi) NASA, uzay seyahatinde Li-Fi’ın daha fazla ve potansiyel anlamda kullanımı üzerine çalışma yapma planlarını duyurdu.

10. Bitirirken ve özet.

İçerikte sizlere bahsedeceklerimiz ve verebileceğimiz örnekler şimdilik bu kadar. Ancak bir son değil.

  • Li-Fi, Onedio olarak bizim de yakından takip ettiğimiz bir teknoloji konumunda.

  • Li-Fi'ın açılımı 'Light Fidelity'

  • Teknoloji, pureLiFi adlı şirketin patentleri ile korunuyor. Telif hakkı tamamen şirkete ait. 

  • TV reklamlarında bahsedilen o meşhur 'ışık hızında internet' nihayet gerçeğe dönüşmek üzere. 

  • Uçuşların frekansı ile Li-Fi'yınki birbirine karışmayacağından uçaklarda uygulanan internet kullanma yasağı son bulabilir. 

  • Çok yakın bir gelecekte evlerimiz, iş yerlerimiz daha akıllı bir hal alacak. 

  • Şimdilik beklentilerin altında kalan internet hızımız çok yakın bir süreçte 1000 kata kadar daha hızlanacak. 

  • Kurumsal pazara 2018, son kullanıcıya ise 5 yıl içinde ulaşması bekleniyor. 

  • 20 yıl içinde ışık hücrelerindeki sinyal kullanarak veri ve data transferinin yanında uygulama iletişimleri de sağlanacak.

Popüler İçerikler

Icardi ve Wanda Nara'yı Ahlaksız Bulan Batuhan Karadeniz'e Eski Sevgilisinden Bomba Tesirli Karşılık
Cezaevinde 37 Kiloya Düşen Nihal Candan İçin Tahliye Kararı Verildi
Yeşilçam'ın Güzellik Abidesi Oyuncuları Genç Halleriyle Günümüzde Yaşasaydı Nasıl Görünürlerdi?
YORUMLAR
27.09.2016

Bize yine hüsrannnnnnnnnnnnnn

27.09.2016

Ttnet onada akk koyar aq.

27.09.2016

oncelikle yeni bir teknoloji degil senelerdir var olan bir sey. henuz ticari bir urune donusmemesinin nedenleri var tabi. bir yeniligi tanitirken avantajlari kadar dezavantajlarini ve zaaflarinida belirtmek gerekir. wifi gibi duvarlari gecemiyor, cihazlar surekli isik kaynaginin gorus alaninda olmak zorunda, araya bir engel girerse baglanti kopar. bu sebebden wifi gibi evinizin bir kosesine tek bir cihaz koyup kullanabilmek mumkun degil, evin butun aydinlatmalari, her kosesi bu sistemin vericileri ile dosenmeli ki, kurulumu hem maliyetli hemde zahmetli. artisi cok daha yuksek veri transferi ama buna uygun internetiniz yoksa yada bilgisayarlariniz arasida gercekden cok cok hizli baglanti gerektiren profesyonel isler yapmiyorsaniz ne maliyetine ne zahmetine deger. ancak gelecekte belki wifinin yetersiz kaldigi avm havaalani gibi yerlerde kullanilabilir.

TÜM YORUMLARI OKU (15)