Hep yıldız kayarken dilek tutulurdu değil mi? Onlar saatlerce bir yıldızın kaymasını bekleyip o kaydıktan sonra tutmuşlardı dileklerini; çünkü onlar için, kayan yıldız gökyüzüne ihanet etmişti. Bu yüzden dileklerini ona değil, gökyüzünden vazgeçmeyen tüm yıldızlara sunmuşlardı.
Sırf âşık olduğu adama ulaşmak uğruna saçlarına kıyan Rapunzel’in masalını dinlediğinden beri, masal gibi bir dostluğun, masallardaki aşklardan daha değerli olduğuna inanan Çınar Duman’ın, dört yıldır aynı evi paylaştığı bal kızı Balın İmge ile olan dostluğu bir yaz tatili projesiyle bir şehirden diğerine uzanacaktır.
Proje için seçilen diğer altı öğrenciden kimisi bu ikiliyle samimi dostluklar içerisine girer, kimisi de gizli kimlikler ardında çeşitli oyunlar düzenlemekten geri kalmaz.
... ve bir de mesajcı...
İkili, hemen her gün bir şekilde kendilerine ulaşan mesajcıyı bulmak için çabalarlar. Çıktıkları yolda daha birçok şeyi de beraberinde getirir zaman. Bir şeyler değişir, bir şeyler gelişir fakat ikili her şeye rağmen dostluklarına sıkıca tutunmaktan vazgeçmez.
“Lütfen… Lütfen sonsuz olalım!”
Bu tarz kişinin ruhunu besleyen paylaşımları seviyorum.Tabi bir de +18 paylaşımları.
Kristin Hannah- Ateşböceği Yolu iki yakın arkadaşın hayat hikayesini güzel bir akıcılıkla anlatıyor. Son 20 sayfasını falan sümüklerim akarak okumuştum. Gerçi seneler önceydi, belki o zaman daha sulugözdüm bilemiyorum. İkinci olarak da yine aynı yazarın Kış Bahçeşi kitabını okuyun. Başları çok heyecanlı ilerlemiyor ama sıkıcı diye hemen bırakmayın. Genel olarak anne ve kızları arasındaki ilişki üzerine kurulu ama bu kitabı bitirdikten sonra insanın aklında kalan tek şey, savaş oluyor. İkinci dünya savaşı Rusyasında bir annenin çocuklarına duvar kağıtlarını pişirip yemek yapmak zorunda kalışını falan hayal edin. Bunu da yine ağlayarak bitirmiştim. Sanırım ben fazla duygusalım.
İnsan sapık olsa da kitap okumalı.Okuyun,okutun.İlla sapık olacaksanız da okumuş sapık olun