Tombili, Balto, Hatchiko ve daha nicesi. Bu heykellerin bazıları sevgiden, bazıları da hayvan haklarına dikkat çekmek için yapılmış. Öyle ya da böyle bu özel hayvanlar, hikayeleri ve heykelleri ile her zaman yaşayacaklar. Yaşatacağız...
Tombili, Balto, Hatchiko ve daha nicesi. Bu heykellerin bazıları sevgiden, bazıları da hayvan haklarına dikkat çekmek için yapılmış. Öyle ya da böyle bu özel hayvanlar, hikayeleri ve heykelleri ile her zaman yaşayacaklar. Yaşatacağız...
Tombili tembelliği ve umursamazlığı ile bilinirdi. Kadıköy Ziverbey Mahallesi'ndeki bir apartmanda oturan Sarıca Ailesi'nin bahçesinde kardeşi Kezban'la birlikte dünyaya gelmiş. Ne yazık ki Kezban hayatını erken kaybetmiş. O günden sonra Tombili doğduğu sokaktan dışarı çıkmamış. Her gün ya poz verdiği mermerin ya da bir arabanın üstünde tembelce oturup hareketsiz ve umarsız bir şekilde günleri geçirmiş. Canı isterse arabadan iniyor, istemiyorsa aracın sahibi dakikalarca Tombili'nin aracın üzerinden inmesi için onun keyfini bekliyormuş.
Öldükten sonra taleplere olumlu karşılık veren Kadıköy Belediyesi Tombili'nin heykelini yaptırdı. Heykel gönüllü olarak heykeltraş Seval Şahin tarafından yapıldı.
Ters yönde giden bir aracın altında ezilerek can veren, 18 yıldır Moda’da yaşayan köpek Tarçın, heykeltıraş İskender Giray tarafından ölümsüzleştirildi.
Giray:
“Tarçın heykelinin bulunduğu noktaya yakın, Atatürk heykelinin altında doğum yapmış, tüm hayatını Moda semtinde geçirmiştir. Moda’ da birçok eve misafir olmuş olmasına rağmen sokağı yani özgürlüğü tercih etmiş ve heykelinin kaidesinden de okunabileceği üzere yattığı betona izini bırakabilmiş bir sokak hayvanıdır.
Tarçın Heykelinin yapılış amacı çok sevdiğimiz Tarçın’a özlemimizin yanında, hatta ötesinde ülkemizin hayvan hakları konusundaki eksiklerini vurgulamak.'
Fenerbahçelilerin beslediği iyi huylu sokak köpeği Tommy de araba çarparak hayatını kaybeden sokak canlarından biri. Kedilerle arası çok iyi olan Tommy’yi kedi emzirirken görenler dahi var. Heykeltraş Ümit Öztürk, Tommy ve onun sokak kedileriyle olan dostluğunu unutmadı. Dalyan’a sokak hayvanlarının beslenme noktası olan yere heykeli dikildi. Sokak hayvanlarına dikkat çekmek amacıyla yapılan heykel, vatandaşlar tarafından beğeni topladı.
Belmont Stakes'de kırmış olduğu derecenin 38 senedir yanına bile yaklaşan bir at olmamıştır henüz. Bu yarışta rakibine 31 boy fark atarak kırılması neredeyse imkansız bir rekor kıran Secretariat'ın kalbinin, sıradan bir yarış atının iki buçuk katından ağır olduğu tespit edilmiş ve rekor olarak kitaplara geçmiştir.son olarak hayatı filme alınmış ülkemiz güzide sinemalarında ''Şampiyon'' ismiyle gösterime girmiştir... O Big Red lakabıyla anılan ve Amerika da At yarışları ile ilgili, ilgisiz herkesin ismini ezberlediği bir efsane.
Tokyo’da heykeli dikilen sadık köpek Hachiko tüm dünyada biliniyor. Richard Gere'in başrolünde oynadığı filmi bile çekildi. Hachiko ile sahibi Profesör Ueno’nun sevgi dolu hikayesi neredeyse 100 yıl geri gidiyor. Bu iyi huylu iri beyaz köpek, sahibine her gün sabah Shibuya Tren İstasyonu’na kadar eşlik etmeyi görev haline getirir. Her akşam da aynı saatte tren istasyonunun önüne gidip sahibinin kapıdan dışarı çıkmasını beklemekte, sonra onunla birlikte eve dönmektedir.
Bir gün Hachiko her zamanki gibi sahibini karşılamak üzere tren istasyonuna gelip beklemeye başlar. Fakat sabaha kadar gözünü bile kırpmadan beklemesine rağmen, Profesör Ueno kapıda görünmez. Sadık köpek Hachiko hiçbir yere ayrılmadan sahibini beklemeye devam eder ve bu efsane bekleyiş tamı tamına 9 yıl sürer. 3200 koca gün boyunca, istasyonun önünden bir an olsun ayrılmaz Hachiko.
