Transfer haberlerinin gündemin birinci sırasında olduğu bu günlerde, pek çok kişinin öncelikli beklentileri içinde yer almayan ama benim için büyük önem taşıyan bazı konuları gündeme getirerek, Beşiktaş Yönetim Kurulu’nda görev alan ilgili arkadaşların, yeni sezon öncesinde gerekli adımları atmasını talep ediyorum.
Lafı uzatmadan taleplerimi sıralamaya başlayayım;
Mobil uygulamalar tüm uluslararası kulüplerin en önemli iletişim kanallarından biridir. Taraftarlar en güncel bilgilere mobil uygulamalar vasıtasıyla ulaşmaktadırlar.
Ayrıca mobil uygulamalar kulüplerin gelirleri içinde çok önemli bir yer tutmaya başladı. Akıllıca kullanılırsa, mobil uygulama vasıtasıyla çok ciddi gelirler elde edilebilir. (Bu konuda yapılabilecekleri bir başka yazımda daha detaylı olarak anlatacağım).
Maalesef hali hazırda kulübün mobil uygulaması çalışmamaktadır. Şampiyonlar Ligi’nde boy gösterecek bir kulübün mobil uygulamasının çalışmaması utanç verici bir durumdur. Zira Beşiktaş’ın rakiplerinin taraftarlarının bakacağı ilk referans kaynağı da mobil uygulama olacaktır.
Günümüzde tüm basın kuruluşları kendilerini dijital platformlara taşımışken, Beşiktaş Dergisi’nin halen kâğıda basılması son derece ilkelliktir. Beşiktaş taraftarları içerisinde dijital dergiye abone olacak kitle, kâğıt baskıdan okumayı tercih eden kitleden çok daha fazladır. Elbette kâğıt baskıyı tercih edenler de ihmal edilmemeli. Dolayısıyla derginin hem dijital hem de kâğıt baskısının yapılması iletişim açısından çok daha faydalı olacaktır.
Dergi aboneliği için taraftarlara bir çağrı merkezinden telefon açılmakta ve kredi kartı bilgileri istenerek, aboneliğe davet edilmektedirler. Bu yöntemin çok önemli iki sakıncası mevcut; öncelikle, kişilerin izni olmadan bu tür bir pazarlama faaliyetine girişilmesi KVKK’ya aykırıdır. İkinci olarak da telefonda kredi kartı bilgilerinin istenmesi güvensizlik doğurmaktadır.
Bu işin doğru yolu, kulüp sitesi üzerinden açılacak bir bölümden, güvenli bir şekilde abonelik imkânı sağlanmasıdır.
Bu kampanya hem tanım hem de fonksiyon olarak yanlış bir kampanya idi. Kampanyanın adından başlayalım; şimdiye kadar Beşiktaş’ı bırakan bir taraftar gören oldu mu? Beşiktaş taraftarı canından çok sevdiği kulübünü niye bıraksın ki? Böyle bir kampanyaya “Sonsuza Kadar Seninleyim” mealinde bir ad konulsa, belki amacına daha uygun olurdu.
Kampanyanın lansmanı da zaten yanlış yapıldı. SMS talebi ile yürütülen reklam kampanyası, daha büyük bağış yapabilecek kitleyi yanlış yönlendirdi.
Kampanyanın Beşiktaş resmi web sitesi bünyesi dışında, birakmamseni.org adlı bir sayfadan yürütülmesi de ayrı bir hataydı.
En doğrusu, bu kampanyadan bir an önce vazgeçilip, gelir getirici yeni kampanyalar düşünülmelidir.
Bu programı Beşiktaş Kulübü’ne öneren benim. Benzer bir programı Darüşşafaka Cemiyeti gerçekleştirmiş ve çok başarılı olmuştu. Halen de bu program sayesinde çok önemli miktarda bağış toplamaktalar.
Darüşşafaka Cemiyeti’nin Bilgi Teknolojileri bölümündeki yöneticiler kalpten Beşiktaşlıdırlar. Bu arkadaşları kulüple temasa geçirerek bütün altyapının hazırlanmasını sağladık. Ancak projeyi, Bırakmam Seni Kampanyası’nın bir bölümü haline getirdiklerinden, beklenilen başarı sağlanamadı.
Bağış Sertifika Programının başarısı için yeniden Darüşşafaka Cemiyeti ile temas kurulmasında yarar var. Cemiyet Başkanı da sıkı Beşiktaşlıdır, gereken yardımı sağlayacaktır.
Şimdilik benim taleplerim bu kadar.
Herkesin transfer konuştuğu bir dönemde, bu sorunların da gündemde yer bulması için bu yazıyı kaleme aldım. Umarım, yöneticilerimizden okuyan ve ciddiye alan olur.