Neoliberalizme yönelik birçok eleştiri var. Örneğin, neoliberalizme yöneltilen yaygın eleştirilerden biri, sağlık ve eğitim gibi alanlarda serbest piyasa yaklaşımını savunmanın yanlış olduğu, çünkü bu hizmetlerin kamu hizmetleri olduğu yönünde. Kamu hizmetleri, diğer sektörlerle aynı kar amacına tabi değildir. Daha da önemlisi, sağlık ve eğitim alanlarında serbest piyasa yaklaşımının benimsenmesi, eşitsizliğin artmasına ve bir ekonominin uzun vadeli sağlığı ve yaşayabilirliği için gerekli olan kaynakların (sağlık ve eğitim) yetersiz finanse edilmesine yol açabilir.
Batı dünyasında neoliberal politikaların benimsenmesi, hem servet hem de gelir eşitsizliğindeki artışla eş zamanlı olarak gerçekleşti. Vasıflı işçiler daha yüksek maaşları yönetecek bir konumda olabilirken, düşük vasıflı işçilerin durgun ücretler görme olasılığı daha yüksektir.
Neoliberal politikaların eşitsizliği artırdığı kanıtlanmıştır. Bu eşitsizlik, bir ekonominin uzun vadeli büyüme beklentilerini engelleyebilir. Yelpazenin bir ucunda, düşük gelir elde edenlerin harcama gücü sınırlıdır. Aynı zamanda, daha zengin olanların tasarruf etme eğilimi daha yüksektir.
Son olarak, neoliberalizmin ekonomik verimliliğe yaptığı vurgu, muhaliflerin egemen ulusları kendi kaderini tayin hakkından mahrum bıraktığını düşündüğü küreselleşmeyi teşvik etti. Neoliberalizme karşı çıkanlar ayrıca, onun devlete ait şirketleri özel şirketlerle değiştirme çağrısının verimliliği azaltabileceğini iddia ediyor. Özelleştirme üretkenliği artırabilirken, dünyanın sınırlı coğrafi alanı nedeniyle iyileştirmenin sürdürülebilir olmayabileceğini iddia ediyorlar.
Ayrıca neoliberalizme karşı çıkanlar, onun anti-demokratik olduğunu, sömürüye ve sosyal adaletsizliğe yol açabileceğini ve yoksulluğu kriminalize edebileceğini ekliyorlar.