Bazen köpeğimizin bizi gerçekten anladığını hissederiz. Ya da internette bir maymunun karmaşık talimatlara nasıl yanıt verdiğini izleyip şaşar kalırız. Bu örnekler çoğaldıkça, akıllara şu soru geliyor 'Hayvanlar gerçekten bizimle iletişim kurabiliyor mu?' Bilim insanları bu sorunun peşine düşmüş durumda. Cevaplar ise net değil ama oldukça ilgi çekici.
Sahibinin söylediklerini anladığı, matematik işlemlerini çözdüğü ve hatta saati bildiği iddia edilen bu at, bir efsaneye dönüşmüştü. Fakat bağımsız araştırmacıların yaptığı çalışmalar, Hans'ın aslında sadece sahibinin istemsiz beden hareketlerine tepki verdiğini ortaya çıkarmıştı.
Bu olay, hayvanların gerçekten anlayıp anlamadığıyla ilgili ilk büyük soru işaretini doğurdu.
Çalışmalar özellikle 60’lı ve 70’li yıllarda yoğunlaştı ama pek çoğu, hayvanların yalnızca taklit ettiğini düşünen bilim insanları tarafından eleştirildi. Örneğin, ünlü goril Koko yaklaşık 1.000 işaret dili sembolünü öğrenmişti ve 2.000’den fazla İngilizce kelimeyi anladığı söyleniyordu.
Ancak Koko’nun yaptığı işaretlerin bazıları anlamsızdı ve yorumları çoğunlukla eğitmenlerin kişisel değerlendirmelerine dayanıyordu. Bu yüzden Koko’nun gerçekten dili anladığı konusunda kesin bir fikir birliği oluşmadı.
1980 doğumlu bu maymun, bir tür sembolik klavye olan lexigram panosu üzerinden eğitilmişti. Kanzi; sembollerle eğitmenlerinden isimler, eylemler ve yerler hakkında taleplerde bulunabiliyor, hatta bazı sesli İngilizce komutları da anlayabiliyordu. 1993’te yapılan bir deneyde, 'canavarlı maskeyi tak ve Linda’yı korkut' gibi daha önce duymadığı cümleleri doğru şekilde yerine getirmesi, araştırmacıları şaşırtmıştı.
Primatlar üzerinden ilerledik, peki ya köpekler? Köpekler, insan sesine duyarlılık açısından öne çıkıyor. Chaser isimli border collie 1.000’den fazla kelimeyi ayırt edebiliyordu. 2024’te yapılan bir çalışmada ise köpekler, bağlam olmadan sadece kelime sesine tepki verdi. Bu da gerçekten bazı kelimeleri tanıdıklarını gösteriyor olabilir.
Yunusların da geçmişte dil benzeri işaretlere tepki verdikleri kanıtlanmıştı. 1984’te yapılan bir çalışmada, eğitmenleri tarafından el işaretleri ve bilgisayarlı sesler aracılığıyla yönlendirilen yunuslar, iki ila beş kelimelik cümleleri anlayabiliyor ve gecikmeli komutlara uygun davranabiliyorlardı. Hatta bazı durumlarda, imkansız komutlara yanıt vererek anlayamadıklarını belirtebiliyorlardı.
Kediler ise yine bildiğimiz gibi... Onlar da sahiplerinin sesini diğer seslerden ayırt edebiliyorlar ama genellikle ilgilenmedikleri izlenimini veriyorlar. Yani bizi anlayıp anlamamaları değil, umurunda olup olmadığımız asıl mesele olabilir!
Bugün hala hayvanların insan dilini ne derece anlayabildiği konusu tam olarak çözülmüş değil. Fakat araştırmalar ilerledikçe, bazı türlerin kelimeleri tanıyabildiği, temel düzeyde sembollerle iletişim kurabildiği ve bağlamdan bağımsız şekilde bazı komutlara tepki verdiği netleşiyor
Hayvanların ruhu düşündüğümüzden çok derin ve anlıyorlar yaşadıkları yerdeki dili öğreniyorlar şu zamana kadar bir sürü kedi köpek baktım hepsinin karakterleri farklı hepsinin ruhu farklı hepsi küçük bir çocuk gibi asıl biz onları anlamıyoruz en tehlikeli ve salak hayvan insandır
kediler bazen gel deyince el ile gel işareti yapınca geliyor
Hayvanlar enerjimizi algılar. özellikle kediler beyin ile alâkalı rahatsızlığı olan insanlarda geçirecekleri nöbetleri önceden algılayabiliyorlar. Enerjiyi verimli kullanırsak herşeyi başarırız