Her Siyasi Tartışmada Duyduğumuz ''Sağ-Sol'' Kavramlarının Ortaya Çıkış Hikayesi!

''Sağcı'' veya ''Solcu'' uzun zamandan beri insanların siyasi görüşlerini sınıflandırmak için kullanılan iki kavram. Yaşamımızın günlük seyrinde birçok sefer duyduğumuz veya okuduğumuz bu sıfatlar, nereden ve nasıl ortaya çıktı, bunu hiç merak ettiniz mi?

Türkiye'de sağ ideoloji dendiğinde akla dinine bağlı, milliyetçi ve muhafazakar insanlar gelmektedir.

Sağ ve sol kavramları 1960'tan sonra sıklıkla kullanılmaya ve içerisi doldurulmaya başlanmıştır. Nitekim bu tarihten sonra faaliyete geçen Adalet Partisi'nin 1980'e kadar sağın en güçlü temsilcisi olduğunu söylemek mümkün.

Peki CHP nasıl sol ideoloji ile bütünleşti? Aslında parti ilk kurulduğu yıllarda Atatürk yönetimindeyken bu ideolojilerin ön planda olmadığı görülüyor.

Aslında CHP'nin solcu olarak tanımlanması cumhuriyetçi oluşuyla alakalıdır ve çoğunlukla 1960'lardan sonra yaygınlaşmış ve 1970'lerde zirve dönemine varmıştır. Ne demek istediğimiz yazının sonuna geldiğinizde daha iyi anlaşılacaktır.

Modern tarihin birçok unsurunu Fransız İhtilali'ne bağlayıp işin içinden sıyrılıyoruz gibi görünse de evet gerçekten sağ-sol meselesi de bu ihtilale dayanıyor.

Fransa'da 1789'da ihtilalden evvel toplanan ve sonrasında da varlığını devam ettiren bir ana meclis vardı. Doğal olarak mecliste farklı kesimlerden ve ideolojilerden üyeler mevcuttu. Cumhuriyetçiler, radikaller, monarşi taraftarları, meşrutiyetçiler, muhafazakarlar, çiftçiler, din adamları, soylular vesaire.

Bu meclis 30 Eylül 1791'de, yeni bir anayasa yaptıktan sonra kendisini Yasama Meclisi (Assamblée Législative) ilan etti ve yönetimi fiilen ele aldı.

Devrik kral XVI. Louis ve eşi Marie Antoinette henüz gözetim altındaydılar. Mecliste farklı gruplaşmalar oluşmuştu. Jacobin diye anılan grup gerçekten dikkat çekiciydi. Radikal görüşleri vardı ve az sonra yönetimi ele aldıklarında kral ve eşini yargılayıp giyotinle idam edeceklerdir.

İşte meşhur sağ sol kavramı da Fransa'nın bu meclisinde, benzer ideolojiye sahip vekillerin oturma şeklinden ortaya çıktı.

Şöyle ki meşrutiyetçiler yani kralın yerinde kalmasını fakat bir meclisle yönetimi paylaşmasını savunanlar sağ tarafta oturuyorlardı. Muhafazakarlardı ve radikal değişim taraftarı değillerdi.

Solda ise cumhuriyet taraftarı ihtilalciler vardı. Bunların özelliği, grup olarak ortak bir karar alıp onun etrafında birleşebilme marifetleriydi. Kralın tarihe karışmasını arzuluyorlar ve cumhuriyetin ilanını istiyorlardı.

Fransız Devrimi sırasında bu şekilde sınırları çizilen sağcılık ve solculuk kavramları ilerleyen yıllarda gelişim gösterdiler.

19. asır boyunca özellikle Avrupa'da bu fikirleri benimseyip geliştiren birçok düşünür, bilim insanı ve siyasetçi ortaya çıktı.

İhtilalin ideolojisinin Türkiye'ye tesiri ise hem geç hem de yavaş bir süreç olarak kendini gösterdi.

