Hipospadias anne karnında yani doğuştan oluşan bir durumdur. Oluşum sebebinin tam olarak neyden kaynaklandığı bilinmemekle birlikte genetik faktörlerin rol aldığı düşünülmektedir. Gebelik esnasında anne adayları bebeğinde bu durumun varlığından haberdar olabileceği gibi doğumun ardından basit bir muayene ile rahatlıkla teşhis konulabilmektedir. Peki, hipospadias nedir? Merak ettiğiniz bu sorunun cevabı haberimizde…
Halk arasında peygamber sünnetli ve doğuştan sünnetli olarak ifade edilen hipospadias, doğumsal bir bozukluk olarak bilinmektedir. Üretranın çıkış deliği penisin ucunda uygun biçimde konumlanmadığından bazı sorunlara neden olan hipospadias nedir? İşte tüm detaylar…
Yenidoğan erkek çocuklarında fark edilen bu durum, idrar deliğinin olması gereken kısmın altında olması olarak tanımlanır. Normal bir penisin idrar kanalı penis başının uç kısmında konumlanır. Ve çocuklar buradan yani penisin ucundan idrarını kolaylıkla yaparlar. Ancak hiposdias varlığında idrar kanalı penis ucunda yer alması gereken yerde oluşum göstermediğinden idrar kanalı penis ucuna yakın ya da testislerden geride olabilir. Halk arasında sıklıkla peygamber sünneti olarak tanımlanan bu durum neredeyse her 250 çocuktan birinde rastlanılan bir durumdur.
• İdrar kanalının penisin altında ya da daha geride olması
• İdrar kanalının bulunduğu noktadan dolayı çocuklar oturarak idrar yapabilirler
• Sünnet derisinin penis başının altında yer alması
• Penis başında yassılaşma ve ereksiyon durumunda penisin aşağı kıvrılması
Hipospadias tedavisinde cerrahi yöntemlerden yardım alınır. Ameliyat esnasında doktor
• Yeni bir üretra meydana getirir.
• Sünnet derisini yenide yapılandırır.
• Üretra açıklığını penisin ucunda konumlandırır.
• Penisin aşağı kıvrılmasına sebep olan yapının tedavisini sağlar.
Yapılan bu cerrahi müdahale ile penis, hem görünüm açısından hem de işlev açısından normalle döner. Ameliyat oldukça dikkat ve teknik gerektirdiğinden alanında uzman kişilerden yardım almak son derece önemlidir. Her yaşta tedavisi mümkün olmakla birlikte 6 ay ila 1,5 yaş arası çocuklara yapılmasının daha doğru olduğu düşünülmektedir. Çünkü bu dönemlerde ameliyat bölgesinin iyileşme süreci ve bakımı daha kolaydır. Tedavi daha sonraki yıllarda cinsel sorunlar yaşanmasının önüne geçmektedir.