Türkiye’de her yıl, derinliği bilinmeyen sığ sulara balıklama atlayan en az 500 kişinin kaza geçirdiği, 150'sinin ise felç olduğu belirtildi.
Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) Başkanı Ramazan Baş'da 19 yaşında sığ suya balıklama atlarken felç kalan engellilerden sadece birisi. Özellikle 16-25 yaş arası gençlerin suya atlarken boyun kırılması sonucu felç kaldığını belirten Baş, derinliği bilinmeyen yerlerde dikkat edilmesini istiyor.
Yaz mevsiminde serinlemek için denize girenleri uyaran TOFD Başkanı Ramazan Baş, yaşanan kazalara dikkat çekti. Kaza geçirdiğinde 19 yaşında olduğunu belirten Baş, “1983 yılında Kumburgaz’da sığ suya balıklama atlama sonucu boyun omurlarımdan biri kırıldı ve felç oldum. O günden bu güne tekerlekli sandalye bağımlısı olarak yaşıyorum. Derneğimizde en önemli ve ilk hedefimiz, başkalarının da kaza geçirip yaşamını yitirmesini ve felç olmasını engellemek. 1998 yılından beri bu konuda birçok çalışma yaptık. İlkokuldan üniversiteye kadar eğitim vermeye çalıştık. Medyada hazırladığımız tanıtım filmleri ve billboardlarda toplumsal bilinç oluşturmaya çalıştık. Çünkü bir omurilik felçlisinin ne yazık ki hala dünyada tedavisi yok. Devletin bu konuda mutlaka bir şeyler yapması lazım. Milli Eğitim Bakanlığı bütün okullarda müfredatlarına koyup çeşitli kazaların önlenmesiyle ilgili bilgi yayması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı’nın önlemler alması gerekiyor. Belediyelerin sahil şeritlerine uyarı levhaları koyması gerekiyor. Ama Türkiye’de bunların hiç biri yok şu anda. Omurilik felçlisinin topluma maliyeti milyonlarca dolar. Her yıl 500 kişi sadece sığ sulara balıklama atlayıp kaza geçiriyor ve bunun yüzde 30’u felçle sonuçlanıyor. Diğer kazaları düşündüğümüzde ortalama 2 bin 500 kişi her yıl felç oluyor kazalarda. Manevi anlamda zaten telafisi mümkün değil.” diye konuştu.
KAZALARI ÖNLEMEK TABELA ASMAK KADAR KOLAY
Deniz kazalarını tabela asarak önlemenin mümkün olduğunu ifade eden Baş, şöyle devam etti: “Kazaları önlemek tabela asmak kadar, bilgi yaymak kadar kolay. En etkili ve ucuz yol toplumsal bilinci yaygınlaştırmak. Metrobüslerde bilgi yaymaya çalışıyoruz. İlgi çekti ama ne olur başıma gelmez diye düşünmeyin. İşte onlardan biri benim. Kaza geçirdiğimde 19 yaşımdaydım. Genelde 16-25 yaş arası gençlerin başına geliyor. Tabi ki yaşam bitmiyor ama ona göre tasarlanıyor. Sağlık, eğitim sorunlarıyla beraber yaşamayı öğreniyorsunuz. Sonra hayat böyle geçiyor işte. Onun için herkes tedbirini alsın, kurallara uysun. Sağlıklı mutlu bir şekilde engelsiz bir hayatı yaşasın.”
Lise diplomasını aldıktan sonra arkadaşlarıyla Heybeli Ada’ya eğlenmeye giden Bahattin Hekimoğlu (25), 8 yıldır tekerlekli sandalyede yaşamını sürdürüyor. Kendi hikayesini anlatırken gençlere dikkatli olmalarını söyleyen Hekimoğlu, “Heybeli Ada’da sığ suya balıklama atlama sonucu felç oldum. Daha önceden biliyordum aslında oranın ne kadar derin olup olmadığını. Önümdeki kadına çarpmamak için zıplayarak atladım ve boynum kırıldı. Atladığımız yer 1,5 metre falandı. Uyarı levhası falan hiçbir şey yoktu. Kaza geçirdiğimde ilk 2 yıl psikolojik bunalıma girdim. Evden dışarı çıkamıyor, kendimi hapsediyordum. Beşinci kattaki evimize babamın sırtında inip çıktım. Bunları aştığıma inanıyorum ve şimdi burada yaşamanın peşindeyim. Derinliğini bilmediğiniz ve özellikle 2 metreden az sığ sulara balıklama atlamamalarını öneriyorum.” şeklinde konuştu.
CİHAN