Aşıya dair tüm olumlu bilgilere, kurtarılan milyonlarca hayata rağmen yaşadığımız yüzyılda pek çok tartışma ortaya çıkmıştır. Dini, kültürel, bölgesel pek çok nedeni olsa da en alevli tartışmalar 1998 yılında, İngiliz gastroenteroloji uzmanı Dr. Andrew Wakefield’le başlıyor. Dünyanın önde gelen tıp dergilerinden biri olan Lancet’te yayınlanan makalesine göre, kızamık-kızamıkçık-kabakulak aşılarını içeren karma aşı ile otizm arasında bir bağlantı bulunuyor. Aşıda bulunan canlı virüs barsak mukozasınının geçirgenliğini artırıyor ve kana, oradan da beyine geçerek otizme neden oluyor. Bu iddiaların dayanağı ise klinik çalışmada yer alan on iki çocukta aşılama sonrası otizm bulgularına rastlanması… Tıp dünyası ve sağlık örgütleri, aşılanan elli bin çocuk içerisinde on iki rakamının çok küçük olduğu kararına varıyor ancak konu sansasyona açık olduğu için bu makale hızla yayılıyor. 2004 yılında, etik birtakım sorunlar nedeniyle bu makale yayından çekilse de bulaşıcı olan hastalıkların ölümcül olmadığı, aşılanma nedeniyle çocuklukta otizm oranının arttığı, ilaç firmalarının aşı üzerinden nemalandığı ve olası yan etkilerin ölümlere neden olduğu iddiaları hiçbir zaman gündemden düşmedi.
Ben düz mantıklı bir insanım. Direk doktora sordum. Çocuğumuz daha 3 aylık. Geçen ay aşı yaptırmaya gittiğimde hemşire ve doktorlar ile konuştuk. Ülkemize gelen mültecilerden sonra daha da önem kazandığını anlattı. "Türkiye'de yıllardan beri yürütülen bir aşı kampanyası var. İyi veya kötü bir şekilde çocuklar düzenli şekilde aşılandığı için çiçek hastalığının kökü kazınmıştı, keza çocuk felci, boğmaca vs artık çok az görülüyordu. Ne zamanki mülteciler gelmeye başladı, sıkıntılar yeniden başladı. Bu insanlar uzun süredir toplu halde yaşadığı ve sağlık hizmeti alamadığı için hastalığın çoğalmasını kolaylaştırdı " şeklinde arttırdı. Kısaca aşı için doktora güvenmeyen, burnu aktığında koşa koşa doktora gitmesin. Soksun turpu burnuna otursun evinde
"benim cocugum benim kararim" diye bir sey yok. baskalarinin yasamina tehdit olusturdugun noktada kisisel ozgurlukler biter. bu hastaliklarin bugun olumcul olmayislarinin nedeni toplumun buyuk kismi asili oldugu icin yayilmaya alan bulamamalari. toplumun bir kismi asisiz oldugunda tikabasa kalabalik sehirlerde, okullarda bu hastaliklar hizla yayilma imkanini bulacaktir. sen cocugunla bu kumari oynamaya goze alabilirsin ama o hastalik yayildiginda alerjiden yada saglik problemlerinden oturu asi olamayan cocuklarinda yasamini riske atmis olursun. senin cehaletinin, dar kafaliliginin ne senin nede baskasinin cocugunun yasamina mal olmasi kabul edilemez.
asi oncesi devirden bir kac hatirlatma yapmakda fayda var. kara veba avrupa nufusunun 3de 1ini yok etmisti. milyonlarca insanin oldugu dunya savaslari dahil tarihde kayda gecmis dunya nufusunun azaldigi tek hadise budur. keza 1918de ispanyon gribi (kus gribinin atasi olur) birinci dunya savasinda olen insandan daha fazlasini 50milyon kisiyi oldurmustu. ayni sekilde kara cicek avrupali gocmenlerle amerika kitasina girdiginde tek basina kita nufusunun %90 nini yok etti. butun bir koyun, koca koca sehirlerin bir kac gunde yok oldugu hadiseler var. bugun kara cicegi bilmiyorsak bu yogun asi kampanyalariyla soyu tuketildigi icindir. gunumuzde asi yaptirmayanlara bir sey olmamasi nufusun cogunlugunun asili olmasi sayesinde. asi yaptirmasalarda asi hastaligin yayilmasini engelliyerek hayatlarini korumaya devam ediyor. bir sekilde amaclarina ulasip nufusun 3de 1e asi yaptirmasinlar bakalim ne olacak, cocuklari gozleri onunde olurken yada felc kalirken neler hissedecekler.