Ülkelerin birbirine uzaklığı ve dönemin iletişim eksikliği sebebiyle Fransız ve Türk insanı birbiriyle kolaylıkla yakınlık kuramadı. Aynı zamanda Osmanlı'da, Fransa'daki gibi ahali arasında çok büyük ayrımlar görülmüyordu. Toplum içerisinde zenginlik hoş karşılanan ve gıpta edilen bir şey değildi. İnsanlar daha çok paylaşmayı tavsiye ediyor, zengin birisi ancak parasının büyük kısmını fakirlere yardım ve hayır işleri için kullanırsa toplum tarafından takdir ediliyordu.

Türkiye'de 19. asrın sonlarında ilk örnekleri görülmeye başlanan sağ-sol ideoloji ancak 20. yüzyıl ortalarında yaygınlaşacaktı.

1945'e kadar tek partinin varlığı ideolojik olarak ayrılıp kutuplaşmayı yavaşlattı. 1950 sonrasında hız kazanan sağ-sol saflaşması 60'lar boyunca büyüme sürecini geçirdi ve 1970-80 arasında doyum noktasına ulaştı. 70'ler boyunca Türkiye, bu iki ideolojinin savaşıyla birçok vatandaşının ölümüne şahit oldu. Aslında ülke için en iyi olacak şey her iki siyasi görüşün de birbirini dinleyerek millet menfaati için ortak çıkarlarda buluşması ve karşılıklı ilişkilerle eksik yönlerini tamamlamasıdır.

Popüler İçerikler

Avukatı Doğruladı: Tutukluluğunun Devam Etmesini Kaldıramayan Dilan Polat İntihara Kalkıştı!
Bozdoğan Kemeri'ndeki Polis Barikatına Sosyal Medyadan Gelen İlk Tepkiler
Ünlü Restorandaki Bir Buçuk Porsiyon Adana Kebabının Hesap Tutarı Dudak Uçuklattı
YORUMLAR
02.07.2018

sağ zengindir sol fakir, sağ çıkardır sol özgürlük, Sağ torpildir sol fukaralık. Sağ ranttır sol eşit, sağ içi boş muhafazakarlığa sol bilim, sanat ve devrime önem verir. Şiir, türkü soldur, arabesk fantezi sağ, Sağ her zaman kazanan sol her zaman kaybedendir.

02.07.2018

Ne yazık ki günümüz solculuğu kürtçülüğü,sağcılığı ise yobazlık derecesinde islamı savunuyor biz laik milliyetçiler ise ortada kaldık.

02.07.2018

Aslında bizim sağcılıktan solculuktan laiklikten milliyetçilikten daha iyi bir ideolojimiz var.Hemde yerli ve milli.Ona sahip çıksak onun gösterdiği yolda yürüsek hiçbir sorunumuz kalmayacak.Sanırım bahsettiğim ideolojiyi tahmin edersin...

02.07.2018

Dünya'yı sağcı hükümetler yönetiyor. Bu yüzden 1 Milyar insan aç bu yüzden insan emeğinin sömürüsü üzerine kurulu bir düzen var . Bizim ülkenin dincisine sağcısına milliyetçisine göre Kuran'ı kerim'de yazılanları yapmak yani hak yememek hoş görülü davranmak herkesin düşüncesine saygı göstermek fikir olarak islami ama uygulamaya çalışmak ateist komünist solcu olmak anlamına geliyor. Yani papağan gibi iyi hak olanı söylersen sağcı ama bunu uygulamaya koymaya çalışırsan solcu olursun. Ayrıca Türkiye'yi hiç bir zaman solcular yönetmemiştir. Cumhuriyet tarihi sağcıların iktidarı ile geçmiştir. O yüzden köy enstitüleri kapatıldı , uçak fabrikaları traktör fabrikasına çevrildi. Vizyonlu asıl milliyetçiler sağcılardan çıkmaz.

02.07.2018

Milliyetçilik Türk ırkını 9mm'lik ile korumakla olmuyor. Türkçe dil kuralı hatası yapmayan milliyetçi görmedim daha. MHPliler boz kurdun neyi simgelediğini bilmiyor , dinciler de Fatiha suresinin ne dediğini bilmiyor. Ama en çok onlar milliyetçi , en çok onlar müslümandır. Yersen.

TÜM YORUMLARI OKU (29)