Aile, iş hayatı, çocuklar, eşi, sevgilisi, anne babası... Bunlardan vakit ayırıp her kadının kendisine teşekkür etmesini gerektiren 12 harika özelliği.
Aile, iş hayatı, çocuklar, eşi, sevgilisi, anne babası... Bunlardan vakit ayırıp her kadının kendisine teşekkür etmesini gerektiren 12 harika özelliği.
Erkekle aynı saatte kalkıp aynı saatte evden çıkan kadına lütfen bir bakın. Erkek her haliyle 'ben yeni kalktım, uykumu alamadım' diye bağırırken kadın akşama kadar süren bir güzellik timsalidir. Saçları, kıyafeti, makyajı ile size 'acaba bunun için kaç saat uğraştı' dedirtir. Mesele bu görüntü için kaç saat harcadığı değil kendisinin bunu hak ettiğine inanması ve emek vermesidir. Bunu diyen erkekler acaba neden bir 10 dakika fazla ayırıp en azından kadının yarısı kadar çekici görünmeyi denemezler. Sırf bu bile bir kadının kendisine teşekkür etmesi için yeterli.
Çoğu zaman küçümsenen, 'amaan ne yaparsan yap kadın affeder' diyerek azımsanan bir özelliktir ama bir kadının en güçlü karakteristik özelliğidir affediciliği. Bir evlat, bir anne, bir eş, bir sevgili olarak daima affedici ve kucaklayıcıdır kadın. Bunu ezik veya korkak olduğu için yapmaz, yüce gönüllü olmasının bire getirisidir bu özelliği. İlişkilerini sürdürmek, insanlara bir şans daha vermek, hatanın insana özgür bir durum olduğunu kabul etmişlikten gelir bu. Siz ne derseniz deyin, adını ne koyarsanız koyun, her insanın kolay kolay elde edemeyeceği bir büyüklüktür bu ve kadının kendisine teşekkür etmesini gerektiren güzel bir özelliktir.
Sabah işe gidip akşam iten dönen erkeklerin mızmızlanmaları hepimizin malumu, kimse 'yok öyle bir şey' demesin. Ama kadının gün içinde sarf ettiği eforun yarısına bile yaklaşamaz erkekler. Mesele sadece fiziki güç harcamak değil, duygusal olarak da hayata karşı durmakta. Hele çalışan çocuklu bir annenin yaşadıklarını bir erkeğin bilmesine imkan yok. İş hayatı, evlilik, çocuklar, kendi ruh durumu gibi gel gitler arasında dağılmadan, dengeyi bozmadan, yakınmadan dimdik durabilmek kimse kusura bakmasın 'güç' gerektirir ve o güç kadının kendisine teşekkür etmesini gerektiren muazzam bir güçtür.
Eşi birkaç günlüğüne başka bir yere gitmiş erkeği getirin gözünüzün önüne, hele ki başında çocuk da varsa erkek tükenir, yıpranır, yorulur, eve girdiğinde bir sessizlik, bir çaresizlik, bu soğukluk hisseder. İşte o soğuk kadının getirdiği sıcaklığın onunla beraber gitmiş olmasındandır. Kadın bir eve ses, sıcaklık, samimiyet, huzur getirir. Bunu ancak o gidince fark ediyor olmamız bizlerin ayıbıdır. Şefkati, merhameti, sevgisi, tatlı dili ile bir kadının ev ortamına verdiği sıcaklığı başka hiçbir kaynaktan almanız olası değildir. Kıymetini bilin.
Hepimize 'e başka türlü olabilir mi?' hissiyatı geliyor, elbette olamaz. Ama bu kadının muhteşem özelliklerinden biridir. Bir kadının ailesine olan bağlılığı, onların mutluluğuna olan düşkünlüğü kadar güçlü bir duygu yoktur. Bir çocuğun ağlarken 'anne' diye ağlamasının altında bu gerçek yatar. Bilir ki her şartta, herr koşulda onu şımartacak, onu koruyacak, onu kimselere ezdirmeyecek bir annesi vardır. 'Baba öyle değil mi?' diye soruyor olabilirsiniz. Tabii ki bir baba da ailesi için her şeyi göze alır, ancak bir anne kadar komplike ve tastamam olması mümkün değildir.
