Her Şey Böyle Başladı! I. Dünya Savaşı'nı Başlatan Franz Ferdinand Suikastının Perde Arkası

21.10.2021 - 07:45

Kazan gibi kaynayan 1910'ların Avrupa'sında ortaya çıkan iki ittifak, savaşın da habercisi olmuştu. 1914'ün yazında artık savaşın başlaması için tek eksik tetikleyici bir olaydı. Bu olayın patlak vermesi ise 28 Haziran 1914'ü bulacaktı.

Kaynak: Kronik Tarih, History, DuckSters

28 Haziran sabahı Saraybosna'daki bir pastaneye giren üç adam dükkanın sahibi Vlajnic'le konuştuktan sonra siparişlerini verip masaya oturdular. Bir süre sonra onlara katılan Gavrilo Princip saatler içerisinde Avusturya Arşidükü Franz Ferdinand ile eşi Sophie'yi öldürecekti.

Temmuz 1894'te Sırbistan'da doğan Princip'in asi yapısı genç yaştan itibaren başına işler açtı. Okuldan atıldıktan sonra milliyetçi bir örgüte atılan genç, Avusturya-Macaristan hakimiyetindeki Saraybosna'da Sırbistan hakimiyeti hayalleri kuruyordu.

Sırbistan hakimiyeti hayaliyle Genç Bosna örgütüne katılan Princip, günler geçtikçe tek idealini bu mücadeleye çevirmişti. İki milliyetçi örgütün birleştiği 1914'te orduyu teftiş etmek için gelen Franz Ferdinand'ın ziyareti ise bardağı taşıran son damla olacaktı.

Suikastın son planı sabahın erken saatlerinde pastanede gerçekleştikten sonra harekete geçildi. Toplam altı suikastçı Ferdinand'ın konvoyunu beklerken ilki zamanlama hatası yaptı ve konvoy içerisinde Ferdinand'ın olduğu araca ulaşamadı.

İlk suikastçının hatasından üç dakika sonra ikinci suikastçı Cabrinovic, hızlı davranıp bombayı Ferdinand'ın aracına fırlattı. Ancak yine bir zamanlama hatasıyla direğe çarpan bomba dördüncü arabayı patlattı. Bu da telaşı beraberinde getirdi.

Bu telaşla birlikte intiharı düşünen ikinci suikastçı, cebindeki siyanürü çıkarıp içti ancak maddenin bozuk olması nedeniyle ölmedi. Bunun üzerine Mijacka Nehri'ne atlayıp ölmeyi denedi ancak düşmenin etkisiyle bayılsa da ölmedi ve ayıldıktan sonra polis tarafından yakalandı.

Başarısız suikast girişiminin ardından acele bir şekilde hareket eden konvoy üç suikastçıyı atlatabildi. Belediye Sarayı'na sağ salim varan araç, Ferdinand'ın resepsiyona katılmasını sağladı. Polisler başta olmak üzere burada toplanan grup ne yapmaları gerektiğini tartışıyordu.

Polisler ve parti üyeleri şehirde başka suikastların planlanmış olabileceğine dair uyarsa da Franz Ferdinand, yaralıları görmek istediğini söyledi. Ferdinand'a destek çıkan Vali, Saraybosna'da teröristin olmayacağını söylüyordu. Yine de plan değiştirilerek yola çıkıldı.

Kalabalıklaşan şehir merkezinden uzaklaşılmayı planlayan yeni güzergah şoförlere iletilmeyince işler yolundan çıktı. Şoförün eski güzergahtan ilerlediğini gören Vali'nin dur emri vermesiyle yaşanan duraksama, beşinci suikastçı Princip'in işini hayli kolaylaştırdı.

İlk kurşunu Ferdinand'ın boynuna, ikincisini kasığına isabet ettiren Princip, aslında Vali'yi de vurmak istediğini ancak başaramadığını söyleyecekti. Şoku atlatan şoför hızla harekete geçti ancak dük 11:20'de hayatını kaybetti.

Başta Princip olmak üzere yakalanan tüm suikastçılar 12-23 Ekim 1914'te mahkemeye çıkartıldı. 28 Ekim'de açıklanan karara göre 20 yaşın altındakiler 3-20 yıl hapis, üstündekiler ise idam cezası aldı. Yirmi yıl hapis cezası yiyen Gavrilo Princip bir süre sonra hapishanede tüberkülozdan öldü.

Bu olaylardan Sırbistan'ı suçlu bulan Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, 27 Temmuz 1914'te Sırbistan'ı işgal etti. Rusya'nın Sırbistan'ı desteklemesi üzerine ise Almanya, ağustos ayında Rusya ve Fransa'ya saldırdı. Böylelikle I. Dünya Savaşı resmen başlamış oldu.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir. 👇

Birinci Dünya Savaşı'nın İlk Senesini Kronolojik Olarak Anlatan 21 Olay

Hiç Görmediğiniz 37 Etkileyici HD Fotoğraf ile 1. Dünya Savaşı

Birinci Dünya Savaşı Hakkında Az Bilinen 10 Gerçek

YORUMLAR

Bozkurt

21.10.2021

Christopher Clark, I. Dünya Savaşı'nın perde arkasını anlattığı Uyurgezerler adlı kitabından bu konuyu detaylandırmıştır. Eserde ilginç bilgiler yer alıyor. Örneğin Ferdinand, hanedan içerisinde sevilmeyen biri ve zaten ilk varis o değil. Bununla birlikte suikast öncesi Avusturya-Macaristan yetkilileri bizzat Sırbistan tarafından uyarılmıştır fakat bu uyarı, "Milliyetçilerin silahlarının boş olacağını garanti edemeyiz" gibi dolaylı yoldan dile getirilmiş. Ferdinand öldürüldükten sonra eşi ve çocukları için söylediği sözlerin aktarılmasıyla başlayan bir akım ile sempati kazanmaya başlamış.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