Geçtiğimiz gün Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırı sonrasında akıllara seneler öncesinde yapılan saldırılar geldi. İlk defa tanık olmadığımız bu saldırılar canımızı sıksa da bundan esef duyuyoruz. 1950'lerden 2000'lere akıllarımıza kazınan, unutamadığımız saldırıları ve suikast girişimlerini sizler için derledik...
1 Mayıs'ta İsmet İnönü ve CHP milletvekillerinin çalışmalar yapmak ve temaslarda bulunmak amacıyla çıktıkları gezide Uşak'a uğradıkları gün çıkan arbedede Demokrat Partili kişiler ve Halk Partisi kafilesi birbirine girer. Çıkan arbedede İsmet İnönü'ye taşlı saldırı gerçekleşir. Saldırı sonrası sendeleyerek yere düşen ve başı kanayan İnönü'ye 3 gün sonra yani 4 Mayıs'ta çok daha kötü bir suikast girişiminde bulunulur.
4 Mayıs 1959 günü uçaktan inen ve arabayla İstanbul'a doğru hareket eden İsmet İnönü'nün, Topkapı civarında yolu kesilir. Akabinde, nereden geldikleri konusunda çok fazla söylenti olan, fotoğraflarda da gördüğünüz saldırgan ve eli sopalı kalabalık İnönü'nün arabasına çullanır. Hakaretler ve küfürler savuran saldırganlardan bazıları arabanın camlarını taşlar, bazıları da aracın kapıları açmaya çalışır. Soğukkanlılığını korumaya çalışan İnönü'yü, oradan geçen Süvari Binbaşı Turhan Bayraktar ve yanında bulunan kısıtlı sayıdaki asker kurtarır...
Tarih 13 Mayıs 1975. Yumruklu saldırının hedefindeki isim ise daha henüz başbakanlık koltuğuna oturan Süleyman Demirel. Üzerinde sahte yüzbaşı üniforması bulunan saldırgan Vural Önsel başbakanlık binası önünde Demirel'e yumruk attı. Önsel 1,5 yıl hapse mahkum edildi.
Başbakanlık binasından ayrıldıktan sonra açıklama yapan Demirel şunları söylemişti: ''Yara önemli değil, hadise çirkin!''
Bülent Ecevit Türk siyasetçileri arasında belki de en çok saldırıya ve suikast girişimine maruz kalan lider olabilir.
Ecevit'e 1975 yılında çeşitli yerlerde birçok siyasi saldırı düzenlendi. I. Milliyetçi Cephe hükümetinin kurulmasından bir süre sonra partisinin düzenlediği bir miting için Gerede'ye gelen Ecevit'in konvoyuna ilçe girişinde taşlı saldırıda bulunuldu ve yaralananlar oldu. Alana gelen Ecevit kürsüye çıkarak konuşmaya başladı, ancak taşlı sopalı saldırı burada da devam etti. Dönemin gazetelerinde, meydan çevresindeki binalardan ve bir caminin minaresinden kalabalığın üzerine ateş açıldığı ve silahlarını çeken Cumhuriyet Halk Partisi milletvekillerinin Ecevit'i meydandan uzaklaştırarak Hükümet Konağı'na getirdikleri yönünde haberlere yer verildi. Olaylarda 2 kişi açılan ateş sonucu, 40 kişi de bıçak, taş ve sopalarla yaralandı, 20 dükkân ise tahrip edildi.
1977'de İzmir Çiğli’de seçim çalışmalarını yürütürken, seçim otobüsüne binmekteyken Ecevit'e arkadan ateş açılmış, kurşun Ecevit’i sıyırarak Mehmet İsvan’a saplanmıştır. 29 Mayıs 1977’de yapılan saldırıda kullanılan silah, Türkiye’de sadece 3 adet bulunan ve özelliği zehirli kurşun atması olan Tengas marka silahtır. Saldırının sebebinin Kanada’da yapılan bir NATO toplantısında, Ecevit’in tehditkar tavırlar sergilemesi olduğu söylenmektedir...
18 Haziran 1988’de Anavatan Partisi 2. Olağan Kongresi sırasında Özal’a, adını fanatizm nedeniyle değiştiren ve sonradan kimliği Kartal Demirağ olarak belirlenen kişi ateş açtı. Demirağ’ın tabancasından çıkan kurşunla parmağından yaralanan Özal saldırıdan sonra konuşmasına devam ederken, aynı gün tekrar oybirliğiyle genel başkanlığa seçildi.
23 Kasım 1996'da Mesut Yılmaz'ın ANAP lideri olduğu dönemde Budapeşte'de yumruklu saldırıya uğradı ancak saldırgan yakalanamadı. Saldırının nedeni konusunda ise pek çok teori ortaya atılırken olay hala açıklığa kavuşmuş değil...
Kapatılan DTP'nin gelen başkanı Ahmet Türk, Samsun'daki Bulanık olayları davası sonrası yumruklu saldırıya uğramıştı. Saldırı sonrası Ahmet Türk'ün burnu kırılmış, alnında ise yarık oluşmuştu.
Şırnak'ta jandarmaya ait sivil minibüse yapılan silahlı saldırıda ağır yaralanan ve GATA'ya tedavi için getirildiğinde şehit olan Jandarma Kıdemli Yüzbaşı Levent Çetinkaya'nın Kayseri'deki cenaze törenine katılan Bakan Yıldız, bir kişinin yumruklu saldırısına uğradı.
Saldırganın beden eğitimi öğretmeni ve adının Şahin Şimşek olduğu söylendi. Emniyet güçleri olayla ilgili olarak saldırganı ve 3 kişiyi gözaltına aldı.
Türk siyasi hayatındaki en acı yumruk olayı ise TBMM'de yaşandı. 31 Ocak 2001 günü, iç tüzük görüşmeleri sırasında çıkan kavgada DYP Şanlıurfa milletvekili Fevzi Şıhanlıoğlu yüzüne aldığı bir yumruktan sonra, kalp krizi geçirdi ve hayatını kaybetti. Olayla ilgili MHP İçel milletvekili Cahit Tekelioğlu yargılandı. 3 yıl hapse mahkum oldu ve 13 ay cezaevinde yattı.