Ne yalan söyleyelim bu davranışlara biz de gıcık oluyoruz...😅
Ne yalan söyleyelim bu davranışlara biz de gıcık oluyoruz...😅
Kimse bulaşıkları yıkamayı sevmez. Utah Üniversitesi'nde aile ve tüketici araştırmaları yapan Dan Carlson'a göre, yemek pişirmek ve ütü yapmak gibi diğer ev işlerine nazaran bulaşıkları yıkamak daha can sıkıcı ve az sevilen bir iş. Bu yüzden de insanların en çok ötelediği ve yapmadığı şey de bulaşık yıkamak. Sadece bunu yapmak zorunda kalmamak için tabakta yemek bırakmayanlar bile oluyor.
Bunun bir diğer açıklaması ise şöyle: Et, tavuk, peynir ve yumurta gibi gıdaları tükettiğimizde vücudumuz serotonin salgılıyor ve beynimiz bize dinlenmemiz gerektiği sinyalini veriyor. Yemek yedikten sonra da bu nedenden dolayı kimse yediklerini yıkamak istemiyor.
Olması gerekenin üstünde bahşiş bırakan insanları yargılamadan önce bir daha düşünün. Bunun altında ciddi psikolojik nedenler yatıyor olabilir. Gösteriş yapmak, aslında bazı insanların kendilerinin bile farkında olmadığı korkularını bastırmak için geliştirdikleri bir savunma mekanizmasıdır. Kendi üstünlüklerini göstermeye çalışan insanlar yani parasıyla gösteriş yapan kişiler, çocukluk dönemlerinde ailelerinden yeterince ilgi ve sevgi görmemiş olabilirler.
İsteseniz de istemeseniz de etrafınızda insanlar varken telefonla konuşmak, karşınızdakilerin sizin konuşmalarınıza şahit olmasına neden olur. Bir nedenden dolayı, başkalarının telefon konuşmalarını dinlemek bizi irite edebilir. Bir teoriye göre ise başkasının telefon konuşmalarını dinlerken beynimiz 'diyalog moduna' geçer ve bir sonraki cümleyi tahmin etmeye çalışır. Bütün konuşmayı duymadığımız için de nihayetinde kendimizi rahatsız hissederiz.
Peki insanlar neden kalabalık yerlerde telefonla konuşmayı severler? Biriyle konuşurken duygularımızı paylaştığımız için dopamin salgılarız ve aslında bu kendimizi ödüllendirmenin bir yoludur.
En çok rahatsızlık veren tarafı mesajı gönderen açısından değil de mesajı alan kişide gerçekleşir çünkü bazen defalarca ne dendiğini anlamak için dinleriz. Tonlama yapabilme açısından çok daha iyi bir yol olan sesli mesajların birçok insanı rahatsız etmesinin nedeni, özellikle de milenyum kuşağının telefon ile konuşmayı sevmemesinden kaynaklı.
İnsanların 'özel alanı' olabileceği düşüncesi maalesef ki birçok insan için bilinmeyen bir durum. Bundan dolayı konuşurken fazla yakın duran hatta daha da kötüsü dokunan insanlar olabiliyor. Nörologlar, bunun nedeninin beyinde yer alan 'amigdal' bölgesinin tetiklenmesinden kaynakladığını düşünüyorlar. Antropologlar ise 'özel alan' durumun insandan insana değiştiğine vurgu yapıyorlar. Değişmeyen tek şey ise bu alana müdahale etmeni her zaman olumsuz karşılanıyor olması. Araştırmacılara göre, insanlarla konuşurken aranıza koymanız gereken ideal mesafe ise: 92-182 cm arası.
Uçak, tren ya da otobüs fark etmez, araç durduğu anda ayağa kalkıp eşyalarını toparlamaya çalışan çok fazla insan görmüşüzdür değil mi? Bu davranışın altında yatan birçok farklı neden var. Bunlardan ilki, kimsenin sıra beklemeyi sevmemesi ve bu yüzden de acele etmesi. Bir diğeri ise bilinçaltınızda yatan rekabet duygusundan kaynaklanıyor. 'Herkes hazır ama ben neden değilim?' sorusu sizi tetikler. Ve son olarak, klostrofobisi olmayan bir insan bile kapalı bir alanda kalmak istemez.
İnsanlar farkında olmasalar da bir şeyler yaparken genellikle bacaklarını sallar, parmaklarını masaya vurur ya da ellerine bir kalem alıp onunla oyalanır ve bu durum bir çok insanı rahatsız etmek için yeter de artar bile. Ama bu insanlara sinirlenmeden önce, bunu aslında kendilerini rahatlatmak için yaptıklarını da göz önünde bulundurmayı unutmayın. Buna rağmen hala bu şeylerden rahatsız oluyorsanız, 'misofonya' rahatsızlığına bir göz atın deriz.
Yapılan bir araştırmaya göre insanların %97'si bunu yapıyor. Ama sadece çok azı bunu herhangi bir niyet barındırarak yapıyor. Elbette birinin sizin özel konuşmalarını okuması hoş bir durum olmasa da, insanlar bazen gözü daldığı için bazen de sıkıldıkları için bu davranışı yapıyorlar.
Almanya'da ünlü bir psikolog olan Marc Wittmann'a göre bu irite olma durumunun nedeni bilinçsizce acelemiz olmasa bile yolda ne kadar çok zaman harcadığımızı düşünmemizden kaynaklanıyor.
New York'da bir fizyoterapist olan Scott Weiss'in 'The Thirsty'e verdiği röportajda söylediklerine göre, bu durumun aslında sabah kalktığımızda yaptığımız gerinme hareketinden bir farkı yok. Ama yine de yalnızken yapsanız çok daha iyi olur!
Özellikle de toplu taşıma araçlarında ya da kamusal alanlarda buram buram gelen parfüm kokusu aslında hepimiz için rahatsız edici bir durum. 'Madem öyle, insanlar neden bu duruma dikkat etmiyorlar' diye soracak olursanız, İsrailli bilim insanların yaptıkları araştırmalara göre depresiflik oranınız arttıkça parfüm sıkma oranınız da doğru orantılı bir şekilde arttığını söyleyebiliriz.
Peki sizin nedenini asla anlayamadığınız halde insanların sürekli yaptığı davranışlar neler? Yorumlarda buluşalım...
9 numara benim canımı çok sıkar çünkü ben sahilde gezmeye çıkmış olsam bile hızlı yürürüm
Sayın editör, 7. kısım açıklamasında geçmekte olan “misfonya” kelimesinin doğru yazımı “misofonya” olmalıdır. Şimdiden yorumumu değerdireceğinizi ve düzelteceğinizi düşünerekten ve sunduğunuz bilgilerle toplum bilincine katkıda bulunduğunuz için teşekkür ederim.
Beni sevmeyen birini sevmek