İstanbul’daki Heybeliada Sanatoryumu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsisi, açılan dava sonucu iptal edildi.
İstanbul’daki Heybeliada Sanatoryumu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsisi, açılan dava sonucu iptal edildi.
İstanbul Tabip Odası (İTO), TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, İstanbul Barosu ve Türk Toraks Derneği’ni açtığı ortak davayla İstanbul’daki Heybeliada Sanatoryumu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsisi iptal edildi.
2020’nin Eylül ayında Heybeliada Sanatoryumu binasının da içinde bulunduğu arazinin Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsis edildiği açığa çıkmıştı. Birçok kurum, bu tahsis işleminin “Kamu yararına ve hukuka aykırı olduğu belirterek” iptali için dava açmıştı.
Açılan davada; “Heybeliada Sanatoryumu binasının da içinde bulunduğu mülkiyeti Hazineye ait İstanbul İli, Adalar İlçesi, Heybeliada Mahallesi, 3 pafta, 105 ada ve 1 parsel sayılı taşınmazın eğitim merkezi olarak kullanılmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığı'na tahsisine ilişkin işlemin yürütmesinin durdurulması ve iptali” talep edilmişti.
BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göre, İstanbul 14’üncü İdare Mahkemesi de 14 Haziran tarihinde tahsisin iptaline karar verdi. Mahkemenin oy birliği ile aldığı kararda şu ifadeler yer aldı:
“…Mahkememizin 22.04.2021 ve 08.07.2021 tarihli ara kararlarıyla davalı idareden ‘uyuşmazlığa konu taşınmazın Sağlık Bakanlığı'na olan tahsisinin kaldırılarak, eğitim merkezi olarak kullanılmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığı'na tahsis edilmesine ilişkin işlem tesis edilmeden önce Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan görüş alınıp alınmadığı, görüş alınmış ise Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca uygun görüş verilip verilmediği sorularak, buna ilişkin tüm bilgi ve belgelerin onaylı ve okunaklı bir örneğinin gönderilmesinin’ istenildiği, davalı idarece ara kararı gereği olarak dava dosyasına ibraz edilen 05.08.2021 tarih ve E-1434289 sayılı Anadolu Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı yazısında ‘söz konusu tahsis işleminde önce Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan görüş alınıp alınmadığına dair bilgi veya belgenin idare dosyasında bulunamadığının’ belirtildiği, dolayısıyla dava konusu tahsis işleminden önce ilgili Bakanlık'tan izin veya görüş alınmadığı anlaşıldığından, ilgili Bakanlık'tan izin alınmaksızın söz konusu taşınmazın eğitim merkezi olarak kullanılmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığı'na tahsis edilmesine ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”
İstanbul Tabip Odası'ndan yapılan açıklamada ise 'Heybeliada Sanatoryum binasının sağlık amaçlı olarak yeniden işlevlendirilmesi ve kamu yararına uygun şekilde kullanılması için mücadele etmeye devam edeceğiz' denildi.
Diyanet-İmam-Hatip-Cemaat derken kanını emdiler canını okudular memleketin.Ne oldu daha adaletli daha az suç işlenen daha kalkınmış daha ahlaklı bir ülke mi olduk bu dindarlaştırma çabalarının sonunda yoksa tam aksi mi oldu !
Siyasi bir gözlemimi paylaşmak istiyorum. Biraz benim gibi ihtiyarlamış olanlar bilirler AKP iktidarı öncesi TSK'nın yönetimde biraz daha söz sahibi olduğu dönemlerde tıpkı Heybeliada Sanatoryumu gibi, Beyoğlu'ndaki tarihi bira fabrikası gibi değerli binalar, araziler TSK'ya verilirdi. Şimdilerde bu kıymetli yerlerin Diyanet'e verilmeye başlanmasıyla aslında Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet ideolojisi anlamında evrimine tanık oluyoruz. Gelecek dönmelerde yürütme erkini elinde bulunduracakların bu tip değerli bina ve arazileri hangi kurumlara verdiğine bakarak önceliklerini anlayabiliriz diye düşünüyorum. Benim gönlüm geçen bunun gibi kıymetli yerlerin MEB, YÖK, Kültür Bakanlığı gibi eğitimle ve sanatla ilgili kurumlara verilmesinden yana.
İmam hatip klisesi mi yapacakti yoğusam 🤔