Her geçen gün kendini bir üst seviyeye çıkaran otomobil endüstrisi, en sevilen ve başarılı üreticileri ile 130 yılı aşkın oldukça uzun bir maziye sahip. Hal böyleyken, artık hayatımızın bir vazgeçilmezi haline gelen araçlarımızın geliştiricilerini de yakından tanımamak neredeyse imkansız. Bugün, hepimizin neredeyse her gün sürekli karşılaştığı ünlü otomobil markalarına ait olan amblemlerin gerçek anlamlarını sizler için derledik...
İtalya merkezli otomobil üreticisi Renault ile başlayalım. Markaya ait güncel logo, ilk formunu 1923 yılında yuvarlak bir yapıdan keskin bir tasarıma geçiş ile kazanıyor. Elmas ismi verilen bu formun aynı zamanda ters çevrildiğinde de geometrik şeklini koruması, Renault adına modernlik unsurunu da temsil ediyor.
Bilmeyenler için, ünlü marka Peugeot, otomobil sektöründen önce daha birçok alanda faaliyetler yürütmüş köklü bir firma. Şirketin 1847 yılında tercih etmeye başladığı yüksek kaliteyi temsil eden aslan figürü, bugünkü haliyle epey farklı olsa da anlamını koruduğunu söylemek mümkün.
Ünlü otomotiv devi Audi'nin ikonik logosu kuruluş hikayesine epey bağlı. 1909 yılında 4 Alman şirketin birleşimi ile oluşan şirket, bunu ambleminde birbirine bağlanan dört adet halka ile ölümsüzleştiriyor. Halkaların sahip olduğu gümüş renk ise Almanya’nın, ulusal yarış renginin gümüş renginden esinlendiği söyleniyor.
ABD merkezli otomobil üreticisi Ford, ilk olarak 1909 yılında kullandığı Henry Ford'un akılda kalan imzasını kaplayan mavi oval ile oluşan amblemini neredeyse hiç değişiklik yapmadan 1927 senesinden beridir tercih ediyor.
Milano merkezli İtalyan otomotiv firması Alfa Romeo, logosunda şehrin temel iki simgesi olan kızıl haç ve Visconti Ailesi'ne ait flamanın ünlü yılanını barındırıyor.
Fransa merkezli Citroen'in sade logosu, ülkesinde kullanılan çift açılı çavuş rütbe simgesi ile birebir aynı. İlk kurulduğu yıllarda dişli çark üretimi ile ilgilenen firma, 1919'daki ilk aracında da aynı sembolü tercih ederek çavuş simgesini adeta ölümsüzleştirmiş.
Bavarian Motor Works, tanıdık adıyla BMW, kuruluşunun ilk yıllarında olduğu uçak üretim sektörü nedeniyle logosunda gökyüzünü temsil eden mavi ve uçağın pervane bölümünü yansıtan beyaz renklerle donatılmış bir ambleme sahip.
Adını şirketin kurucuları arasında yer alan Lionel Martin ve Aston Clinton yolundan esinlenen Aston Martin, logosunda ismini çevreleyen kanatları hızı temsil etmek için kullanıyor.
1919 yılında bir uçak motoru üreticisi olarak serüvenine başlayan Bentley, Aston Martin'den farklı olarak logosunda yer alan kanatları söz konusu eski tecrübeleri için kullanıyor. Amblemin temasını oluşturan gümüş rengi ise markanın sahip olduğu entellektüelliği yansıtıyor.
Sevilen otomotiv şirketi Hyundai'nin amblemine ilk göz gezdirildiğinde genellikle stilize bir 'H' harfi görülüyor. Söz konusu harfin aslında üretici ve tüketici güvenle el sıkışmasını da yansıttığı söyleniyor.
Tıpkı Hyundai gibi logosunda stilize bir harf bulunduran Toyota, baş harfi T ile oldukça özgün bir ambleme ev sahipliği yapıyor. Öte yandan logonun başka anlamları da var. Çoğu kişiye göre, İçerideki iki oval halka, müşterinin ve şirketin kalbini, bunu çevreleyen diğer oval ise karşılıklı çıkar ilişkisini ve güveni temsil ediyor.
