Hepsi Gerçek Yaşam Öyküsü! Dünyaya İz Bırakmış Kişilerin Kendi Kalemlerinden Okuyacağınız 15 Otobiyografik Kitap

Bir insanı en iyi yine kendisi anlatabilir. Kendini anlatmak ise gösterilebilecek en büyük cesarettir. Kendilerini olduğu gibi, samimi, apaçık yürekle yazmış kişilerin yaşam öykülerine konuk ediyoruz sizi.

Kaynak...

1. Sol Ayağım-Christy Brown

Okumadan önce bu kitabı bir insanın sol ayağıyla yazdığını bilin.

Doğuştan beyin felçli olan Christy Brown, konuşmasını ve hareketlerini kontrol edemiyordu. Ama zekâsı ve cesareti onun okuma ve yazmayı, resim yapmayı ve daktilo kullanmayı öğrenebilmesini, hatta bu kitabı yazabilmesini sağladı. Christy Brown, kendi yaşam öyküsünü kaleme aldığı bu kitabında bütün bunları öğrenebilmek için sol ayağını kullanarak nasıl büyük bir mücadele verdiğini ve hayata nasıl tutunduğunu anlatıyor. 

Sol Ayağım, Christy Brown’ı Daniel Day-Lewis’in canlandırdığı aynı adlı, çok başarılı bir filmle beyaz perdeye de uyarlanmıştır.

2. Kavgam-Adolf Hitler

Bu kitap Hitler'e bakış açınızı değiştirebilir!

Yirminci yüzyıl siyasal tarihi açısından önemli bir yapıt olan bu eserde Hitler, 'nasyonal sosyalizm' adını verdiği dünya görüşünün açıklamasını yapıyor ve amaçlarını bildiriyor.

'Ben dünyaya insanları güçlü yapmak için gelmedim, onların güçsüzlüklerini kullanmak için geldim. ' 

3. Hayatım-Agatha Christie

Polisiye Romanlar Kraliçesi olarak anılan Agatha Cristie, bu kitap ile sıradışı yaşam öyküsüni ilk ağızdan gözler önüne serer. Çocukluk yılları, yaptığı evlilikler, II. Dünya Savaşı'nda tanık olduğu olaylar, ikinci kocası Max Mallowan ile çıktığı arkeolojik kazı serüvenleri ve bir yazar olarak yaşadığı hayat deneyimleri bu kitapta oldukça özgün bir dil ve yaklaşımla anlatılmaktadır. Onun efsanevi başarı öyküsü, yazdığı polisiye romanlar kadar ilginç ve sürükleyici.

4. Bir Dinozorun Anıları-Mina Urgan

Mina Urgan 'Bir Dinozorun Anıları'nda açık yürekli, yalın ve naif bir dille anlatıyor; kendini, çevresindekileri ve bir coğrafyada olan biteni... Halide Edip, Necip Fazıl, Abidin Dino, Neyzen Tevfik, Sait Faik, Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Atatürk ve başka pek çok isimle de karşılaşacaksınız bu kitapta.

'Oğuz Atay'ı ayaküstü ve o kadar az gördüm ki, onunla ilgili ancak bir tek izlenim edindim: Koskocaman bir kediye benziyordu tıpkı. Çok kocaman ve çok güzel bir kediye, öyle benziyordu ki, ona elimi uzatınca 'miyaaav' diyeceğini sandım. Miyavlayacağı yerde 'tanıştığımıza memnunum' deyince şaşırıp kaldım.'

5. Çocukluğum/Ekmeğimi Kazanırken/Benim Üniversitelerim-Maksim Gorki

Ünlü Rus yazar Aleksey Maksimoviç Peşkov ya da herkesin bildiği adıyla Maksim Gorki, 1868'de Novgorod'da doğdu. Küçük yaşta yetim kaldı, okuyamadı. Uzun süre başıboş, yoksul bir hayat sürdü. 'Acı' anlamına gelen Gorki takma adını alması bu yüzdendir. Birçok romanın yanı sıra kendi hayatını anlatan kitaplar da yazdı: Çocukluğum (1913-14), Ekmeğimi Kazanırken (1915-16), Benim Üniversitelerim (1923).

