Bugün sizlere yeniden güzel ülkemiz Türkiye'de yaşanan benzer olaylarda nasıl siyahla beyaz kadar farklı gelişmeler yaşadığımızı aktaracağız. Hem insanlığımızdan utanacak hem de gelecek güzel günler için umutlanacağız.
Bugün sizlere yeniden güzel ülkemiz Türkiye'de yaşanan benzer olaylarda nasıl siyahla beyaz kadar farklı gelişmeler yaşadığımızı aktaracağız. Hem insanlığımızdan utanacak hem de gelecek güzel günler için umutlanacağız.
Bir yanda sokaktaki köpeğin sesinden rahatsız olan ve hiç hakkı olmamasına rağmen devletin kendisine sağladığı silahla bir canlıyı vuran insan(!); diğer yanda pek çok insanın yapmaya cesaret edemeyeceği bir işe imza atarak bir köpeği hayata döndüren Ömer Yılmaz... İkisi de Türkiye'de yaşandı, ikisi de yüreğimize farklı şekillerde işledi.
Bir tarafta 'dedikodu' yaptığı gerekçesiyle arkadaşına şiddet uygulayan genç kadınlar; diğer tarafta engelli bireylerin yaşamlarını kolaylaştırmak ve sosyal hayata adapte olmalarını sağlamak amacıyla yola çıkan yaşıtları... İkisi de Türkiye'de yaşandı; biri isyan ettirirken, diğeri hayata umutla bağlanmamıza neden oldu.
İki olaydaki insanlar aynı mesleği yapıyorlar, ikisi de Türkiye'de yaşanıyor. Madalyonun bir yüzü çok güzelken, diğerindeki iddialar kan donduruyor!
Adaletsizliği en derinde hissettiğimiz, kadına yönelik eşitsizliğin önüne geçebilmek için mücadele ettiğimiz bugünlerde yaşanan bu iki gelişme 'Aynı ülkede mi yaşıyoruz?' sorusunu akıllara getiriyor. Ama mücadele hiç bitmeyecek Sayın Dilipak!
Hem canımızı sıkan hem de umut aşılayan her gelişme kafamızı karıştırıyor, ülkemizin hali endişelerimizi artırırken bir yandan da güzel günlerin geleceğine dair bir sıcaklık içimizi ısıtıyor. Her zaman olumlu gelişmelerin yaşandığı günlerin gelmesi, bahar aylarının karanlık taraftan kurtulması dileğiyle...
yeni nesilin zekileri de cingeneleri de bol
herkes yaşattığını yaşar.