Hikayenin tam tarihi belli olmamakla birlikte Rover'ın sahibi bir gün hastalanır ve Hartford Hastanesi'ne gider. Köpeği Rover da onunla birlikte hastaneye gider. Hastanenin kapısının hemen dışında sahibi ona “Kal” der ve Rover beklemeye başlar.
Adamcağız günler sonra hastanede ölür ve Rover kapının önünden asla çekilmez. Hastane personelleri ne yaparsa yapsın onu asla kapının önünden ayıramaz.
Hartford Hastanesi, Rover anısına hastane girişinin dışında bir heykel yaptı. Hastaneye göre Rover'ın hikayesi; aşkı, bağlılığı ve bağlılığı temsil ediyor. Hikayeyi canlı tutmak, hastaları, aileleri ve toplumu tedavi etmede aynı özellikleri sergilemek için hastaneye ilham veriyor.
1990'ların iç savaş öncesinde Afganistan'da Kabil Hayvanat bahçesi pek çok egzotik hayvanı barındırıyor. 1964 yılında Almanya Afganistan'a Marjan'ı hediye ediyor. Marjan Fars dilinde 'mercan' demek.
1995'te ise bir adam çevresindekilerle bahse giriyor ve cesaretini kanıtlamak isteyerek Mercan'ın kafesine giriyor. Marjan içgüdüsel olarak bundan rahatsız oluyor ve adamı önce dövüp sonra da öldürüyor. Ertesi gün, ölen adamın kardeşi ise Marjan'a el bombaları atarak intikam aldığını zannediyor. Marjan ölmüyor ama çıkan patlama sonucu topal, kör ve sağır oluyor. Yaralanmasına rağmen 7 yıl daha yaşıyor.
Bugün Kabil Hayvanat bahçesinin girişinde Marjan'ın bronz heykeli bulunuyor ve Marjan yıllarca süren sıkıntıları boyunca Afganistan'ın hayatta kalmasını sembolize etmeye başladı.
Balto Alaska'da bir kızak köpeğidir. 1925'in Ocak ayında, Alaska’nın kuzeyinde “Nome” denen küçük liman kasabasında ölümcül bir hastalık olan difteri (kuşpalazı) salgını başlamış. Özellikle çocukları yakalayan bu hastalık gittikçe tehlikeli bir hale gelmeye başlamış. Acil serum gerekliydi ve en yakın şehre oldukça uzaktaydılar. Dondurucu soğuk etkisiyle liman donmuş, sadece 2 tane olan uçaklar ise hava koşulları yüzünden çalışamaz haldeymiş.
Hemen harekete geçildi. Serumlar önce demiryoluyla Anchorage’den ona yakın olan Nenana bölgesine ve Nenana’dan da kızaklı köpekler yardımıyla 1085 km uzaklıktaki Nome’a ulaştırılacaktı. 150 köpek ve 20 adamdan oluşan ve “Büyük Merhamet Yarışı” diye adlandırılan bu olay 1925 yılında büyük ses getirdi.
Bir bayrak yarışı şeklinde gerçekleşen bu yarışa katılanlar arasında, Norveçli Gunner Kasen ve Husky (Sibirya Kurdu) cinsi köpeği Balto’da bulunuyordu. On üç köpekten oluşan kızak takımında “Balto” köpeklerin lideriydi ve en güçlüsüydü.
“Balto”nun dayanıklılığı sayesinde doktorlara serumları en önce ulaştırmayı başardılar ve bu olay Balto’yu halk arasında kahraman haline getirdi. Her yerde gazetelerde ondan bahsediliyordu. Bugün Balto'nun heykeli altında şu kelimeler yazıyor.
“Dayanıklılık, Sadakat, Zeka”.
Üniversitenin ilk binası, eğitim kurumuna dönüştürülmeden önce banka şubesi olarak kullanıldığı sırada Raki, binanın koruma köpeği görevini yürütürken, binanın İstanbul Aydın Üniversitesi'ne dönüşmesinin ardından da görevine devam etti ve alanı sahiplendi.
Üniversitenin emektarı Raki, kampüs inşaatının başladığı 2003'ten bu yana üniversiteden ayrılmıyor. Raki'nin, o dönemde 2 yaşında olduğu tahmin ediliyor.
İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın'ın ricasıyla 2013'te kampüse, Raki'nin heykeli dikildi.
Raki 16 yıldır öğrencileri gözlemeye devam ediyor...
Hiçbir hayvan insanların zevkleri uğruna ölmeyi hak etmiyor.
Bu heykel, Rusya'nın Novosibirsk kentindeki Sitoloji ve Genetik Enstitüsü'nde bulunan 1.8 metrelik bir heykel. Heykelin amacı ise başta fareler ve sıçanlar olmak üzere bilimin gelişiminde kullanılan hayvanları onurlandırmak. Çünkü onlar olmasaydı, modern bilim dahilinde yaptığımız keşif ve icatların önemli bir bölümüne bugün sahip olamayacaktık.
Rusya'daki fare heykeli özellikle çok hoşuma gitti. Çok yaratıcı lan :)