Dünya'nın yaşadığı iki büyük savaşın da başrolünde bulunan Almanya, Birinci Dünya Savaşı (1914-1918) sonrasında büyük bir borç ve savaş tazminatı yüküyle baş başa kalmıştı.
Hükümet borç ödemeleri ve döviz alımı için mark basmaya başladı.
Emisyon arttıkça Alman markı da değerini hızla kaybediyordu. Fakat kriz asıl Almanya 1923 yılında borç geri ödemelerini yapamayınca yaşandı.
1923 yılının Ekim ayında Almanya'da enflasyon ayda yüzde 29.500'e kadar çıkmıştı ve fiyatlar her üç-dört günde bir ikiye katlanıyordu. O yıl Ocak ayında 250 mark olan bir somun ekmek, Kasım ayında 200 milyon marka satılıyordu. İnsanlar maaşlarını bavullarla alıyordu.
Bu döneme ilişkin bazı hikayeler hâlâ anlatılır. Mesela maaşını eve götüren bir adamın bavulu çalınmış, ama hırsız içindeki parayı boşaltıp bavulu götürmüştü. Ya da bir adam bir çift kundura almak için Berlin'e gider ama Berlin'e vardığında elindeki para ancak bir kahve ve dönüş bileti almasına yetmişti.
Yılın sonunda hükümet tarım arazileri ile desteklenen yeni bir para birimi sürdü. Bu yolla fiyatlar istikrar kazandı ve daha sonra Almanya'nın alacaklıları savaş tazminatlarını yeniden yapılandırmayı kabul ettiler.
şimdi biz aynı durumu yaşıyoruz ama tek fark savaştan çıkmamış olmamız.