2020 yılının tek olumlu tarafı...
2020 yılının tek olumlu tarafı...
Konya'da yapılan bir araştırma sonucunda üzerinde 'Ben büyük kral Hartapu!' yazan bir yazıt keşfedildi. M.Ö. 8. yüzyıla ait olduğu düşünülen ve üzerinde Luvice yazılar bulunan yazıtın üzerinde;
“Ben büyük kral Hartapu, Muska ülkesini işgal ettiğim zaman başka krallar tarafından saldırıya uğradım. Fırtına tanrısı ve diğer tanrıların yardımıyla diğer bütün kralları yendim!” yazıyor.
Aydın'ın Nazilli ilçesinde yapılan çalışmalar sonucunda ağaçlarla kaplı bir alanda amfi tiyatro keşfedildi. Mastaura Antik Kenti yakınlarında bulunan bu amfi tiyatro, Anadolu'da tamamı çok iyi korunmuş tek amfi tiyatro oldu. Amfi tiyatro çalışmaları hala devam etse de bu alanın 100 metre genişliğinde ve 20 metre yüksekliğinde olduğu düşünülüyor.
Kuzey Kıbrıs'ın kıyı şeridinde bulunan bu Mısır çapası, tam 3200 yıllık! Söz konusu çapa, üzerinde hiyeroglifler bulunan bir stelden çapaya dönüştürülmüş. Yunus, kuş ve benzeri işaretlerin o dönem gemicileri koruduğu ve iyi şans getirdiği inanılıyordu. M.Ö. 1200'lere dayanan bu çapa, Firavun II. Thutmose'nin ismini barındırıyor.
Şanlıurfa'da yer alan Karahan Tepe'de yapılan kazı çalışmaları herkesi heyecanlandırıyordu. Göbeklitepe ile arasında yalnızca 35 km olan bu yer, şimdiye kadar yüzlerce dikili taş ve eser ile dikkatleri üzerine çekerken bulunan yeni bir eser heyecan yarattı. Ana kaya üzerine oyulmuş bir heykel başı, tam 50 cm büyüklüğünde! Bu heykel başı pek aşina olunan bir eser değil ve tamamen başka bir dönemi yansıtıyor.
İstanbul, Kadıköy'de yer alan Haydarpaşa Garı kazıları esnasında peronların altından bir toplu mezara erişildi. 38 kişinin kemiklerinin bulunduğu mezarın yanında bir de mezar odası bulundu. Toplu mezarın yanı sıra mermer kaplı bir yapının da bulunduğu garda bu yapının planı nedeniyle bir kilise olmadığı ortaya çıktı.
Van, Gürpınar'da yapılan kazı çalışmaları esnasında Çavuştepe Kalesi'nde kolunda ejder başlı iki bilezik bulunan Urartulu bir bebek iskeleti bulundu. Aristokratların gömüldüğü bir yer olarak bilinen Çavuştepe Kalesi, 2750 yıllık bir nekropole sahip! 3 yaşında olan bebek iskeletinin boynunda ise kum taşı ve boncuklardan oluşan bir kolye vardı.
Eskişehir'de yapılan çalışmalarda Frigce yazılı bir stel bulundu. Stelin üzerinde ise 'Benim anıtım bir sınır taşıdır” yazıyor. 100 cm uzunluğunda ve 50 cm genişliğindeki yazıt, el ile tüf bir bloğa işlenmiş.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunan Yesemek Heykel Atölyesi ve Taş Ocağı ile doğrudan bağlantılı bir antik kent keşfedildi. Eski Önasya'ya ait olduğu bilinen taş ocağı, tam 200 hektarlık bir alanı kaplıyor. Arkeologlara göre Hitit İmparatorluğu burada bir kent projesi yaratmak istemişti.
Hatay'daki kazı çalışmaları esnasında M.Ö. 14. yüzyılın ilk yarısına ait olduğu belirtilen ve idari amaçlı olduğu bilinen Akadca yazılı bir tablet bulundu. Mitanni hakimiyeti sonu ve Hitit İmparatorluğu hakimiyeti döneminde olduğu belirlenen yazıt, ismi verilmeyen bir kraldan bahsediyor. Tablet üzerinde krala yapılan ödemeler ile ilgili bilgiler yer alıyor.
Mardin'in Derik ilçesinde ihbar üzerine başlatılan bir kurtarma kazısında tam 386 yılına ait olduğu ortaya çıkan bir kilise bulundu. İnsan ve hayvan figürleri, bitkiler ve geometrik şekillerin yer aldığı mozaikleri bulunan kilise, Erken Bizans döneminde ait bazilikal planlı ve vaftizhane olarak da kullanılmış.