Pandemi sürecinde en çok izlenen programlardan biri olan Survivor yarışması sonuçlandı. Birinciliği İsmail Balaban adlı pehlivan kazandı. Kendisine hayırlı olsun.
Survivor programının oylama sisteminin güvenilirliği halk arasında tartışılmaktadır. Her türlü şans oyunun güvenilirliğinin tartışıldığı ülkemizde Survivor’ın da tartışılıyor olması normal karşılanmalıdır.
İtiraf etmeliyim ki yarışmayı da çok düzenli ve istekli bir şekilde izlemedim.
Yarışma ile ilgili benim dikkatimi çeken konu, İsmail Balaban’ın sürekli dünya şampiyonu bir güreşçi olarak lanse edilmesi idi. İsmail Balaban da yarışma esnasında birkaç kez, “Ben ülkemin bayrağını göndere çektirdim” diyerek övünmüştü.
Merak edip, araştırmaya çalıştım:
İsmail Balaban hangi dünya şampiyonasında Türkiye’yi temsil etmiş? Hangi güreş dalında şampiyon olmuş?
Önce Dünya Şampiyonası olarak adlandırılan organizasyondan başlayalım:
Yarışmanın adı; Birinci Dünya Şalvar Güreşi Yarışması.
Tarih: Şubat 2020
Organizatör Kurumlar: Dünya Etnospor Konfederasyonu, Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi.
Şalvar güreşi uluslararası kabul görmüş güreş kategorileri arasında yer almamaktadır. Ülkemizde yaygın olarak yapılan, aba güreşi, yağlı güreş, karakucak güreş kategorileri gibi bir geleneksel güreş kategorisidir. Muhtemelen, Türkiye ve bazı Türki Cumhuriyetler dışında, bu güreş kategorisini bilen ve uygulayan da yoktur.
Organizatörlerden Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu 1996 yılında kurulmuş ve Atlı Cirit, Rahvan Binicilik, Atlı Okçuluk, Aba Güreşi, Şalvar Güreşi, Kuşak Güreşi, Geleneksel Kızak, Atlı Kızak ve Kökbörü olmak üzere 9 spor dalında faaliyet göstermektedir. Başkanlığını Dr. Hakan Kazancı yapmaktadır. Kazancı, aynı zamanda, Dünya Etnospor Konfederasyonu başkan vekilidir.
Dünya Etnospor Konfederasyonu, kendi tanımlamasına göre, “milletlere mâl olmuş geleneksel sporların ve oyunların yeniden canlanması, bilinirliklerinin artması ve yaygınlaşması için çalışan bir kurumdur”. 2015 yılında İstanbul’da kurulmuştur. Başkanı Bilal Erdoğan’dır. Konfederasyon, Uluslararası Olimpiyat Komitesi tarafından tanınmamaktadır.
Bu iki kuruluşun, Kahramanmaraş Belediyesi ile birlikte düzenlediği turnuvaya “Dünya Şampiyonası” demek kesinlikle yanlıştır. Zira, dünya şampiyonaları, Uluslararası Olimpiyat Komitesi ve FILA gibi kuruluşlar tarafından, ya da, bu kuruluşların onayıyla, kendilerine üye kuruluşlar tarafından organize edilmektedir. Dünya Etnospor Konfederasyonu ve Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu bu kuruluşların üyesi değildir.
Aslında, organizatör kurumların niteliğinden dolayı, bu turnuvayı bir festival olarak tanımlamak daha mümkündür. Biraz daha iyimser yaklaşarak, birden fazla ulusun katılımı sağlandığından dolayı uluslararası bir turnuva olarak kabul edebiliriz.
Ancak bu turnuva, iktidar yanlısı basın tarafından abartılarak bir dünya şampiyonası olarak tanıtıldı. Nedeni hepimizin malumu, yazmaya gerek var mı?
Acun Ilıcalı da bu fırsattan yararlanıp, İsmail Balaban’ı ünlüler takımında Dünya Şampiyonu unvanı ile takdim ederek programının rating’ini artırmaya çalışmıştır.
Bu bilgilerden sonra kendimize şu soruları sorabiliriz:
Acun Ilıcalı’nın İsmail Balaban’ı Dünya Şampiyonu unvanı ile tanıtması etik midir?
Bu tanıtım biçimi, halka yanlış bilgi vererek aldatmak sınıflamasına girer mi?
İsmail Balaban’ın kişisel bilgilerinde Adnan Menderes Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’ndan mezun olduğu yazmaktadır. İleride beden eğitimi öğretmenliği yapmaya başlarsa öğrencilerin gözlerine bakarak, ben dünya şampiyonuyum diyebilecek mi? Öğrencileri bu sözüne inanacak mı?