6. Kısa Hayat Öyküm-Abidin Dino

'Benim yapabildiğim, yaptığımı umduğum, son soluğuma değin yapacağım -ki önümde uzun bir zaman yok, biliyorum- bu birtakım şeylerin yaklaşmakta olduğu duygusunu yaşamak ve yaşatmak. Her zaman felaketleri düşünmemek gerek. En korkunç acılardan sonra tüm bu yaşadıklarımız, olağanüstü güzellikte bir yaşama dönüşebilir.'

Kısa Hayat Öyküm'de, resimleri, desenleri, karikatürleri, heykelleri, öyküleri, denemeleri ve tüm bir yaşamıyla bize hep sanatın ve yaşamın ne olduğunu göstermiş olan Abidin Dino'nun yaşamöyküsü yer alıyor.

7. Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim-Nazım Hikmet

Ünlü şairin son yıllarında yazdığı bu romanda Nazım; yaşanmışlıklarını edebi bir dille aktarırken, kendi yaşamının muhasebesini yapıyor. Kitabın ana karakterine kendini koyarak, romana otobiyografik bir yapı kazandırmış.

8. Nikola Tesla Kendini Anlatıyor-Nikola Tesla

'Ben asıl işi yapmak için hiç acele etmem. Bir fikrim olduğunda önce onu hayalimde geliştirmeye başlarım. Konstrüksiyonu değiştiririm, geliştiririm ve cihazı ilk önce zihnimde çalıştırırım. Benim için, türbinimi aklımda ya da atölyemde çalıştırmak aynı şeydir. Eğer dengesizlik varsa notlarımı alırım. Arada hiçbir fark yoktur, sonuçlar aynıdır. Bu şekilde, bir fikri hiçbir şeye dokunmadan hızlıca geliştirebilir ve mükemmel bir hale getirebilirim. Eğer zihnimde icadımla ilgili düşünebildiğim her şeyi yaptıysam ve hiçbir yerde hata görmüyorsam, beynimin bu ürününü somutlaştırabilirim. Cihazım da çalışmasını düşündüğüm şekilde çalışır ve tüm deney süreci planladığım şekilde gerçekleşir. Yirmi yıl içinde bir kere bile aksama olmadı. Neden olsun ki?'

Dünyanın en önemli bilim insanlarından birisi olarak kabul edilen Nikola Tesla bu kitabında kendi kaleminden hayatını anlatıyor; çocukluğundan, eğitiminden, icatlarından, rakiplerinden bahsediyor.

9. Geleceği İnşa Eden Adam-Elon Musk

Bu kitapta, Elon Musk’ın başarısının sırrını keşfedecek, ayrıntılı başlıklar sayesinde bir biyografi okuyormuş gibi hissedecek ve her şeyden önemlisi, ona “Gerçek Dünyanın Iron Man’i” denmesinin geçerli sebepleri olduğunu göreceksiniz.

10. İtiraflar-Jean Jacques Rousseau

' (...) Beni ölecek halde gördüğünüz zaman, bir meşenin gölgesine götürün, size vaat ederim ki oradan geri döneceğim.' 

Rousseau'nun ölümünden sonra yayımlanan otobiyografik yapıtı itiraflar'ın en belirgin özelliklerinden biri kuşkusuz açık yürekliliği ve cesaretidir. Yazarın doğumundan (1712) 1765 yılına kadar geçen sürenin öyküsünü anlatan eser, bir taraftan samimi anılar üzerinden bize seslenirken, diğer taraftan da otobiyografik bir roman olarak okunabiliyor.

11. Benim Kısa Tarihim-Stephen Hawking

'Ben 8 Ocak 1942'de, Galileo'nun ölümünden tam üç yüz yıl sonra doğdum. Tabii, benimle aynı gün iki yüz bin civarında başka bebek de doğdu. Onlardan herhangi biri sonradan astronomiyle ilgilendi mi, bilmiyorum.' 