Ülkemizin ilk elektrikli otomobili T10X'i geliştiren Togg da oldukça modern ve akılda kalıcı bir logoya sahip. Elmas rengine benzer ters iki ok, temelde doğuyu ve batıyı temsil ediyor. Mevcut oklar arasında oluşan boşluk ise şekli itibariyle değerli taşları sembolize ediyor.
Oldukça ilginç bir şekle sahip Skoda'nın logosu, bir ok ve 3 adet tüy sembolünden oluşuyor. Ok simgesi, hareketi temsil ederken, tüyler ise özgürlüğü yansıtmak için kullanıyor. Markanın 1990'da tercih ettiği yeşil renk işe, yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için seçilmiş.
Elon Musk'ın sahibi olduğu Tesla, tahmin edebileceğiniz üzere ismini ünlü bilim insanı Nicola Tesla'dan alıyor. Markanın logosu ise Nicola'nın alternatif akım bobininden esinleniyor.
Chevrolet'in logosunu ilk görüşte bir papyona benzetebilirsiniz. Ancak asıl hikayenin biraz farklı olduğu söyleniyor. Ortak kurucu William C. Durant'ın ünlü logoyu şirketin kuruluş yılından iki sene sonra Paris'te bulunan bir otelde gördüğü duvar kağıdından esinlendiği iddia ediliyor.
Almanya merkezli lüks otomobil üretici Porsche, ambleminin ortasında bulunan siyah atı memleketi Stuttgart'ın simgesi olması nedeniyle kullanıyor. Logoda bulunan kırmızı ve siyah renkli çizgiler ise Württemberg köyüne ait bir flamadan esinleniyor.
Otomobil denince birçoğumuzun aklına ilk gelen marka olan Ferrari'nin ikonik logosu üstte İtalya bayrağından bir kesit, Modena şehrini temsil eden sarı renk ve şirketin asıl adı olan Scuderia Ferrari'nin baş harfleri ile bizleri karşılıyor. Amblemin asıl alameti farikası olan şahlanmış at figürünün ise epey ilginç bir hikayesi mevcut:
1. Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybeden bir savaş pilotunun annesi Kontes Paolina, o dönem işinin başında olan Ferrari kurucusu Enzo Ferrari’ye oğlunun kullandığı uçakta yer alan şahlanmış at sembolünü arabalarında kullanmasını tavsiye eder. Anneye göre, artık iyi şans getirecek olan sembol, siyah rengi ile savaşta hayata gözlerini yuman asker için bir yas olarak tercih edilmeye devam edilmektedir.
Sağlam ve dayanıklı araçları ile ünlü Volvo da ambleminde ilginç detaylar bulunduran markalar arasında yer alıyor. Latincede 'yuvarlanıyorum' anlamına gelen Volvo ismini kapsayan daire ve ok ise mitolojide epey ünlü savaş tanrısı Mars'a ithafen kullanılıyor.
Başarılı firmanın kurucusu Karl Benz, motor fabrikalarının rahatça görülebildiği manzaralı evinin tepesinde yer alacak bir yıldız amblemi tasarlamış. Benz, karısına yazdığı bir mektupta söz konusu yıldızın bir gün başarıyı ve gücü temsil edeceğinden bahsetmiş. Mercedes'in bugünkü konumunu düşünürsek, zamanın Karl Benz'i haklı çıkardığını söyleyebiliriz.
Son olarak, yılların otomobil üreticisi Volkswagen'ın ilk bakışta anlaşılabilen altta 'W', üstte 'V' harflerinden oluşan oldukça basit bir amblemi var. Bu harfler, markanın ismini oluşturan halk anlamına gelen 'Volks' ve araba anlamına gelen 'Wagen' kelimelerinin baş harfi.