Her Birini Şöyle Bir Durup Düşüneceğiniz, İnsan Zihninin İçinden Çıkamadığı 19 Meşhur Paradoks

Düşünmekten uykularınızı kaçıracak 19 meşhur paradoksu sizler için bir araya getirdik. Zaten zihniniz yorgunsa bu içeriğe bulaşmanızı pek tavsiye edemeyiz.

1. İrlandalı bilim insanı William Molyneux tarafından 1688 yılında sorulan soru:

Eğer doğuştan görme engelli olan bir insana dokunma yoluyla bir kübün ve bir kürenin ne olduğunu öğretirseniz ve bu insan sonradan görme yeteneği kazanırsa, karşısında duran kübü ve küreyi yalnızca bakarak tespit edebilir mi?

2. Raymond Johnson isimli Google+ kullanıcısı tarafından sorulan soru:

Tahtada yazan soru şu: 'Eğer bu soruya rastgele bir cevap verirseniz, doğru cevabı vermiş olma olasılığınız yüzde kaçtır?'

Kafa karıştırıcı değil mi? Daha hiçbir şey görmediniz...

3. Eski Yunan'a dayanan çözümsüz soru:

Timsah bir çocuğu esir alır. Eğer çocuğun babası, timsahın oğluna ne yapacağını bilirse çocuk serbest kalacaktır. Bu durumda baba, timsahın çocuğu öldüreceğini mi, yoksa serbest bırakacağını mı söylemelidir?

4. İngiliz filozof Derek Parfit tarafından sorulan soru:

Mars'a gitmek için bir ışınlanma makinesine giriyorsunuz ve makine sizin tüm atomlarınızın birebir kopyasını oluşturarak Mars gezegenine kopyalıyor; bu sırada da orijinal bedeninizi yok ediyor. Sonuç olarak oluşturulan replika, sizinle tamamen aynı görünen ve sizin benlik bilincinizi taşıyan bir organizma oluyor. Peki sonuç olarak siz varlığınızı sürdürüyor musunuz, yoksa öldünüz mü?

5. Epimenides paradoksu:

Eğer bir adam, 'Ben her zaman yalan söylerim' derse, bu açıklama doğru mudur yoksa yanlış mı?

6. Amerikalı filozof Edmund Gettier'in kafa bulandıran sorusu:

Uzağı iyi göremeyen bir çiftçi, yolda sütçüye rastlar ve bir inek kaybettiğini söyleyerek onu görüp görmediğini sorar. Sütçü ona yolun aşağısını gösterir ve çiftçiye endişelenmemesini, ineğini aşağıdaki tarlada gördüğünü söyler. Bunun üzerine çiftçi gözlerini kısarak bakar ve yolun aşağısında siyah beyaz bir cisim görerek rahatlar. Sonra tarlaya tekrar bakan sütçü, ineğin aslında tarladaki uzun otların arasında olduğunu, çiftçiye gösterdiği şeyin ise bir ağaca asılmış bez parçası olduğunu fark eder. Peki bu durumda sütçü doğruyu mu söylemiştir yoksa yanlış bilgi mi vermiştir?

7. John Robertson'ın tasarruf paradoksu:

Ekonomi berbat durumda. Bu durumu düzeltmemiz için hepimizin para biriktirmesi tek çözüm yolu gibi görünüyor. Ancak şöyle bir problem var: Eğer herkes para biriktirmeye başlarsa toplam talep düşecek ve bu da gelirlerimizin de düşmesine sebep olacak. Böyle olunca da sonuç, ekonominin daha kötüye gitmesi olacak. Öyleyse ne yapmalıyız?