Stephen Hawking, İkinci Dünya Savaşı sonrası yokluk yıllarında geçen çocukluğunu, arkadaşlarının kendisine 'Einstein' lakabını taktığı okul günlerini, 21 yaşında yakalandığı hastalığını, Oxford ve Cambridge yıllarını, evliliğini, çocuklarını kendine has üslubu ve espri anlayışıyla anlatıyor…

12. İtiraflarım-Lev Nikolayeviç Tolstoy

“Sevdiğin insanları kaybetmeye alıştığın zaman, hayatı önemsememeye başlıyorsun.”

İtiraflarım’da karşılaştıklarımız, Tolstoy’un intihara, yaşama ve ölüme dair düşünceleri, yazdığı eserlere bakış açısı Tolstoy okuruna şaşırtıcı bir otobiyografi eseri sunar. Ailesi, inançları, çocukluğu, kalbinde yeşermiş kötü düşünceler ve hatalarıyla gerçek bir itiraf metni olan eser, edebiyata dair okumalarınızda mutlaka yer vermeniz gereken bir klasik.

13. Bir Özyaşam/Hakikatin Peşinde Başımdan Geçenler-Mahatma Gandhi

'Benim amacım, gerçek bir yaşam öyküsü yazmak değil, ben sadece gerçek yolunda edindiğim sayısız tecrübemi anlatmak niyetindeyim.' 

Mohandas K. Gandhi 1869'da Hindistan'da doğdu. Londra'da eğitim gördü ve daha sonra ırkçılığın en kötüsünü bizzat yaşadığı Güney Afrika'da avukatlık yapmaya başladı. Yaşarken İngilizler için bir suçlu, Müslümanlar için bir kahraman, Hindular içinse kutsal bir adamdı. Irkçılığa, sömürgeciliğe karşı gösterdiği pasif direnişle koca bir ulusu bağımsızlığa taşıyan, tarihin akışını değiştiren kişiliklerden biri oldu.

14. Dünün Dünyası-Stefan Zweig

Stefan Zweig, Bir Avrupalının Anıları olarak kaleme aldığı Dünün Dünyası adlı bu kitabının önsözünde:

'Yazacaklarım, benim yaşadıklarım olmaktan çok, bütün bir kuşağın yaşadıklarıdır, diyor.19. yüzyıl Avrupasının görece güvenli, tekdüze ortamında yetişen kuşaklar, 20. yüzyılın hemen başlarında öyle olaylarla yüz yüze geldiler ki, başka zamanlarda belki dokuz-on kuşağın yaşayacağı olaylar ve kökten değişmeler bu kuşağın insanlarının yüreklerinde, benliklerinde onulmaz yaralar açtı. Dün ve bugün arasında bütün köprülerin yıkıldığı, bütün değerlerin altüst olduğu yıllarda, peş peşe iki dünya savaşına, Almanya'da Nasyonal Sosyalizmin doğup büyümesine, evinden ve ülkesinden kopmanın, ülkeden ülkeye göç etmenin, anayurdu saydığı Avrupa'nın mahvolmasını görmenin acılarına dayanamayarak 1942'de hayatına son veren bu duyarlı yazarın anıları, kişisel bir anlatım olmanın ötesinde yüzyılımızın ilk yarısının ruh dünyasının da bir el kitabı sayılmaktadır. 60 yıllık ömründe görmediği, tanık olmadığı, acısını çekmediği hiçbir felaket kalmadı. Anlattıklarımızla bir gerçek kırıntısını bile bizden sonraki kuşağa ulaştırabilirsek yine de boşuna yaşamış sayılmayız' diyor.