Kadının sarf ettiği efordan bahsetmiştik, işte bu efor çok yönlü olmayı da beraberinde getirir. Hayatının onlarca parçaya bölünmüş olması, her parçanın ayrı ayrı özellikleri gerektiriyor olması bir kadını yıldırmaz. Buna uygun dengeleri kurmada ve başarıyla götürmede bir kadının üzerine yoktur. İş hayatında başarılı, ev işlerinde yetenekli, çocuk yetiştirmede gayretli, eşiyle ilişkisinde dengeli olabilmek ancak ve ancak bir kadının başarıyla altından kalkacağı şeylerdir. Bu işleri 3 gün erkeğe yaptırın, 6 ay kendine gelemez. Deneyin göreceksiniz.
Bir kadının olumsuz olaylar karşısında asla başını indirmemesi, yoluna devam edecek gücü her zaman içinde bulması harikulade bir özelliktir. Öyle bir özelliktir ki bu her başarılı erkeğin arkasında bir kadın bulunmasının temel dinamiğidir. Kadın sadece kendi başını dik tutmakla kalmaz, hayatındaki kişilerin zor anlarında da daima bir akıl hocası olarak yanlarında bulunurlar. Ayrılık, ölüm, kaybetme, vb. aklınıza gelebilecek tüm olumsuzluklarda kadın başını kaldırır ve yoluna devam eder.
Ne olursa olsun bir kadın hayallerinden asla vazgeçmez. Onu içinin bir köşesinde daima saklı tutar. Ama er ama geç bu hayalinin bir ucundan mutlaka tutar. Belki her şey istediği gibi olmaz ama hayalinin küçük bir parçasını tutup, onda bütün hayalini yaşamak gibi üstün becerileri vardır kadınların, erkeklerin biraz ders alması gereken.
Gerektiğinde her şeyi arkasında bırakıp yepyeni bir yaşam kurma becerisi kadınlarda erkeklere oranla yüzlerce kat daha fazladır. Yeter ki bir kadın hayatına ilişkin böyle bir karar alma noktasına gelsin. Kadınların bu kararları asla öylesine alınmış, üzerinde yeterince düşünülmemiş kararlar değildir. Bir kadın hayatının dizginlerini daima elinde tutar ve gerektiğinde yön değiştirmesini çok iyi bilir. Bunun getirdiği maddi, manevi tüm yükleri omuzlamaya hazır bir kadının karşısında dağ olsa duramaz.
Dünyada kadın üzerinde baskı kurulmaya çalışılmayan hiçbir yer yok. Her yerde kadın öyle ya da böyle ezilmeye çalışılıyor, ikinci sınıf insan muamelesi görüyor. Büyün bunlara karşın bir anne, kız, eş, patron, çalışan, vs. olarak kadın kendi kimliğine sahip çıkıyor ve bu kimlikle var olabilme mücadelesi veriyor. Yüzyıllar süren bu mücadelesinden asla vazgeçmiş değil kadın, tırnaklarıyla kaza kaza var olmaya çalışıyor ve asla pes etmiyor. En ufak bir olumsuzlukta hayata küsenlerin bu başarı öyküsü karşısında şapkalarını önlerine oyup düşünmeleri gerekmiyor mu?
Kadın ve duygusallık yıllardan beri bir arada anılan iki kelime. Kadının duygusallığına söylenecek söz yok ama duygusal oluşu bu kadar öne çıkartılan kadınların zor koşullar karşısında sergilediği soğukkanlı tavırlardan, bir karar alırken ortaya çıkardıkları mantıklı düşünme kabiliyetinden neden bahsedilmez? Kadının mantık ve soğukkanlı davranma becerisi neden hep gözardı edilir? Oysa mantık, bir kadının en az duygusallık kadar sahip olduğu bir özelliğidir ve her kadın bundan dolayı kendisine teşekkürü bir borç bilmelidir.
Ve son olarak elbette ki bir kadının çocuk yetiştirmedeki üstün başarısı ve etkisi. Her insan bir kadının bedeninden ve elinden çıkmıştır. Ötesi var mı?