8. İngiliz filozof Philippa Foot'un ahlakî ikilemi:

Siz rayların kenarında duruyorsunuz ve bir trenin yaklaşmakta olduğunu görüyorsunuz. Rayların üzerinde beş kişi duruyor ve hiçbir şey yapmazsanız tren onları ezip geçecek. Neyse ki önünüzde bir düğme bulunuyor ve eğer ona basarsanız tren yön değiştirerek diğer raylara geçecek. Ancak diğer rayların üzerinde de bir kişi duruyor ve bu durumda o ölecek. Düğmeye basar mısınız, yoksa basmaz mısınız? Eğer basmazsanız, beş insan hayatını kaybedecek ve siz onları kurtarabilecekken kurtarmamış olacaksınız. Eğer basarsanız da tek bir insan ölecek ancak onu bir anlamda siz öldürmüş olacaksınız. Seçim sizin...

9. Özel görelilik paradoksu:

Özel görelilik, bize hızlı hareket eden objelerin kısaldığını söyler. Bu durumda şunu hayal edelim: Bir obje yere paralel olarak hızla yol almaktadır ve kendisiyle aynı uzunluktaki bir tünelin içinden geçecektir. Bu esnada tünelin içindeki biri, objenin hızla yaklaşmakta olduğunu ve tünelden daha kısa olduğunu gözlemleyecektir. Bunun yanında, objenin üstünde bulunan bir insan ise, tünelin hızla yaklaşmakta olduğunu ve objeden daha kısa olduğunu gözlemleyecektir. Bu durumda obje, tünele tam olarak sığacak mıdır, yoksa sığamayacak mıdır?

10. Lukretius'un özgür irade dilemması:

Eğer beynimizdeki atomlar daima öngörülebilir biçimde hareket ediyorsa özgür iradeden söz edilebilir mi?

11. Besteci kim?

Zamanda yolculuk yapıyorsunuz ve genç Beethoven'a, daha sonradan yazacağı sonatların notasını veriyorsunuz ve o da bunları yayınlıyor. Bu durumda besteyi kim yapmıştır?

12. Elealı Zenon'un hareketin imkânsızlığı üzerine kanıtı:

Zenon, hareketi varsaymamız için bir objenin zaman ve mekânda bir yerden başka bir yere hareket etmiş olması gerektiğini söylüyor. Bunun üzerine okla ilgili verdiği meşhur örnek geliyor: Eğer ok havadayken zamanı durdurabilseydiniz, okun hareket etmediğini, yerinde durduğunu görecektiniz. Yani herhangi bir anda ok aslında hareket etmemektedir. Ve eğer herhangi bir anda ok hareket etmiyorsa, hiçbir anda hareket etmiyordur ve böylece hareket imkânsızdır.

13. Matematikçi Archytas'ın M.Ö. 5. yüzyılda sorduğu soru:

Eğer evrenin ucuna gider ve elimi uzatırsam, elim evrenin dışına çıkar mı, yoksa çıkmaz mı? Bu soru, bugün bize şu soruları sorduruyor: Evren genişliyorsa neyin içine genişliyor? Eğer hiçliğin ve yokluğun içine genişliyorsa, o boşluğun da evrenin bir parçası olması gerekmez mi? Ve eğer evrenin ötesine geçersek evrenin sonu nereye kadar gider?

14. Yunan sofist Protagoras'ın paradoksu:

Ahmet, Ayşe'ye hukuk dersleri veriyor, ancak tek bir şartı var: Ayşe'den, ilk davasını kazandığında kendisine dersler için para ödemesini istiyor. Dersler tamamlanıyor fakat Ayşe uzun süre hiçbir davada görev almıyor; bunu ya bilerek ya da bilmeyerek yapıyor. Bunun üzerine Ahmet, parasını almak için Ayşe'ye dava açıyor. 

Ahmet: Eğer davayı ben kazanırsam, karar gereği Ayşe'nin bana para ödemesi gerekir. Eğer davayı Ayşe kazanırsa anlaşmamız gereği Ayşe'nin yine bana para ödemesi gerekiyor. 

Ayşe: Eğer davayı ben kazanırsam, karar gereği Ahmet'e para ödemem gerekmeyecek. Eğer davayı Ahmet kazanırsa yine ödemem gerekmeyecek, çünkü henüz bir dava kazanmış olmayacağım. 

Sizce hangisi doğru?