15. Angela'nın Külleri-Frank McCourt

Ekonomik kriz sırasında, Amerika'ya yeni gelmiş bir göçmen ailesinin çocuğu olarak, Broklyn'de dünyaya gelen ve İrlanda'nın Limerick kentindeki yoksul mahallelerde büyüyen Frank McCourt'un anıları böyle başlıyor. Frank'ın babası Malachy, genellikle çalışmadığı, çalıştığı zamanlar da aldığı parayı içkiye yatırdığı için, annesi Angela'nın çocuklarını bakıp besleyecek parası yoktur. Ancak aynı Malachy, sorumsuz ve garip bir adam olmasına karşın, Frank'in hikâye yazma yeteneğini ortaya çıkacaktır. Frank, babasının, İrlanda'yı kurtaran Cuchulain hakkında anlattığı hikâyelerle, annesine bebekler getiren, Yedinci Basamaktaki Meleğin hikâyesiyle beslenerek büyür. Belki de Frank'in hayatta kalmasının nedenidir bu hikâye . Frank, paçavralar giyerek, Noel yemeği için domuz başı dilenerek, ateş yakmak için sokak kenaklarından kömür toplayarak, yoksulluğa, açlığa ve akrabalarıyla komşularının umursamaz zalimliğine katlanır. Katlandığı gibi, hakâyesini, yaşama sevinciyle dolu, olağanüstü bağışlayıcı ve etkili bir dille anlatmak için sağ kalır. Her sayfası, Frank McCourt'un şaşırtıcı ve sevencen mizahı ile dolu olan ANGELA'NIN KÜLLERİ, bir klasiğin tüm belirtilerini veren muhteşem bir kitap.

BONUS 1: Tuncel Kurtiz-Bölük Börçük

Oyunculuğu ile gönüllerde taht kurmuş olan Tuncel Kurtiz'in, edebiyat alanında da ne kadar başarılı olduğunu anlayacaksınız. Çocukluk ve gençlik yıllarına ait orijinal siyah-beyaz fotoğraflar, Edremit'ten İstanbul'a, Berlin'den Bodrum'a kadar bir ömür. Ailesi, dostları, aşkları ve tiyatro sevdası...

BONUS 2: Anne Frank'ın Hatıra Defteri-Otto Frank

Anne Frank'in hayat hikayesi oldukça ilginç. Günlüklerinden oluşan bu kitabı da zaten kendisi öldükten sonra ailesinden de geriye kalan tek kişi olan Otto Frank yayınladı. Bu kitap sayesinde tüm dünya 2. Dünya Savaşı'nın karanlık yüzüne tanık olmuş oldu.

-Anne Frank 12 Haziran 1942 ile 1 Ağustos 1944 arasında günlük tutmuştur. Mektupları, radyoda sürgün olan Kültür ve Bilim Bakanı Bolkestein'in konuşmasını dinleyene kadar sadece kendine yazdı .Bolkestein, savaştan sonra Hollanda halkının Almanlardan gördüğü zulme şahitlik eden tüm belgelerin toplanıp yayınlanması gerektiğini söylüyordu. Örnek olarak da günlükleri veriyordu. Bu sözler Anne Frank'ı çok etkiledi ve savaştan sonra bir kitap çıkarmaya karar verdi. Günlükleri bu kitap için temel olacaktı.-

Popüler İçerikler

Kim Milyoner Olmak İster'de 5 Milyon TL'lik Ödül İlk Kez Kazanıldı!
Karabük Üniversitesi’nde Okuyan Kızlara Küfür Eden Kızılay Yöneticisi Görevden Alındı
Bir Dönemin En Parlak İş Fikriydi: İnternet Kafeler Mazi Oluyor!
YORUMLAR
31.08.2019

ne insanlar gelmiş geçmiş şu hayattan . biz neresindeyiz acaba şu yaşamın :/

31.08.2019

Hitler'in Kavgam eserini okudum. Bendeki kitap Parga yayınlarına ait. Hitler'in yazdıklarının üzerine Winston Churchill'in II. Dünya Savaşı Hatırları'nı okuyunca ister istemez bakış açımız değişiyor zaten.

Pasif Kullanıcı
31.08.2019

Vecihi Hürkuş - Bir Teyyarecinin Anıları (Y)

TÜM YORUMLARI OKU (9)