Hedefimiz Uzay Yolculuğunda Devrim Yapmak! Yeni Atom Saati İlk Testi Başarıyla Geçti

Bugüne kadar uzay boşluğunda süzülen en değerli saat olan NASA'nın Derin Uzay Atom Saati (DUAS), Güneş Sistemi'nde seyahat eden uzay araçlarının işini kolaylaştırarak insan yardımı olmadan hedef istikâmetlerine ulaşmalarını sağlama potansiyeline sahip. Yörüngedeki ilk testini başarıyla tamamlayan atom saati hakkındaki detayları öğrenmek istiyorsanız sizi içeriğimize doğru alalım. 👇

NASA, Derin Uzay Atom Saati'ni 2019 yılının Haziran ayında uzaya fırlatmıştı.

Fırlatıldığı uydu aracılığıyla uzay boşluğuna çıkan atom saati, Dünya'nın yörüngesinde geçirdiği ilk yılında bugüne kadar fırlatılan tüm saatlerden daha iyi bir performans gösterdi. 30 Haziran'da yayınlanan raporda, DUAS'ın GPS uydularından 10 kat stabil olduğu ve bundan ötürü gelecekteki uzay programlarında rahatlıkla kullanılabileceği belirtildi.

DUAS sayesinde eski usul uzay yolculuğu sistemi tarih olacak.

Günümüz teknolojisini kullanan uzay araçlarının uzayda yolculuk yapmak için Dünya'daki uydu antenlerinden gelen sinyalleri alıp hemen ardından Dünya'ya geri sinyal göndermesi gerekiyor. Dünya'nın yüzeyinde yer alan son derece hassas ve buzdolabı boyutundaki atom saatleri, bir uzay aracının konumunu belirlemek için saatlerce sinyal gidiş-dönüş süresini ölçüyor.

Yörüngedeki atom saati sayesinde uzay yolculuğunda yeni bir döneme girilebilir.

Tost makinesi büyüklüğündeki DUAS'ın bulunduğu bir uzay aracı, Dünya'dan gelen sinyalin kaç saatte geldiğini ölçüp kendi konumunu hesaplayabilecek. Dünya'yla bağlantı kurma zorunluluğunun bu denklemden çıkması, kendi kendine yol alabilen uzay araçlarının üretilmesine ve diğer gezegenlere konuşlandırılacak GPS benzeri navigasyon sistemlerinin geliştirilmesine olanak sağlayacak.

DUAS'ın en büyük ve en önemli özelliği fazlasıyla stabil olması.

NASA'nın Jet İtki Laboratuvarı'nda çalışan Eric Burt, DUAS'ın sistemsel olarak GPS atom saatlerinden farkını açıkladı. DUAS, nötr atomlar yerine elektrikle yüklü atom ya da iyonları kullanarak zamanı hesaplıyor. İyonların elektrik alanlarına kapatılması, tutuldukları kabın duvarlarına çarpmasını önlüyor. Öte yandan GPS uydu saatlerindeki nötr atomların duvarlara çarpıp ritimlerini kaybediyor.

Her ne kadar devrimsel özelliklere sahip olsa da, DUAS yüzeyde bulunan atom saatlerine oldukça benziyor.

Amerika Donanma Gözlemevi'ndeki hidrojen mazeri 'ana saat' ile karşılaştırıldığında, DUAS'ın saatte 26 pikosaniye, yani saniyenin trilyonda biri kadar şaştığı görüldü. Bu anlamda günümüzde derin uzay yolculuk programlarında kullanılan atom saatlerinden çok da farklı olmadığı söylenebilir.

Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım...

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

NASA Teleskopu Uzayda Serbestçe Süzülen Dünya Benzeri Gizemli Gezegenlerin Varlığını Tespit Etti
NASA Uzayda Yeni Bir Yolculuğa Çıkıyor: İstikamet 30 Yıl Sonra Yeniden Komşu Gezegen Venüs!
On Yıl İçinde Gökyüzünün Dört Yanını Saracak Uydular Dünya'ya Düşse Ne Olurdu?

Popüler İçerikler

Evde de Yapsak Ucuz Değil: Fatih Altaylı Evde Yaptığı Patlıcan Musakkanın Maliyetini Hesapladı
Premier Lig Devinden Arda Güler'e Çılgın Teklif! Bonservis İçin 50 Milyon Euro Düşünülüyor
Dilber Yine Yürek Hoplattı: Yeni Pavyon Dansı Geldi!