15. İbn-i Sina'nın sorusu:

Duyularından tamamen yoksun bırakılmış bir adam hayal edin. Bu adam göremiyor, duyamıyor, dokunamıyor, koklayamıyor ve tat alamıyor. Peki bu durumda var olduğunun farkında olabilir mi? İbn-i Sina bu soruya 'evet' yanıtını verir ve buradan ruhun mevcudiyeti sonucunu çıkarır. Ancak bunu bir kez de sizlerin düşünmesinde fayda var...

16. Filozof Frank Jackson'ın 1982 yılında sorduğu soru:

Ayşe, renkler hakkında her şeyi bilen bir bilim insanı. Renklerin nasıl ortaya çıktığı ve beyinde nasıl işlendiğine dair her şeyi biliyor. Ancak Ayşe hayatında hiç renkleri görmemiş. Peki eğer Ayşe, siyah-beyaz dünyasının dışına çıkıp renkleri algılarsa daha önce sahip olmadığı herhangi bir bilgiye ulaşır mı?

17. Olbers Paradoksu:

Evrende sonsuz sayıda yıldız olduğu söylenir. Peki eğer evrende sonsuz sayıda yıldız varsa, niçin geceleri gökyüzü karanlık olur? Sonsuz sayıda yıldız demek, tüm gökyüzünün ışıl ışıl parlaması demektir. Öyleyse karanlık gökyüzünü nasıl açıklayabiliriz?

18. Don Harper Mills'in cinayet soruşturması:

Bir adam apartmanın üst katlarında bulunan dairesinden atlayarak intihar teşebbüsünde bulunuyor. Ancak tam düşerken, aşağıdaki dairelerden birinden sıkılan kurşun ile havadayken vurularak ölüyor. Silahı ateşleyen adamın amacı, mermilerini boşalttığı silahı kullanarak karısını korkutmak. Ancak intihar teşebbüsünde bulunan adam, diğer adamın karısını öldürmesini istediği için gizlice silahı doldurmuş. Peki bu durumda, bu olay bir cinayet mi, yoksa intihar mıdır?

19. Theseus'un gemisi:

Atinalılar Theseus gemisine son derece iyi bakmış, eskiyen parçalarını tek tek yenilemişlerdir. Netice olarak ise gemide, ilk başta bulunan parçalardan tek bir tanesi kalmamıştır. Peki bu durumda gemi, hâlâ aynı gemi midir?

Popüler İçerikler

Enteresan Çıkışları ve Görgüsüz Paylaşımlarıyla Meşhur Murat Övüç'ten Kadınları Hedef Alan Hadsiz Yorum
DEM Partili Batman, Mardin ve Halfeti Belediyelerine Kayyum Atandı
TÜİK, Ekim Ayı Enflasyonunu Açıkladı: Yıllık 48,58'e Geriledi! Kira Zam Oranı da Belli Oldu
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
03.04.2021

#8 Herkese seslenirim. Kendi tercihlerine göre o beş tanesi de diğer bir kişi de raylardan çekilirse hayatta kalmayı seçmiş olurlar. Seçmezlerse 5 kişi seçmemiş demektir, ölümlerinden sorumlu olmam. #9 Artık bir paradoks değil, sadece bir görelilik, çünkü fizik kurallarından biri de: 'dışarıda dışarısı yoktur'dur. #10 Özgür iradedir çünkü öngörülebilir hareket dediğiniz şey bir potansiyeldir ve sayılarla ifade edilemeyecek kadar çoklu bir sistemdir. Herhangi birini seçecek veya zibilyonlarca potansiyelin üzerine yeni bir tanesini ekleyeceksinizdir. #11 Besteci sen değilsin, sen sadece teslimat yapan zaman yolcususun. Zaten ondan aldın. #13 Evrenin ucuna elini uzatırsan hücre çeperine dokunmuş olursun ve elini o katmanın dışına çıkarana kadar hala evrenin yani hücrenin içindesin demektir..... Güzelmiş. Size iyi geceler.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