Her Şeyi Geride Bırakıp Gidilen Bir Dünya Seyahati Hikayesi (Gidemediler)

Bütün malını mülkünü satıp yollara düşen, el ele dünyayı dolaşan, günlerini instagram’dan bize aktaran, ölesiye imrendiren çiftlerden ne farkımız vardı ki?

Nazife dedim, bizim neyimiz eksik? Neyden neyimiz eksik dedi haliyle konuyu hiç bilmediği için. Saatlerdir imrendiren hayatlarını okuyup, fotoğraflarına baktığım 27 ve 23 yaşındaki Hollandalı çiftin internet sitesinden kafamı kaldırıp, şu dünyayı dolaşan çiftlerden bahsediyorum, bizim neyimiz eksik? ne demek istediğimi hala anlamamış olacak ki Nazife, neyden neyimiz eksik yahu? diye üsteledi. Kafamı tekrar bilgisayara gömüp, fade out efekti verdiğim sesimle dünyayı dolaşmak diyorum ya, her şeyi geride bırakmak falan… dedim. Nazife cevap vermedi, efekt boşa gitti diye düşünüp biraz hüzünlendim.

Nazife’nin “hadi yatağa gelmiyor musun?” diye bağıran sesinin odayı dolduran yankısıyla kendime geldim, gözlerim küçülmüş, yanmaya başlamış, belim ağrımış, boynum tutulmuştu. Hollandalı çiftin tüm hayatına vakıf olmuş şekilde bilgisayarın kapağını indirdim. Tuvalete doğru giderken, çadırdan çıkıp Samanyolu galaksisinin eşsiz görüntüsü altında açık havada bir ağacın altına işemeye gittiğimi düşündüm. Yüzüme vuran rüzgarı hissettiğime yemin edebilirim. Sanırım arka camı kapatmayı unutmuş Nazife diye düşündüm, tam bunu düşünürken, Nazife’nin camı kapatmayı unutma, geçen unutmuşsun götümüz başımız ayrı oynadı bütün gün dediğini işittim. Daha bir cam açık bile uyumayı beceremezken Yellowstone milli parkı’nda kamp kurduğumuzda ne yapacağız biz diye düşündüm. Sanki her şey hazırdı, iki gün sonra yola çıkıyorduk ve ben detaylar üzerinde kafa yoruyordum. Hadiii diye bağırdı Nazife, tamam dur be bir tuvalete gidelim dedim. Her işini en sona bırakmaya bayılıyorsun, bari ışığı kapat ben uyuyacağım dedi. İçimden iyi iyi dedim, o uyusun da ben de bir dünya seyahati programı çıkarayım diye düşündüm, Nazife’nin altıncı hissi kuvvetlidir, çabuk gel, daha ayaklarımı ısıtacaksın dedi. Bu kız Yellowstone’da kesin donar, ama bi çaresine bakacağız diye düşündüm.

Ertesi gün iş yerinde arkadaşlara Hollandalı çiftin hayatını anlata anlata bitiremedim, biz niye gidemiyoruz abi? diye soru eklemleyerek küçük bir anket çalışması yapmaya gayret ettim. Çoğunluk parayı ve zamanı mazeret olarak gösterirken, bir kısım “en güzeli aslında” diyerek tamamen boş boş yorumda bulundular. Varımızı yoğumuzu satacağız, ev, araba, bankada para, vs. ne varsa hepsini kullanacağız, her şeyi geride bıraktığımız için bütün hayatımız bizim olacak böylece zaman mefhumu da ortadan kalkacak dedim. Bir kısmı bütün varımızı yoğumuzu satma fikrine soğuk bakarken, geri kalanı da işi gücü bırakma fikrine pek bi mesafeli durdu. 15 kişilik ofiste dünya seyahati fikrine “olabilir aslında” diyen bir kişi bile çıkmamıştı, aman konfor alanınızdan çıkmayın siz! diye ciddiyetimi belli ettim. Öğlen Nazife’yi arayıp hal hatır sordum, acaba geceden aklında herhangi bire şey kalmış mıydı diye görmek istedim. Hiç renk vermeyince “dün geceki fikrime şimdi ne diyorsun?” dedim, hangi fikir diyerek beni götüyle dinlediğini çok açık belli, etti. Yahu dünyayı gezme fikri dedim, işim var ya hadi tamam deyip telefonu kapattı. Tek mi gitsem acaba diye düşündüm.

Akşam oturup elimdekileri satarsam kaç lira para denkleştirebilirim diye bir hesap yaptım, bulduğum rakam beni hayal kırıklığına uğrattı. Belki kısa bir orta Avrupa turu için yeterdi ama dünya seyahati için bu para beni Guatemala’da rehin bırakırdı. Acaba sponsor bulamam mı diye düşündüm. Onca harika, istekli, sportmen çift dururken neden bize sponsor olsunlar ki sorusunun cevabını veremediğim için elim kolum bağlandı. Bir an için Turabi, Merve çift olsa kesin sponsor bulurlar gibi saçma bir düşünceye ev sahipliği yaptım, Nazife seslendi uzaktan yatağa gelmiyor musun? Dedim bu kadının tek yaptığı şey uyumak mı amk?

Ertesi gün bu fikrimi kankam Doğan’a anlattım, mal mısın oğlum sen demesi ana yetti. Anlaşılan beni anlayacak, destek verecek kimse yoktu. Acaba Hollandalı çifte mi yazsam dedim. Ama adamın işi gücü yok Maldivler’den bana cevap mı yetiştirecek diye düşünüp vazgeçtim. Olm bu millet her şeyi geride bırakıp, nasıl dünya seyahatine çıkıyor diye düşündüm. Mesela Hollandalı Gustav, hadi aşkım her şeyi satıp gidelim dediğinde Kalliste ne demişti ona? “Gustav bi siktir git ya, yarın iş var yatağa gel” mi demişti o da Nazife gibi? Gustav, Kalliste’yi ikna için günlerini harcamıştı, yoksa Kalliste ikiletmemiş miydi Gustav’ı… Kalliste iyi kadın diye düşünerek biraz kendime zaman ayırdım.

Bugün bu düşüncenin üzerinden bir ay geçtikten sonra bu mektubu yazıyorum. Nazife yatağa çağırdığı için uzatmayacağım, hala aynı fikirde ama. Dünya seyahatine gidemiyoruz, sahip olduğumuz tek evi, konut fiyatlarının hızla arttığı bu dönemde satmayı akıllıca bulmadık. Hem evi TL ile sat, yolculuğa Dolarla çık akıl işi değil. Her şeyi satıp, her şeyi geride bırakıp dünya seyahatine çıkmak, aile mefhumunun çok revaçta olmadığı Hollandalı, Fransız, İtalya, Alman işi. Şimdi ben annemi bırakıp nasıl gideyim?

Geldim aşkım, geldim....

Bunlar Hollandalılar....

Popüler İçerikler

"Bana Bilmediğim Bir Şey Söyle" Akımına Gelen Tıkanan Muhabbeti Açmalık Bilgiler
Üç Milyon Emekliyi Bekleyen Tehlike: 2025'te 12 Bin 500 TL Maaş Almaya Devam Edebilirler!
Yeni Sezonda TV Ekranları Fena Karıştı: 5 Dizinin Ertelendiği Sezonda 6 Dizi Şimdiden Final Yaptı!